buraya yeni düşmüş talihsiz iktisadi idari bilimler fakültesi ve myo kurbanlarına yardımı görev bildiğim, çanakkale diye gelip dumura uğrayan insanların biçare gezindiği, evlerin çanakkale merkezden bile pahalı olduğu, istanbul' da 40 km gidebileceğiniz fiyattan fazlasını 1 km için verdiğiniz, delisi bol 4. sınıf ilçe. yobazı da boldur, yani çanakkale' nin ılıman etkisinden zerre eser yoktur.
Çemberimde gül oya türküsünün ait olduğu yöredir.. Kış ayı öğle vaktinde aşırı sisten güneşi ay zannettiğim , ortasından dere geçen , çanakkale onsekiz mart üniversitesi iktisadi ve idari bilimler fakültesini içinde barındıran , çanakkale ilinin en fazla köye sahip ilçesidir.
bu bayram tatili gittiğimde avcılar tarafı gözüme öyle güzel göründü ki anlatamam sözlük.sakarya yerine keşke burda memleketimde okusaydım dedirtti.bünyesinde birden fazla pub ve disco bulunduruyor.sakarya da sike sürülür bi tane yer var.ve tabi ki cungu bir başkaymış benim memleketim.
kızları çok güzel olan merkezini 10 sene öncesi gören ve şimdi gören hayır burası o biga değil dedirtirecek bi gelişme, bigalı kendini heryerde belli eder. Kaldırımda yürümez çünkü kaldırımda yer yoktur ya araba vardır yada tezgah başka şehirlerde de sanki bigadaymış gibi yürür.
memleketimdir. nedense her kış özlerim, yaz gelse de gitsek derim. her geçen gün daha da büyümekte, gelişmektedir. mesela üstü kapalı pazarına imrenir herkes. bünyesinde doğtaşı ve içdaş'ı barındırır. çoğu kişi buralarda çalışır. trakya şivesi ile ege şivesinin o güzel karışımını duyabileceğiniz yerdir. buraya gelen üniversite öğrencilerinin rahatsız olma sebebi ise biga'daki durgun sakin hayatı hazmedememeleridir. sizi gidi züppeler sizi. her neyse efendim. köftesi, yoğurdu, peynir helvası ve domatesi çok meşhurdur. havası çok temiz olduğu için banvit, bupiliç vs. gibi tavukçular çiftliklerini buraya kurmuşlardır. * balıkesir'e çanakkale merkezden daha yakındır. yolları duble yol yapılmıştır. neyse işte efendim, emekli olunca gönül rahatlığıyla gidebileceğiniz ve çok rahat edebileceğiniz yerdir.
he bir de biga-bandırma yolu 18. kilometre'de bulunan Baştur Dinlenme Tesislerini unutmamak lazım. *
muhtemelen mart ayında açılacak olan avm ile öğrencileri bir nebze daha eyleyebilecektir. öğrencilerin sevilmemesinin nedenleri halk arasında efsane şeklinde dolaşır. 4 senemi geçirdim. yine olsa yine giderim. arkadaşlar candır.
Ağırlıklı olarak Pomak ve muhacir köylerinden oluşan, büyüme eğiliminde Çanakkale ilçesi. Hepi topu 4 tane çerkez köyü vardır, yazarların bu kanısı ziyadesiyle epey yanlıştır.
çanakkale'nin en büyük nüfuslu ilçesidir. ayrıca çok fazla sayıda köy barındırır. çanakkale'ye 91, bandırma'ya 66, çan'a 32 ve lapseki'ye 56 kilometre uzaklıktadır. 20 dakikada bir terminalden biga birlik acentası çanakkale merkez'e araç kaldırır.
nerden baslasam anlatmaya bilemedim. tabii ki buradan cok daha kotu yerler vardir, ozellikle çanda yasayanlar bunu bilir lakin ufak yerdir. genc nufusa pek hitap etmez. universiteliler geldiginden beri canlandi biraz, ama onlarda her gece en fazla latonun sokagina giderler maksimum potansiyel o. bir kac tane bar var, lanet olsun onlara. bildigin meyve suyu yerine bira, vodka satan yerler. cocuktan mojito istesem ben bilmiyorum kalk kendin yap diyecek cinsten. koftesi muhtesemdir ama ozellikle akifte yiyin, bi daha baska kofteyi gozunuz tutmaz.
denize girmek icin karabiga diye bir belde var en yakinda * ama asla plajinda girmeyin. mumkunse kocakum, söğütlüyalı gibi koylari tercih edin.* liseli ogrenci kalitesi cok dusuktur, en kaliteli okulu olan ataturk anadolu lisesi bile pacoz kaynar ki geri kalan saglik meslek, kiz meslek, endustri meslek liselerinin genelini biganin koylerinden gelen ogrenciler doldurur. apacisi, issizi, serserisi boldur. gozunuzun ustunde kaş var diye dayak yiyebilirsiniz, her hangi bir bakis atmaniza bile gerek yok. yaslisi genci tutucudur. bi sort giyseniz* orada sikiverecekmis gibi bakan okuzler mevcuttur.
