evet, büyük patlama denen olay düzeni değil düzensizliği temsil eder. bir kere atom altı parçacıklar yoğun bir çarpışmanın olduğu andan geçip atom haline evriliyor... ilk nötron ve proton kaynaşmasının sebebi bile düzensizlik. her şey fizik kuralları içinde belirsiz, kaotik ve rastgele bir şekilde kaynaşıp tekrar ayrılıyor. dağılıp genişleyen, bozulan, yok olan bir şey nasıl düzeni temsil edebilir ki. evren tam bir çöp yığını insan açısından. çünkü düzensizliğin, rastgeleliğin başı boş bir ürünü.
evrenin başlangıcı aslında yok oluşun başlangıcıdır.
neden mi?
insanın yaşadığı yıllara bakın: maksimum 100 yıl; ama var olmadığı yıllar evren açısından bakarsak milyarlarca sene. ve insan gibi var olması için gereken düzen, tasarım olmadığı için etrafımız bilinçli canlılarla dolup taşmıyor ya da her taraftan gök taşı v.s. yayıp var olan, anlık, düzencikleri de yok ediyor.
evrene bakın yaklaşık 14,7 milyar yıldır var; ama birkaç 100 milyar yıl içinde tüm galaksiler birbirinden kopup tamamen sönmüş, evren karanlığa ve soğuğa gömülmüş olacak. evrenin içinde ortaya çıkan rastgele düzencikler bile düzensizlikte rastgele evren ilerlerken gerekli şartların tesadüfen evrenin herhangi bir yerinde meydana gelmesiyle ortaya çıkıyor. ve bunlar da evrendeki düzensizlik içinde ortaya çıkan, düzensizliğe doğru giden aslında mini birer düzensizlik.
evren o kadar düzensiz, rastgele, başı boş ki dünya gibi bir gezegen, insan gibi canlıların var olması bile evrenin varlık sınırları içinde her an tehdit altında ve var olup yok oluyor hemen canlılık. yani canlılık evrendeki tesadüfi, hiçbir işe yaramayan, bir artık, bir şansın ürünü.
evren sonsuza dek var olacak yüksek ihtimalle... peki evrenin içindeki varlıklarıyla varlığını koruduğu yıl süresi ne kadar? canlılığı saymazsak birkaç 100 milyar senecik... bunun ötesinde hiçbir şey kalmayacak, çünkü evren düzensizliğini artan hızla arttırmaya devam edecek... sonsuza dek...
her şey parçalanıyor, yıkılıyor, dağılıyor, birbirinden uzaklaşıyor. çoğu buna düzen diyor... ama burada fiziki açıdan hiçbir düzen yok. neresinde bunun düzen?
ölmeniz düzen mi?
yaşamanız düzen mi?
düzensizliğe mağlup düştüğümüz için hepimiz bir gün öleceğiz. ve var olmadığımız yıllarla var olduğumuz yılları kıyaslarsak sonsuzluk ile karşılaşırız.
yani düzensizlik, düzenden çok çok daha büyüktür. öyle ki düzen 1000000000000000000000000000... bitmeyen sıfırlar yanındaki bir rakamdır sadece. 1, 2, 3, 4, 5 v.s. de ne fark eder ki sonsuz düzensizliğin yanında...
evrenin düzensizliğe doğru kara deliklerle, patlayan yıldızlarla, galaksilerin oluşumu ve birbirinden uzaklaşması ile koşarken var olduk? bunun neresinde düzen?
evrende rastgele, düzensiz, dışarıdan müdahalenin olmadığı bir yapı var. bu yüzden bir tanrı evreni zar atarak tasarlayamaz, insanı yaratma gibi bir amacı olamaz. buna tanrı beyni bile yetmez.
tanrı evreni yaratıp içine müdahale edip bir şeyler yaratamaz. çünkü var olan evrenimizde dışarıdan hiçbir müdahale yok. evrenin işleyişi buna hiçbir delil vermiyor.
bunu açarsam olay şu: evren tamamen kaotik, düzensiz, bilinemez bir ilerleyişle bugüne kadar geldi... yani evrenin var oluş anından bugüne kadar olan hiçbir olay, durum hiçbir şekilde tasarlanamaz, yaratılamaz, önceden amaç edinilemez.
big bang rastgele var olduğu için tanrı evreni yaratmış olamaz diyoruz.
rastgeleliği de en iyi zar açıklar. hangi insan zar atarak bir şeyi yaratmak ister ki? onu direkt yaratmak varken?
yani bir tanrıyı varsayarsak bir bilim adamı gibi düşünelim, sürekli deneyler yapıyor, sürekli zar atıyor, milyarlarca yıl, sonunda birçok evren ortaya çıkıyor. ama tanrının o evrenleri yaratmak gibi amacı yoktu. çünkü tanrının onların varlığından hiçbir şekilde haberi olamaz.
yaratmakta bir seçim yaparsınız... bu evreni doğrudan var edecek bir fizik var; ama evrende işleyen fizik bu değil. yaratmaya delil olacak bir fizik değil.
bu yüzden bir tanrı ya da bizim kendisine tanrı dediğimiz bir şey var olsa da bile asla bilemeyiz.
evrim tesadüfün bir ürünüdür. bunu sonsuz rastgeleliğin, kaosun, düzensizliğin içinde kararlılık gören fiziği çarpıtan bir cahildir olsa olsa. *
sonsuz adet olası evren, olası evrim şekli, olası var olma şekli, olası varlık biçimi var olabilir. bu açıdan bizim şu an burada bizim özel olduğumuzu düşünmemiz oldukça anlamsız ve genele bakarsak tutarsız.
metafiziğe, hayal gücümüzün olduğu aleme geçersek allah'ta var, şiva da... hatta sonsuza dek yaşayacak, dünya'ya hapsedilmiş, süper man tarzı uzaylı bir ırk olduğumuza da inanabiliriz.
tanrı var ya da yok, mesele bu değil.
mesele evrende hiçbir düzenin olmadığı gerçeği. düzen diye tanımladığımız şey bile düzen değil, işte bu çok üzücü.
ben de düzen olsun isterdim, çünkü uzun yaşamak istiyorum. ama evrendeki entropi yüzünden vücutlarımız birer birer çöküyor ve ölüyoruz; ölümün ana sebebi evrendeki düzensizlik.