beşiktaş sevgisi

entry35 galeri5 video4
    34.
  1. https://galeri.uludagsozluk.com/r/1786314/+

    Göklerde kartal gibi uçan bir sevgidir. Ne aslan ne kuş. Bizi kimse ezemez. Adamı yere sereriz biz.
    0 ...
  2. 33.
  3. Gönüllerde vardır. Kimse bunu anlamaz.
    0 ...
  4. 32.
  5. 31.
  6. Temiz gönüllerde yatan sevgidir. Evet.
    0 ...
  7. 30.
  8. 29.
  9. 28.
  10. 27.
  11. Renklılerın asla anlayamacagı benzerı bır duyguyu dahı tatma ımkanı bulamayacakları tarıfsız sevgıdır.
    0 ...
  12. 27.
  13. bir insan yaşadığı yerin takımını tutar. çünkü stadına gitmiştir. çevresindekiler tutuyordur tutar. ismiyle kendini özdeşleştirmiştir tutar. başka biri galatasarayla feneri de tutabilir. çok başarılıdırlar. fener her istediğini alır. kendi çapında cumhuriyettir. galatasaray en başarılı takımdır avrupa fatihidir. ama bir insan beşiktaşı neden tutar neden sever ? işte o açıklanamayacak tutkudur nedeni bilinmeyen sevgidir.
    1 ...
  14. 26.
  15. --spoiler--
    öyle bir sevgi ki görün de bakın
    kartalım seninle uçmak çok yakın
    unuttum desem de inanma sakın
    silinmez yazıyla yazdım kalbime
    --spoiler--
    0 ...
  16. 25.
  17. anlatılabilecek bir sevgi değildir bu. kelimelerin kifayetsizliğidir bu sevgi.
    0 ...
  18. 24.
  19. bir de şu dizeler vardır:

    Öyle bir sevgi ki görün de bakın,
    Kartalım seninle uçmak çok yakın,
    Unuttum desem de inanma sakın,
    Silinmez yazıyla yazdım kalbime...
    1 ...
  20. 23.
  21. hakkında çok yorum yapılabilir, ama şu dizeler ayrıdır:

    çok seviyoruz deli gibi
    yok bu sevdanın bir tarifi
    sen bu gönüllerin sahibi
    kartal.
    1 ...
  22. 22.
  23. beşiktaşlının yaşamının içine girmeden anlayacağınız bir şey değildir. dışarıdan sizlere "manyak mı lan bunlar?" dedirtir bizlerin davranışları belki de.artması için kupalar gerekmez. bitmesi için yenilgilerin yetmediği gibi.

    aşağıdaki linkte 2007-2008 sezonundaki sivas maçından bir video var.
    hani şu 90+3te higuain'in verilmeyen golü, paf takımla çıkarız mevzusu ve 8-0 lık liverpool hezimetinin sonrasındaki sivas maçı. binlerce insan o acılarla oraya koşmuş, aldırma kartal aldırma diyor. ve videonun 2. dakika 24. saniyesinde o tezahüratı ağlayarak haykıran bir kartal yürek beliriyor.

    o kardeşimizi görüp hala taraftarlığımızı maddiyatla ölçen varsa söyleyecek sözüm yoktur.

    1 ...
  24. 21.
  25. sevgiliden önce gelen aşktır. hiçbir şeye değişilmez. mazeret kabul etmez.
    1 ...
  26. 20.
  27. diğer takım taraflarları tarafından anlaşılamayacak ve anlatılamayacak sevgi.

    bu sevgi, sevgiliyi yatakta bırakıp maça gitmeni de sağlar, cebindeki son para ile maç bileti almanı da. maç bittikten bir hafta sonra kısılan sesin açılması, tribünde tezahürat yaparken yüksek sesten tüylerin diken diken olması bu sevgidendir. beşiktaşk başkadır.

    aramızdaki fark aşk
    1 ...
  28. 19.
  29. öyle bir sevgidir ki gittikçe büyür içinde, haykırmak istersin dağlara taşlara bu aşkı.
    2 ...
  30. 18.
  31. kişinin en büyük hazinesidir. en saf halidir sevginin.
    bizimkisi bir aşk hikayesi, siyah beyaz film gibi biraz...