cok buyuk bir pazari bulunmaktadir, simdi yanina avm yapiliyor, hayati biraz daha renklendirmesini beklemekteyim lakin tum biga lcwaikiki seri uretimi gibi gezecek onu dusunuyorum.
her ne kadar cekilmez de olsa, her yer gibi orayi da anlamlandiran icindeki insanlardir. ortaokul yillarim bigada, ilkokul yillarim daha boktan yerde *gecmistir ama hala icinde canim gibi sevdigim insanlar vardir, ozlenir.
Çanakkale iline bağlı ilçe ve bu ilçenin merkezi olan kent. ilçenin nüfusu 75.513, yalnız kentin nüfusu 20.753 (1990). Kenarından Kocabaş Çayı geçer. Biga Çayı da denen bu çay boyunca ilerleyen 21 km.lik bir yolla Marmara kıyısındaki iskelesi Karabigaya bağlanır. Kent asfalt bir yolla Bandırma (98 km) ve Çanakkaleye (84 km) bağlıdır
memleketim olur kendisi. insanları sıcak kanlı ve yardımseverdir.
Bir yanda bol tüketilen alkol, diğer yanda sıkça tertip edilen hatim cemiyetleri..ikisi bir birine tezat bir şekilde popülerdir.
ortasından geçen çayın ismi kocabaş çayıdır. Bir kaç kez taşıp biga'yı sel almışlığı vardır.
bir çok milletten insanı barındırır toprakları. bir gün dahi sen pomaksın yada sen çerkezsin diyerek kavga edildiğine şahit olunmamıştır..ben pomak'ım ve gurur duyuyorum.
köftesi meşhurdur..aliş dede camisinin yanında bir taksi durağı vardır. 30 senedir o durağı bilirim daha da eskiye dayanır tarihi.. Hatta çocukluğumda arabaya binmenin zevkini tattığım "Taksici kamil abi" vardı o durakta. Ölmüş allah rahmet etsin. onun sarı steyjın reno'su bir müzede sergilenmeli..
siyacıya çıkma olayı vardır ki istanbul'da rastlamadım. çocuklar yılın belli bir gününde akşamları toplanarak komşu evlere giderek kapıda "siyacı" şarkısını söylerler.."siyacı geldi duydun mu duydun mu?? Baklava yedin doydun mu doydun mu...". daha sonra ev sahibi ya para verir ki muhteşem olur yada şeker çikolata verir. bazıları da su atar o da farklı bir tepkidir. Kapıya giden çocuk hepsine hazırlıklı olarak gider..
hidrelez kutlamaları vardır ki; genelde kapanbelen köyünün altına topluca gidilip piknik yapılır. köylü çocuklar bu zamanları bilir ve aşağıya inerler. zira o piknik de bir sürü çift ormanın derinliklerine girerek sevişir ve köy çocukları için kaçırılmaz fırsattır..
biga'dan söz ederken panayırdan söz etmezsek eksik kalır. Senenin belli bir haftasında ( sanırım haziranın ilk haftası) panayır yapılır..bildiğiniz lunaparktır aslında..çocukların dört gözle beklediği etkinliktir..garajın arkasında kurulurdu eskiden..
biga derken "bahriyeli" lakaplı türkiye'nin belli başlı kabasayılarından olan " bahriyeli mustafa'dan bahsetmezsek olmaz..kendisi hem babacan hem gaddardır. Trafik kazasında ölmüştür..
bahriyeli mustafa,idris ağa eski kabadayılarındandır..
sünnet düğünleri yemekli ve eğlenceli olur..konvoylar biga çıkışındaki "sarıkaya"ya kadar gider ve geri gelir..
güzeldir..yeşildir..ve türkiye'nin bir çok marketi etlerini biga'dan temin eder..
türkiye'nin en güzel yeri kanımca. cennetten bi parça almışlar oraya koymuşlar. orası da biga. bursaliyim ve fırsat buldukça dayimla biga'ya balığa gidiyoruz. son zamanlarda eskisi kadar balık kalmasa da sırf havası yeşili için gidiyorum biga'ya. balık denk gelirse kısmetimize cila oluyor o da bize. olmasa da sorun değil dediğim gibi havası suyu yeşili bir başka buranın. insanı da süperdir gerçekten çok yardımsever çok misafirperverdir. eğer imkanım olsa hayatımın kalan kısmını biga'nin güzel koylerinden birinde devam ettirmeyi çok isterdim.