plaka numarası 11 olan ilimiz. akşam saat 6 dan sonra ölü şehir kisvesine bürünüyor sokaklarda kimsecikler kalmıyor. bir aralar toprak holding şehirdeki en büyük işverendi. şimdi ne oldu bilmem.
bir kere dügün icin gitmistim. köy diyemem ama tatli bir kasaba havasinda. eskisehire olan yakinligi kurtariyor olumsuz taraflarini.
metropolde yasamaya alismis bir kisi burada yapamaz orasi ayri.
bu yıl 2-3 defa gitme fırsatı bulduğum küçük ve yeşil şehir. gerçekten çok sevimli bir şehir, bildiğim kadarıyla tek bir ana cadde var işte bütün ne ararsanız o caddenin üzerinde sevdim ben burayı belki yaşayanlar için sıkıcı geliyordur ama dışarıdan gelen biri olarak sıkıcı bulmadım. şeyh edebali türbesini de ziyaret ettim. ilçelerinden ise bozüyük ve pazaryeri'ni iyi tanıyorum yine vezirhan'ı (sanırım kasaba) görme fırsatım oldu. vezirhan'daki tarihi han görülmeye değer gerçekten.
bilecik isminin maksimum iki kişinin bildiği acıklı bir hikayesi vardır.
temel ile fadime birbirlerini çok seviyorlarmış. ancak temel'in ailesi temel'i fadime'ye vermiyormuş. fadime'nin ailesi fadime'yi temele veriyormuş ama temelin hep dalgınlığına geldiği için fadime uzatılıp da her "abi ister misin?" denildiğinde "yok eyvallah" demiş bulunuyormuş. bir gün kazara fadimeyi temele çok benzeyen başka birine vermişler. kahrolan temel köy meydanında kendisini asmış. bunu duyan fadime ise daha bi kahrolmuş, o da kendini intihar etmiş.
bu olaya çok üzülen halk kahrolmuş. onlar da kendilerini asmış. o yüzden iki kişi biliyor zaten bu hikayeyi. biri ben, biri de adı bilecik olan arkadaşım. bu olayın ardından oraya bilecik adını vermiş narsist puşt.
o da hiç değişmeden günümüze bilecik olarak gelmiş.