üç kuruşluk maaşımın yarısını vergi diyerek elimden alan sevgili devletimin sırf birbirini vurmaya devam etmesinler diye benden daha iyi şartlara taşıyıp benim paramla beslediği bir ahaliye sahip olan köydür.
şartlarımızı düşünüyoruz an itibariyle, yaptığımız plana göre hepimiz sürüneceğimize amcamgille dayımgil birbirini vuracak, ölenlere böyle sürüneceğine öl daha iyi denilerek mezar motivasyonları sağlanacak, kalan sağlar devlet tarafından koruma altına alınıp beslenip büyütülecek, sıcak sulu kaloriferli mis gibi dairelerde yaşayıp özel yaşam alanları tahsis edilecek, kimbilir belki de bahçeşehir civarında büyütelecek delikanlılarımız o eşraftan tavlayacağı bir kızla evlenerek 7 sülaleyi kurtaracak, belki de o kızı bize devlet bulacak.
25 kasım 2009, çarşamba günü atv, star, kanal d ve bir kaçı daha... Bilge köyü'nde olası yeni bir katliama izin vermemek için oradan ayrılanların yeni ikametgahlarından haber yaptılar. Şehir, sokak numarasını gizlemek bir yana Apartman adını ve güvenlik kulübelerinin nerelere konulduğunu bile bizimle paylaştılar. Bunları kim öğrenmek ister? Elbette gözünü intikam hırsı bürümüş, olayı kan davası haline getirmiş ve yeni bir katliamın planlarını yapan öldürülenlerin yakınları. Bütün tv kanallarının bu insanların nereye götürüldüğünden haberi varsa devlet nasıl gizlemiş oluyor? Devletin beceriksizliği, tv kanallarının sorumsuzluğu... Bir katliam daha oldu mu ondan sonra cezalar gelir ardı sıra. Herzamanki gibi iş işten geçtikten sonra.
çok büyük bir trajedi yaşanmış köydür. bir de devletin yeni katliamları önlemek için 'gizli' diyerek taşıttığı yeni adresler 'kabak' gibi tanıtılınca trajikomik durumuna dönmüştür. burası türkiye
Bir bilge kişi, çölde öğrencileriyle otururken demiş ki;
"Gece ile
gündüzü nasıl ayırt edersiniz?
Tam olarak ne zaman karanlık başlar,
ne zaman ortalık aydınlanır?" Öğrencilerden biri;
"Uzaktaki sürüye
bakarım," demiş,
"koyunu keçiden ayıramadığım zaman
akşam olmuş
demektir." Başka bir öğrenci söz almış ve "Hocam" demiş,
"incir ağacını, zeytin ağacından ayırdığım zaman,
anlarım ki sabah
başlamıştır."
Bilge kişi, uzun süre susmuş. Ögrenciler meraklanmışlar ve
"Siz ne düşünüyorsunuz hocam?" diye sormuşlar. Bilge kişi şöyle
demiş;
"Yürürken karşıma bir kadın çıktığında,
güzel mi çirkin
mi, siyah mı beyaz mı diye ayırmadan
ona "bacım" diyebildiğimde ve
yine yürürken
önüme çıkan erkeği, zengin mi yoksul mu diye bakmadan,
milletine,
ırkına, dinine aldırmadan, kardeşim sayabildiğimde
anlarım ki;
sabah olmuştur, AYDINLIK başlamıştır."
Gemide; geminin alt tarafında (dönüm noktası olan) sintine dönümüne gemi boyunca yapılan ince uzun sactan yapılan parça. Yalpalık olarak ta adlandırılır.
bilge, yalnızca bilgili değildir. ahlakça tamam olmuş olgundur. bilgi onda irfan olmuştur. ilaveten, bu isimde bir kızla tanışmıştım ve farsça bir cümle söylemiştim içimden: reng-i zülf-i to manend-i pâyîz bûd. yâni ki; saçlarının rengi sonbahar gibiydi.
2. ismim.
bu arada, erkek olduğum halde bu ismi taşımama şaşıranlar var. benim ismim bilge kağan'dan gelir ve malumunuz erkekti oda. ayrıca erkek hükümdarın isminin yaygın bir kız adı olarak kullanılması çok ilginç. bir de: (bkz: nuri bilge ceylan)
neticede unisex bir isim efendim.
ben çok seviyorum ismimi, lakin hatun sanılmasam daha güzel olacak amma neyse.
genel olarak çıkık elmacık yanaklı, gözlüklü ve şirin bir mizaca sahip birisi canlanıyor gözümde. hep bilge adında bir kız arkadaşım olsun istemişimdir. nedense bende heyecan yaratan bir isim.