genelde en ön sırada oturan, hocayla sık sık göz göze gelip anlamsız kafa sallayan, ''sorunuz var mı? çocuklar'' sorusuna anladığı halde ''peki hocam şu nasıl böyle oluyor'' gibi laf olsun torba dolsun niteliğinde sorular yönelten, yanındaki arkadaşı konuştuğu zamanlarda hocaya bakarak uflayıp puflama efekti yapan, hatta abartıp bunu dolby digital şekilde ileten, sınıfta ve hayatta fazlalık dediğim yalakalığa ilgili, hayatta eğreti durmaya mahküm pasif canlı.
efem matematik hocalarına daha çok yapılır bu hareket. hocayı denerler akılları sıra. nerden bulduysa öğrenci getirir en zorundan karışık soruları yada olimpiyat sorularını. çözcem diye kas dur.
dikkat hayatımla ilgili spolier içerebilir.
hiç unutmam bir gün getirdiler bir kaç tane zor soru. şansıma o gün kahveyi bol içmişim. çatır çatır çözdüm soruları. öğrenciler şokta. "hocam bunu kaç kişiye sorduk bilemediler" dediler.
sen birde bana sor dedim içimden basur olacaktım.
hoca bakalım biliyor mu diye yapılmış harekettir ama hesap makinasına zor işlem sorup yanlış yapmasını beklemek gibidir. *
hey öğrenci sen biliyorsan hoca hayli hayli biliyordur denilip, gülüp geçilesi öğrencidir.
hoca farkedene kadar sınıfın gözbebebeği hoca farkettikten sonraysa götbeneği olan ve ülkedeki götbeneği nüfusunun nasıl türediğini açıklayan öğrencidir.