    "Sen bana babamdan kalan miras değil
    Oğluma olan borcumsun."
    0 ...
  32. 17.
  33. (#5288614)

    --spoiler--
    Beni benden alır siyah beyaz renklerin
    Sen benim kalp atışımsın
    Sen bana babamdan kalan miras değil
    Oğluma olan borcumsun.
    Her maçına gittiğimde, o formayı gördüğümde
    Hayallerim, umudumsun.
    Cebimdeki son bilet param, belki de son sigaram
    Sen en büyük tutkumsun.
    Sen benim her gece efkarım, gözümdeki yaşım
    Sigara dumanım, sen benim damardaki kanım
    Alnımdaki yazım, şanlı Beşiktaşım
    Kalbimin en orta yerinde büyük bir yangın var alevler içinde
    Beşiktaş sana yemin olsun
    Bitmeyecek sevdan mezarımda bile
    --spoiler--
    1 ...
  34. 16.
  35. mecnun bilseydi beşiktaş sevgisini sever miydi hiç leyla zillisini...
    1 ...
  36. 15.
  37. bazi insanlarin cok güzel sergileyebildigi olay.

    (bkz: feridun düzagac)
    0 ...
  38. 14.
  39. gelişigüzel dizilmiş bir kaç kelimeyle özetlenemeyecek kadar büyük ve büyülü bir duygudur. güneşe uçabilen tek canlı olan kartalın kanatlarında büyür ve ışığa yürür. hep, sonsuza kadar hep!
    7 ...
  40. 13.
  41. bambaşka bir sevgidir, maç öncesi ve sonrası dışarıda, maç esnasında ses tellerini seve seve kurban etmektir, hiç durmadan bağırmak haykırmaktır sahadaki bir oyuncu kadar destek olabilmektir tribünlerden, ses desibel rekorlarını kırmaktır, gerekirse karakola düşeceğini bile bile kadıköyden gelen gemiyi beklemektir, her şeye karşı olmaktır, sert olmaktır ama bir gole sevinçten de ağlamaktır, nişan gecesi statda hazır bulunmaktır, pascal noumadır, siyahtır beyazdır, çocuklarımıza vasiyettir, çarşıdır.
    1 ...
  42. 12.
  43. fanatik bir fenerbahçeli olmama rağmen gördüğüm en yüce sevgilerden birinin örneği için. yönetmen zeki demirkubuz tarafından radikal gazetesinde yazılmış eşsiz yazı..

    --spoiler--

    Yıllar önceydi. Bir akşam uzun zamandır görmediğim annemleri ziyarete gittim. Gece, o zamanlar 12 yaşlarında filan olan kardeşimin odasını paylaştık. Yerimi yadırgadığım için sabah ezanında uyanmışım. Evdekileri uyandırmamak için kalkamadım tabii ve yatağımda, sessizlik içinde beklemeye başladım...

    Sıkıntıdan yıllar önce benim, artık kardeşimin olan odamızı incelemeye, burada geçmiş yıllarımı, gençliğimi, anılarımı düşünmeye başladım. Benden sonra pek bir şey değişmemişti. Köşede eski bir büfe, üstünde yattığımız karşılıklı iki çekyat, yerde çocukluğumdan beri kullandığımız Isparta halısı ve boyaları dökülmüş duvarda bir benim, bir de Che'nin gençlik fotoğrafları...

    Tek değişiklik ikisinin ortasına özenle asılmış büyükçe bir posterden yarısı ayakta, yarısı oturarak bana bakan, üstlerinde siyah beyaz çubuklu formalarıyla Beşiktaşlı futbolculardı...

    Ben de Beşiktaşlı sayılırdım ama o zamanlar futbolla da, futbolcularla da pek aram yoktu. içlerinden bir tek arada bir üniversitede gördüğüm Metin Tekin'i tanıdım. Tam posteri incelemeye başlamış, futbolculara, formalarına filan dalmıştım ki, bir anda içim ürpererek tam karşımda yatan kardeşimi fark ettim. Bana doğru yan yatmış ve gözleri açıktı. ne bir kıpırtı, ne de bir hayat belirtisi olmadan öylece bana, aslında beni de aşıp ötelere bakıyordu. Nasıl korktuğumu anlatamam...

