beşiktaşlılık

    11.
  1. bir felsefedir beşiktaşlılık
    baze 5 yaşındaki çocuğun hayata ilk isyanında saklıdır
    bazen 14 yaşındaki yeni yetmenin ilk aşkında
    siyahın eşsiz gizeminin yanına parlak bi ak olmaktır
    özgürlüktür beşiktaşlılık
    kartalın kanatları her yürekte saklı olsa
    ne farkımız kalırdı
    beşiktaşlılık bazen cılgınca sevınmek
    bazense yureğin cıkıcak gıbı de olsa kafesinden
    sırt sıvalazmaktır
    koşulsuz koşullanmanın derinliğinde bir sevgi
    aşkla başlayan sel karışır engin felsefeye
    dürüstlük olur bazen,bazende kararlılık
    en son duraksa delıkanlılık
    tespıh sallamak kavga etmek değil bahsi-mevzu
    herşeyi gözükara yaşamaktır kastim
    işte boyledır bizim sevdamız
    aşk bitsede bugun
    uğramasamda mağbede
    burnuma gelmesede kofte ekmek kokuları
    varlıgımız karısmıs bir kere o engın denize
    ne unutmak mumkun ne yenıden yasamak
    gozumun onunde her sanıye bir film seridi misali
    filmin ilk karesinde doktugum gozyası gozuktu
    arman goğsumde
    bayragın goklerde
    sevdan dıllerde
    yoklugun son nefesımde
    ne mutlu beşiktaşlıyım diyene

    * *
    18 ...
  2. 9.
  3. farklılıktır, her kula nasip olmayan bir olgudur, felsefedir...

