efsanevi ve onursal başkan, adam gibi adam, sayın süleyman seba nın takdire şayan bir sözü. günümüzde ki bu bir futbol endüstrisi haline geldiği ayan beyan ortada olan, spor dedikleri, zeki çevik ve ahlaklı tanımlamalarıyla özü belirlenmiş, ve fakat menfaat ve şerr odaklarının çepeçerve sardığı günümüz futbolunda maalesef absürd kaçan bir ifade. şerefsiz birinciliğin prim yaptığı su götürmez bir gerçek. ve düşünün bir adam çıkıyor ahlakla doğrudan ya da dolaylı bağlantısı olan bir cümle kuruyor. aa evet ahlak diye bir şey vardı hakkaten ne oldu ona. veya bu beştaşlılar da çok hissi yau. baba hakkı dedikleri de böyle zırvalardı..
oysa,,oysa bilmezler ki, şeref tribünde oturan şerefli! başkanları o tribüne ismi verenin, beşiktaş kurucusu şeref bey olduğu. fenerbahçe şeref tribünü, galatasaray şeref tribünü falan fişman. ya da yıllar sonra abi abi dedikleri süleyman abilerinin referansıyla kıvır kıvır saçlarıyla kendi camialarına başkan olup, bugün başkanlık taslayanları..
hadi şeref bey e de dil uzattınız. peki akaretler 76 numarada(bugünkü beşiktaş plaza)beşiktaş osmanlı jimnastik klubunun kiracısı konumunda oturan kemal paşa nın, sporcuda aradıkları niteliklerden biri olan "ahlaklı" sıfatına diyeceğiniz?
adam olmak, ya da olabilmek. başkasının adamı olmadan adam olmak(seba nın sözüdür hakeza). başkasının adamı olmadan maç yönetmek. şerefli şampiyonluğa bir katkıda benden olsun demek. absürd evet. türk futbolu absürd, hakemler absürd, basın absürd, diğer renkli büyükler absürd.