mumları yakıp biriyle şöyle romantik bir yemek yiyemedim ki,
kıbleyle laflarımızı şereflere erdiremedim.
giyinemedim ona, dudağımı boyamadım,
aşkın tarifini, püf noktasını özene bezene veremedim.
kaygılarımdan kurtularak aslını ima edemedim,
havalandırıp havalandırıp konduramadım,
hem kendi gibi hem benim gibi birini denk getiremedim,
leb dedim de leblebiyi daha derinden işitemedim.
bıktım artık aşk istiyorum.
hürriyetimden sıyrılarak kafes içinde barınamadım,
mutlak mutluluğun sırrından sırra kadem bastım.
hem herkestim hem kimse değil; öyle şey olur mu?
kim bu tuzakta uyur? bencil bir oyun bu.
bıktım artık aşk istiyorum.
kovacaksınız havva'nızı, paylaşmadan elmayı,
bulun da gelin bari gerçek adem'i.
terkedilene 3 saat evvel gönderilen mesajın ilk kelimesiydi, ilk cümlesi, gerçeğiydi ana fikriydi, kırılan kalpleri çöpe sallayandı, kuruyan gözyaşlarını yeşerten, yaşamın sonuna hayat verendi. yalnızlığımın ilk çırpınışlarını gördüm senle, uzun süren tartışmalar gebeydi sana besbelli.
izel kişisini 1995 yılında hayatımıza sokan adak isimli albümün 2. şarkısıdır. sevimli bir tınıya sahip, yazlık, hoş bir şarkıdır. tek kötü yanı ise söz-müzik: ercan saatçi olmasıdır. sözleri de aha şöyle;
Ayrılıklar zaman zaman
Hasretliklerle çok yaman
E bunaldık be aman aman
Başlarım tasasına derdine ben
Yine bana kaldı dertler yüzüstü
x2
A canına yandım gönlüm küstü
Doldurmuş rakısını karşımda
içiyor hiç durmadan
Bıktım aman Allah'ım
Cümle aşklardan
x2