    Ben ne babam BJKlı olduğu için BJKlıyım, ne dayım FBli olduğu için FBliyim ne de amcam GSli olduğu için GSliyim.. Ben BEŞiKTAŞlı olduğum için BEŞiKTAŞlıyım.. Beşiktaşlıyız biz; gerektiğinde takımını eleştiren, onun daha iyi olması için en ağır ithamlarda bulunan yine bizleriz.. Takımımızın başarısızlığını farklı yerlerde aramak yerine önce kendi içinde aramayı biliriz. Önce "Biz nerede hata yaptık?" sorusunu sorarız.. Biz hakem hatasıyla alınmış puanda, atlanmış turda burukluk yaşayan kişileriz.. Biz evimizde Gençlerbirliği'ni mağlup ettiğimizde GS kaleci Zalad'ın anlaşılmaz performansı (yıllar sonra bir transfer parası kadar para aldığını açıkladı Zalad ama bizde sorgulanmaz böyle şeyler) sonucunda Ankara'da Ankaragücü'nü 8-0 mağlup ederek "Şerefli ikinci" ünvanını aldık.. Biz namağlup Türkiye şampiyonu olduk.. Biz ligi 2. de bitirsek, 3. de bitirsek tüm çevrelerden alkış aldık.. (tabi bu demirören yönetimiyle son buldu malesef) Biz takımımızı şampiyon olsun diye sevmedik, spor musabakaları bir temaşadır bize zevk versin, oynadığı futbol, basketbol, voleybol ve diğer spor dalları bizi eğlendirsin, coştursun, kaybettiğimizde ağlarken bile sonuna kadar takımımızın arkasındayız.. Biz hakemlere bel bağlamadan, ayak oyunlarıyla başarı istemeyen bir taraftar kitlesiyiz, biz "başarıya giden her yol mübahtır" felsefesinin karşısında dimdik ayakta duran bir taraftar kitlesiyiz.. Biz takımızı yürekten destekleyen, iyi günününde de, kötü gününde de yanında duran taraftarlarız.. Bizim BEŞiKTAŞlılığımız taraftarlıktan ziyade bir yaşam biçimi..
    BEŞiKTAŞlılık bir tavırdır, bir duruştur..
    Kapalı tribünde söylenein birbirinden güzel marşlar, takımı ateşleyen dizeler.. Açılan pankartlar.. 1 Mart Tezkeresi'nden önce Kapalıda açılan "Çarşı; Savaşa da karşı" ve "Beşiktaşlıyız, savaşa karşıyız", 2. Körfez Savaşı sırasında açılan ABD karşıtı "Saddam Affeder, Çarşı Affetmez", Arafat öldüğünde "Arafat ölmedi kapalıda yaşıyor", Nükleer Santral girişimlerinde çevrecilere destek vermek için "Çarşı; Nükleer Santrale de karşı" Her şeyiyle, duruşuyla yaptıklarıyla gerçek taraftar kitlesidir BJK taraftarı.. Haklıyı, haksızdan ayırt edebilen, başarıyı takdir eden, rakibine hoş espirilerle dokundurmalarda bulunan, kendi başarısızlığında "şurada hata" yapıldı diyen, hakkını sonuna kadar savunan.. Gerektiğinde susmasını bilen taraftardır BJK taraftarı.. BEŞiKTAŞlıyım diyebilmek için; hayata değer vermek, kaya gibi sağlam durmaktır.. Sadece futbolu değil; Basketbolu, Voleybolu, Hentbolu, Jimnastikte ve daha birçok spor dalını takip etmektir.. Akatlar Spor salonunu her basketbol maçında, her voleybol maçında doldurabilmektir.. inönü stadında "3'lü" çekmektir, gol gelene kadar 90 dakika susmadan "musalla taşı"nı söylemektir, "kartal gol,gol,gol" demektir, "o forma kutsaldır, nasip olmaz herkese" diyebilmektir.. Takım kötü maç çıkardığında, ruhsuz oynadığında "o formayı çıkarın, gidin" diyebilmektir.. Takıma küsmemek, bir sonraki maçta takımı bağrına basabilmektir.. Beşiktaşlılık sadece sevinmek için değildir, sadece coşmak, eğlenmek için değildir.. Beşiktaşlılık, Hüznü, sevinci, kahrolmayı, coşkuyu, gülmeyi, sesin kıslana kadar bağırmayı, ağlamayı, aşkı, dostluğu, arkadaşlığı, ÖLÜMÜ, YAŞAMI kucaklar... Dünaya gelirsin gözlerini açarsın seni beyaz bir parlaklık karşılar, ölürsün simsiyah olur her yer.. Hayatı işte o siyah ve beyazın arasında yaşarsın.. değişik renkler görürsün, değişik tatlar alırsın ama hayat o iki rengin çizgisi arasındadır.. Biz BEŞiKTAŞlıyız.. Dün, Bugün, Yarın değil.. Sadece başarılı zamanalarında değil.. Biz doğduğumuz andan beri her yolda, her şartta BEŞiKTAŞlıyız.. Şu gün Türkiye'de bir anket yapılsa herkesin takımı BJK değildir belki ancak çok yüksek oranda 2. takımı BJKtır.. Çünkü BEŞiKTAŞlılık bir felsefedir.. Herkesi kucaklar.. Beşiktaşlı olmak yalnız futbolu, futbolcuyu değil; basketbolu, jimnastiği ve kendi kulübünde bu sporlarla ilgilenen her kim varsa ona azami değeri vermektir.. Bizim için her zaman önce spor oldu hep de öyle olacak.. Avrupa'da başarılı olan diğer kulüperimiz "başarılı olamasınlar" demiyoruz.. Başarılı olsun tüm kulüpler ülkemizin adı daha çok konuşulsun taraftarıyız.. Biz BEŞiKTAŞlıyız.. Biz KARAKARTALız; gerektiğinde pençemizi gösteririz, gerektiğinde parçalarız ama gerektiğinde kanatlarımızın altına şefkatle alırız.. Biz BEŞiKTAŞlıyız.. Her insan yaşamı Siyah-Beyaz 2 çizginin arasında yaşar.. Yaşamın kendisi o 2 renkteki çizgidir.. Yani yaşamın ta kendisi BEŞiKTAŞtır...
    13 ...
  4. 2.
  5. ayrıcalıklı olmak demektir. her şekilde ve şartta ayrıcalık. *
    10 ...
  6. 8.
  7. çaresi bulunamayacak en güzel hastalık. bulasıcı değil genetiktir, doğustan gelmezse sonradan olunmaz...
    8 ...
  8. 12.
  9. Doğduğu anda başlar Beşiktaşlının aşkı. Beşiktaşlı, doğduğunda hayatı siyah beyaz görür. Bir bebeğin gözünü açtığında ilk algıladığı renkler siyah beyazdır. Sonra tanır diğer renkleri.

