tanrı demiş ki "yarattığım diğer hiç bir kula acıma"
bilal göregeni de bunu anlamamız için göndermiş olduğuna inanıyorum. görmeden bunca yalakalık bir de görseydi o sahne ışıklarını ne yapardı bilmem diye düşündüğüm kuldur.
yarışma boyunca jüriye yalakalık yapıp; halkın salaklığını* kullanmıştır.
- bilâl höt.
+ allah vergisi.
- bilâl köt.
+ beni sizler var ettiniz.(ne ara yaaa?!)
böyle böyle dokuz sekizlik ritmle gitmiştir. arada şarkıyı kesip, rap yapıyorum ayağına, izleyiciyi ve jüriyi yalamıştır.
kör mör ama belli ki çakalın önde gideniydi. tayyip ağabey'ini ve feto amca'sını iyi tahlil etmiş. ağlayarak, mazlum ayağına yatarak neler olduklarını görmüş. eh, kendisi de kör sonuçta. ondan mazlum kim var ki?
tıpkı tayyip ağabey'i ve feto amca'sı gibi kaybetmeyi sindirememiştir. ikinciliği açıklandığında kör olduğu için hiç mimik yapamayan tip resmen "sizin ananızı, avradınızı, sümbül sülâlenizi, gelmişinizi, geçmişinizi, yedi ceddinizi, eşiktekinizi, beşiktekinizi, allahınızı, kitabınızı..." diye saydırmak üzereydi. neyse ki prodüksiyon erken davrandı. önce mikrofonunu kapattılar sonra da sahne arkasına götürdüler.
örnek:
acun: senin senin güzelmiş ya.
bilal göregen: o benden gelmiş bir şey deyil aslında ben söylemiyorum onları bana yüce yaradan allah söyletiyor .
*not: ben ona üzülmüyorum deil sadece böyle tavırları abartıdır. adam sesin güzel deyince teşşekür ederim de sus daha ne uzatıyosun demi ama...
yeteneğine inanmama rağmen kendisine fazla güveni yüzünden yarışmayı kaybettiğini düşündüğüm insan. biraz farklı şovlar veya parçalarla çalsaydı bence finali alabilirdi.
kendini 1. ilan etmiş lakin son anda 2. olunca o tipi ve gidişi hiç unutulmayan boruyu alan yetenksiz yarışmacı. ağzına vurup allahına kurban demekle şarkıcı olunmuyor malesef.
lafları birbiriyle çelişen, tek rakibi olan nefsinin altında ezim ezim ezilen yarışmacı. görme özrüyle esas görme özürlüleri bizlere göstermiştir.
edit: bateride batak terimini ortaya atmış usta çene virtüözüdür ayrıca.
herhangi bir yeteneği olduğunu hiç zannetmiyorum.şayet darbukayı isteyen herkes calabilir. durum böyleyken acun, hülya ve ali taran ın bu kişiliği yari finale tasıması tartısma yaratacak kadar büyük bir sorun olmasada gariptir.
yari finalde ise halk oylaması yapılmadan finale gönderilen bu şahsiyet,finalde türk halkının oylarını toplayıp 2. olmuştur..
peki nasıl olmuşturda böyle birisi 2. olmuştur?
çünkü işe duygu sömürüsü karısmıstır...
çünkü halkımız engelli insanlara sonuna kadar destek olmak isteyip,yetenek denen kavramı gözardı etmişlerdir.(oy gönderip destekleyenlerimiz)...
durum böyleyken de diğer yarısmacılar haliyle adaletsiz bir elemeyle karsı karsıya kalmıslardır, haklı olarak ..
kıskanıldığı için ya da fiziksel özelliklerinden dolayı elestirilmiyor bu kadar,
evet eleştiriliyor coğu kesim tarafından,
cünkü bu kişi yetenek sizsiniz adlı yarısmaya, yeteneği olmadan katılmış ve büyük beğeni toplayarak ileri turlara gecmeye hak kazanmıstır.
Ülke tv'de ilk gördüğümde tevazu sahibi olan, fakat yetenek sizsiniz'de tamamen egoya dönüştüğünü düşündüğüm âma. belki biraz ağır bir itham olacak, ama tavernacı çocuk gibi onu da "yumuşak kalpli" milletimiz o noktaya acıma duygusuyla getirdi.
