olmayacak bi şeye sözlükten acaba olabilir mi şeklinde yapılan faraziye dillendirme.
adam, başbakan arabasında geziyo...başbakan burada bize , hepimize, o bi zamanlar bi çiftçiye söylediği "ananı da al git" lafını hareket , hal ve tavırlarıyla söylüyo. başbakan diyo ki, siz ifade falan almak istiyosunuz, nah alırsınız, en arabamda gezdiriyorum onu, hadi sıkıysa gelin alın, diyo...bize meydan okuyo...yani bi şekilde bize, senin yargını margını takmıyorum, al da onu götüne sok, diyo...
senin arabanda aranan şahıs, mahkemeye çıkması gereken şahıs, bulunsa polis kontrolünde, yolda bi yerlerde...senin başın belaya girer mi, girmez mi, buradaki kilit soru o dur...adam aynı konumdaki oglunu yanına alıp, resmi makam aracına bindiriyo...yani hukuken bakacak olursak - bizim yaptığımızda lavukluk, salak ne bakıyosun hukukla falan di mi, de gene de hukuksal olarak bakacak olursak - bi başbakan tarihte herhalde hiçbi zaman kendi hukuk sistemiyle bu boyutta dalga geçmemiştir....ahanda böyle göstere göstere aga...
bana şey gibi geliyo bu .....tiiiiiieeeyytt laayynnn...siz kimsiniz de benim ogluşumu ifadeye çağırıyosunuz, hepinizin üstündeyim lan ben, aha bak yanımda çocuk, hadi adamsanız gelin alın da göriim ...diyo...valla bana, kimse kusura bakmasın resmen böyle geliyo ...
bunlar tarihe mutlaka geçer arkadaşlar...ben tarihin kendi hukuğunu bi de öyle gizli falan da diil, ahanda alenen, açık açık, böyle delen bi devlet başkanı yazdığını sanmıyorum. yok böyle bi şey . hiç örneği olduğunu sanmıyorum...
benzeri vardır, ama "gizli" yapmıslardır... hiç bi başkan, "ben kendi hukuğumu takmıyorum olm" der mi lan ?!... bizimki diyo işte ... oğlunu tutuklamasın diye, savcı görevden alıyo adam... tutuklamıyacak savcı getiriyo...savcının görev kıstası o ..."oğlanı tutuklamamak"...sen okullarını birincilikle de bitirsen, çocuğu tutuklamaya kalktığın an da kötü adamsın...
yani...bütün olay ayaklara düştü artık...insan ağzını bırakıp götüyle gülüyo bu olanlara...
tarihe geçecek bu olaylar hep . ifade vermeye gitmemiş adam, başbakanlık resmi aracında geziyo, ahanda basının falan önünde, kameralara gülümsüyo falan...gerçek olay bi de bu...film falan diil yani...
tutuklanmadığında birşey olmadığından, iç işleri bakanı ile sanayi ve ticaret bakanının oğullarının tutuklanması sonrası da birşey olmadığından; tutuklansa da bir bok olmayacaktır.
şuan adalet yargı sadece akp ve yandaşlarına çalışıyor yanı hukuk devletinin adı var yoksa çoktan kaçıp gitmişler yada hapsi boylamışlardı ne olur yargılanmaz bence iyice diktatörlüğü oturur. saltanatı ilan eder veya sadece hukuk devletini kaldırır o zaman silahını alan dökülür sokağa bizimde beklediğimiz bir fırsat var şimdi sizi koruyan sadece taraflı olan hukukunuz. iç savaş büyür barışı sağlamak için amerika içeri girer tayyibin de asıl amacı bu amerikaya hizmet kürdistan bağımsızlık ilan eder doğal kaynaklarımızı kendi şirketleri üzerine tapular çıkar giderler bu arada ayrım yapmadan ülkesinin bölünmesini ve soyulmasını engellemeye çalışan insanlar öldürülür. dünya amerika barışı sağladı olarak bilir tayyipte paraçıklarıyla malezya amerikaya gider göbek büyütür. işte sizin savunduğunuz adamlar demokrasiyi yargıyı hukuku bitirerek bunlara yol açacaklar çünkü bu diktatörü engelleyecek ne yargı ne asker ne de polis var. bir de şu müslüman adam diye karşı cıkamıyor cehennem ateşinden korkuyor bazılarınız herkesin korktuğu birşey var kul hakkıyla bu adamları savunmakla yolsuzlukla adaletsizlikle size giren giriyor zaten sizin müslümanlığınız. kindar islam düşmanı bir nesil yaratıyor.
akp hükümeti komple tutuklanır. bilal erdoğan, yaşanan bu olayların odak noktasıdır. bilal erdoğan'ın konuşması demek, tüm bakanların cezaevine düşmesi demektir.
Savcı çağırdı da ifade Verdi de tutuklanması kaldı. Ssk vurgununun 50 de biri tutmayacak meblağlar için adamı bir kaşık suda boğacaklar. Kaldı ki suçlu mu değil mi kimsenin bildiği bir şey yok.
Ütopik hayaller bunlar. Dağılın bakim.
türkiye'de hukuk herkese eşit işliyormuş dedirtecektir. ama, artık bunu söylemek mümkün değildir. bunca iğrençlikten sonra teslim olsa ne olur olmasa ne olur ?
savcı: nerdeydin göt kaç zamandır?
bilo: alaska'daydım köşkteydim.
savcı: kaç ayakkabı kutusu var köşkte.
bilo: ayakkabı kutularının arasında köşk var.
savcı: babanı da saklayabilirdin yani gerek yok zaten kokudan bulurduk.
olmayacak duaya amin demektir ama farzedelim öyle yürekli bir savcı ve emniyet müdürü çıkıp:
- bu ülkede başbakan çocuğu da, vatandaş çocuğu da eşittir deyip; bilal erdoğan ın yakalnma kararını uygulasa olabilecek olaylardır.
(bkz: dünya liderinin kafayı yemesi)