    Beşiktaşa karşı duyulan aşkta doğumla başlar, işte o yüzden Beşiktaşlı olunmaz, Beşiktaşlı doğulur.

    Beşiktaşlılık, çocukluğunda mahallede top oynarken kendini Metin, Ali, Feyyaz yapmaktır ya da kapalıda açılan bir pankarta, çocukça akılla yapılan yorumdur. Bir babanın Yarın ben oğluma ne diyeceğim? sorusunda gizlidir Beşiktaşlılık.

    ilk aşkı Beşiktaşla yaşayan insan, unutamaz ilk aşkını hayatı boyunca. insan büyüdükçe aşkı da büyür Beşiktaşına. Bu aşk, Beşiktaşa geldiğinde kalbinin kıpır kıpır atmasıdır, bazen Çarşıda yürümektir, bazen de Kazanda delikanlılığa ilk adımdır.

    Kol kola yürümektir Çarşıdan inönüye, bazen helal parayı kazanmaktır Köyiçinde. Maç sonrası sonuca bakmaksızın aşkını beklemektir Fulyada, bazen de her şeyi Köyiçinde başlatmaktır inadına.

    Rakipleri masa başında kazandıkları şampiyonluk sayılarıyla övünürken, şerefiyle kazandığı ikinciliklerle mutlu olabilmektir, Beşiktaşlılık,

    Ulu önderin kulübü sadece bir kere ziyaret etmesiyle övünmeyip, kurtuluş savaşı yıllarında her gün Beşiktaşın antrenmanlarını izlediğini, gün aşırı kulüp binasını ziyaret ettiğini Beşiktaşa ithafen yazdıklarının kulüp binasının girişinde asılı olduğunu bilip, Atatürk bizim takımı tutuyordu diyenlere gülebilmektir, Beşiktaşlılık,

    Ulu önderin kurduğu Cumhuriyete sonuna kadar sahip çıkıp, kendi kendine cumhuriyet kuranlara Nerede sizin Atatürkçülüğünüz diyebilmektir, Beşiktaşlılık,

    Halkın takımı olmaktır, Beşiktaşlılık,

    Vefalı olmaktır, köy takımına elendikten sonra inönüdeki ilk maçta stadı doldurup aşkını tazelemektir, Beşiktaşlılık,

    Yaratıcı zekâsıyla besteleriyle, tezahüratlarıyla, pankartlarıyla diğer takımların kendini bire bir taklit etmesini izlemektir, Beşiktaşlılık,

    Rakip takımın taraftarına, dünya yıldızı dediği futbolcusuna, deplasmanda Korkak Tavuk dedirtecek zekâya sahip olmaktır, Beşiktaşlılık,

    Yıllarca hasreti çekilmiş olan şampiyonluğa çok yaklaşıldığı bir anda takım öndeyken ezeli rakibinden talihsizce gol yiyip şampiyonluğu hediye eden kalecisini, tesislerde dövmek yerine alkışlayıp bağrına basabilmektir, Beşiktaşlılık,

    Vefalı taraftar sıfatını Türkiyede başlatan ve hala da taşıyan tek taraftar topluluğu olma gururudur, Beşiktaşlılık,

    Siyahla beyazı, ölümle yaşamı ayıran çizgiyle bağdaştırmaktır, Beşiktaşlılık

    Kulüp başkanının dedikleriyle hareket etmeyip kendi başkanına O koltuk kutsaldır nasip olmaz herkese diyebilmektir, Beşiktaşlılık,

    Halkın takımı olmanın verdiği gururla, alın teriyle kazanılan parayla dalga geçenlere, Hepimiz Kapıcıyız deyip Silah mı satsaydık? diye sorabilmektir, Beşiktaşlılık,

    Rakipleri masa başında kazandıkları şampiyonlukları ile taktıkları yıldızlarla övünürken, Türkiyede sadece taşıma hakkı kendisine verilen milletimizin uğruna şehit düştüğü ay yıldızımızı gururla taşıdığını bilip, bizim ay yıldızımız yeter diyebilmektir, Beşiktaşlılık,

    Takım böyle tutulur diyenlere, ilk kurulan takım olmanın gururuyla bakabilmektir, Beşiktaşlılık,

    Tesiste futbolcusunu dövmek yerine, kötü oynayan takımını sahaya arkasını dönerek, maçtan sonra stadı terk etmeyip şarkılarla türkülerle protesto etmektir, Beşiktaşlılık