    Uzun süre hareket edemeden, bir tek kelime söyleyemeden, aklıma gelen bin bir kötü düşünceyle bekledim. Ve sonunda kendimi toparlayıp usulca "Cemil" diyebildim. Cemil bir ölünün canlanışı gibi yavaşça kıpırdadı ve daldığı yerden sıyrılıp sessizlikte fısıldadı.

    "Efendim abi " Rahatladım. "Napıyorsun sen, uyumuyor musun?"

    "Yok abi..."

    "Oğlum n''oldu, korkutma beni, sabahın bu vaktinde ne düşünüyorsun?" Cemil biraz bekledi ve seslendi "abi, Feyyaz na'pıyordur şimdi?"

    Che kıskanırdı.

    Cemil''in ne kadar kendine dönük, ne kadar saf bir çocuk olduğunu biliyordum, ama duyduğuma yine de inanamadım uzun süre cevap veremeden öylece yüzüne baktım sonra başımı kaldırıp duvardaki postere... Önce bu Feyyaz'ın, bu siyah beyaz çubuklu formalının içlerinde hangisi olduğunu bulmaya, sonra da bir futbolcu parçasının beni, belki Che'yi bile kıskandıracak bir biçimde bir çocuğun kalbine, düşlerine, hayallerine böylesine nasıl girebildiğini anlamaya çalıştım... Ama bunu anlamak zordu. Hele benim gibi kendini beğenmiş bir solcunun anlaması daha da zordu. Çünkü bunu anlamak için maç sabahları erkenden ve kalbin ağrıyaark uyanmak gerekiyordu. Sıkıntı içinde, sinirle maç saatini beklemek, çubuklu olmasa bile siyah ya da beyaz bir forma giyip kar demeden, çamur demeden yollara düşmek gerekiyordu. Bunu anlamak için Dolmabahçe'ye yakınlaşıp tezahüratları duyduğunda panik olmak, geç kaldım endişesi ile adımları sıklaştırmak gerekiyordu. Bunu anlamak için yağmurda bilet kuyruğu beklemek, en acısı yemeden içmeden bütün hafta biriktirdiğin harçlıklarınla açlıktan da olsa bir bilet alıp inönü'de mümkünse Kadıköy''de ya da başka bir yer, mesela izmir'de, bir FB maçında Beşiktaş'lı bir taraftar olmak gerekiyordu...

    Neyse Cemil şimdi 30'un üstünde. işsiz. Onun bu Feyyaz sevgisi yetmezmiş gibi üstüne bir de Sergen Yalçın, Tümer Metin, ilhan Mansız ve Pascal Nouma sevgisi de eklenince kaldıramadı çocuk kendisi de çok çekti, bize de çok çektirdi. Beşiktaş'ta oynayabilmek için çok ter döktü, çok çalıştı, stad kapılarında ömrünü yedi. Ama bu a...na koyduğumun hayatı fenere''e bir gol atma fırsatı vermedi çocuğa. Olsun hiç önemli değil. iyi, dürüst ve namuslu bir adam oldu cemil. Hiç yoldan çıkmadı. Bendeniz abisi, arkadaşları ve ailesi onu seviyor. Ama bu aralar sabahları pek erken kalkmıyormuş. Duyduğuma göre 4 Mayıs sabahını bekliyormuş...

    Madem bu hikâyeyi anlattım şunu da eklemeden geçemeyeceğim. Biz, Cemil büyüdükten sonra birbirimize ilk kez inönü'de, kapalıda, bir FB maçında Carew gol attığında uzun uzun sarıldık ve ikimizde neredeyse ağlayacaktık.

    Büyük Beşiktaşımızın sevgili futbolcularına...
    --spoiler--

    edit: cemil ile kaderimiz benzeşiyor zeki abi. bu hayatın amına koyim banada beşiktaş'a da ben gol atma fırsatı vermedi.
    7 ...
  44. 11.
© 2025 uludağ sözlük