belli bir yaş grubunu hedef alan bilim evi açardım. böyle minnak çocukları alır çeşitli konularda anlayabilecekleri formatlarda deneyler yaptırır, bilimin güzel yönünü gösterip sevdirmeye çalışırdım.
mesela laboratuvarın biri kimyaya ait olurdu. çabuk sonuç veren deneyler yaptırırdım. atıyorum suyun hidrolizini gösterirdim çocuklara. h2o diyorlar da bu nasıl oluyormuş mantıklarına oturturlardı. her şeyin bir dengesinin ve mantığının olduğunu anlarlardı.
bir başka laboratuvar astronomiye ait olurdu. orada basit uzay gözlemlemeleri için düzenekler kurardım. zaten mars görevi, uluslararası uzay istasyonu derken epey verimli olurdu diye düşünüyorum.
biyoloji laboratuvarı da olurdu tabii. orada da börtüden böcekten preparatlar hazırlatır ufak gözlemler yaptırıp deney protokolleri oluştururdum.
bu bilim evi için önce gidip tübitaktan ve vakıf üniversitelerinden destek isterdim. kosgeb'e başvurur ufak da olsa bir sermaye koparmaya çalışırdım. mesela hocalarla görüşüp bilim günleri, etkinlikler vs. düzenlerdim. yüksek lisans ve doktora öğrencilerinden gelip arada sırada gönüllü deneyler yaptırmalarını rica ederdim. ne mutlu bana ki sahip olduğum en sağlam çevre akademik çevre.
kabaca böyle. çok detaylandıramadım şimdi. bir gün deneylerimin çıkmadığı üzücü bir zamanda eve dönerken metroda düşündüm bu bilim evi olayını. hayata geçireceğim ama belki çok sonra. fikirlerinin temellerini attım kafaya şimdilik.