    Bir gün herkesi Beşiktaşlı yapmak gibi kompleksli bir düşünce yerine “Beşiktaşlı olmanın ayrıcalığını Beşiktaş ruhuyla yaşayabilmektir Beşiktaşlılık,

    Nihat, Sergen, Metin, Ali, Feyyaz, Rıza gibi yüzlerce futbolcuyu kendi öz kaynak düzeninde yetiştirip Türk futboluna kazandırmaktır, Beşiktaşlılık,

    Sportif başarıların bilincinde olup, mazisiyle övünürken, yıldız savaşı yapan rakiplerine yukarıdaki ahlaki ve etik değerleri sayabilmektir, Beşiktaşlılık,

    Bütün bu sayılanları bir cümlede toplayıp, Beşiktaş Sen Bizim Her şeyimizsin diyebilmektir, Beşiktaşlılık,

    Herkes Beşiktaşlı olamaz, zaten ahlak ister, değer ister, tabi biraz da yürek ister...

    *
    *
    8 ...
  10. 1.
  11. 4.
  12. çok güzel bir beste ile anlatılmıştır. sadece beşiktaş'ı sevenlerin anlayabileceği bir olaydır.

    seninle ağladık senle güldük biz
    sevdamız uğruna canlar verdik biz
    siyahın zindan olsun beyaz aydınlık
    herkese nasip olmaz beşiktaşlılık
    8 ...
  13. 3.
  14. beşiktaşlı olunmaz, beşiktaşlı doğulur.
    8 ...
  15. 17.
  16. 1000. entrysini giren bu yazarın tutkusudur.
    söz konusu yazarın kanı siyah beyazdır, canı siyah beyazdır.
    babasının ona devrettiği bir onurdur beşiktaşlılık.
    babasının omuzlarında seyrettiği maçlarla dile gelmiştir bu sevda.
    baba oğul kapalıda seyrettikleri 100. yıl kutlamalarında megavizyon gösterisinde rahmetli olmuş futbolcular gösterilirken -bu sene şampiyon görelim sizi ölmeden mezara koymayın bizi korkutmaz bizleri musalla taşı ölümüne seviyoruz biz beşiktaşı- tezahüratında binlerce taraftar ile birlikte gözlerinden akan gurur gözyaşları zirveye taşımıştır bu duyguyu.
    Galatasary ile oynanan ve 2-0 mağlubiyetten 3-2 galibiyiyete çevrilen şampiyonluk maçında feyyazın golünden sonra baba oğul çılgınca sarılarak babanın gözlüğünün paramparça yapılmasıdır beşiktaşlılık.
    chelsea'ye Sergen'in attığı ikinci golde sevinirken avizeyi yerinden sökmektir beşiktaşlılık.
    şampiyonluk maçının son dakikalarında söylenen oley oley oley oley şampiyon beşiktaş tezahüratını gözlerinden süzülen yaşlarla söyleyebilmektir beşiktaşlılık.
    hiç tanımadığı bir adam otobüste yanındaki arkadaşıyla konuşurken beşiktaşa sövdü diye, eldeki şemsiyeyi o herfin kafasında parçalamaktır beşiktaşlılık. **
    buz gibi bir istanbul akşamında, sağnak yağmur altında - beraber yürüdük biz bu yollarda beraber ıslandık yağan yağmurda- tezahüratını haykırarak fenerbahçe galibiyetini maçın 50. dakikasında kutlamaya başlayabilmektir beşiktaşlılık.
    rakip takımın ölen teknikdirektörü için yapılan saygı duruşunu, çılgınca alkışlarla destekleyerek yeni bir tarz yaratmaktır beşiktaşlılık.
    aslolan hayattır, hayat da beşiktaş diyebilmektir beşiktaşlılık.
    bir gün bir çocuğum olursa, babamın bana yaptığı gibi ona bırkacağım bir onurdur beşiktaşlılık....

    (bkz: beşiktaş sen bizim herşeyimizsin)
    7 ...
  17. 16.
  18. evrim'in son aşamasıdır. Bundan ötesi yoktur. Ayrıca
    (bkz: erkek adam renkli takım tutmaz)
    7 ...
© 2025 uludağ sözlük