gripin' in yeni albümlerinin en can alıcı şarkılarından biridir. hayalkırıklıklarını, farkındalıkları başarılı bir şekilde anlatır ve nedense giriş kısmını portishead' ın road şarkısına benzetiyorum.
gripin'in son albümünden bir şarkıdır. çarpmıyor dersem yalan olur.
'dört işlemden ibaret parmak hesabıyla bütün hayatım.
eksildikçe saatler ömrümden, artıyor gelecek telaşı.'
uyandım saat üç,dört,beş bana hiç fark etmez diyerek yalnızlığın dibine çomak sokmuş şarkıdır. gripin kocaman bir aferimi bu şarkı ile sonuna kadar hakatmiştir.
gripinin son albümündeki en vurucu parça. öyle sözlere sahiptir ki, insanın suratına suratına vurur gerçekleri, ve gecenin bi vaktinde gözlerin dolmasına sebebiyet verir. mümkünse klip falan çekmesinler bu parçaya, zaten bu şarkıyı dinlerken gözümüzün önünden akan geçmişimiz, bize yeter de artar...
"ne zaman çalınsa kalbim, derler ki bir arkadaşa bakıp da çıkacaktık..."
"kedim bile uğramazken evime, çift kişilik yatak benim neyime?" dizeleriyle hüngür hüngür ağlatan mükemmel bir gripin şarkısı.
ilk çıktığında aşırı fazla dinlerken, bıkıp bir süre sonra dinlemek istemeyeceğimi sanardım, ama yanılmışım. her an kendini dinlettirebilme potansiyeline sahip. serinin önceki şarkılarından daha güzel bütün olarak düşünüldüğünde. ama asla dörtteki kadar vurucu, yıkıcı etkiye sahip değildir.
Uyandım
Saat üç, dört, beş
bana hiç farketmez
ne zaman çalınsa kalbim
derler ki bir arkadaşa bakıpta çıkacaktık
kalan umutlarımdan birini seçip
hepsini hepsini hep kaybettim
şimdi kendimden geri
ne kaldı ne kaldı
kimseler duymadı sadece duvarlar ağladı.
Saat üç, dört, beş
bana hiç farketmez
ne zaman çalınsa kalbim
derler ki bir arkadaşa bakıpta çıkacaktık
kalan umutlarımdan birini seçip
hepsini hepsini hep kaybettim
şimdi kendimden geri
ah ne kaldı ne kaldı
kimseler duymadı sadece duvarlar ağladı.
Uyandım
Saat üç, saat dört, saat beş
bana hiç farketmez
ne zaman çalınsa kalbim
derler ki bir arkadaşa bakıpta çıkacaktık
kalan umutlarımdan birini seçip
hepsini hepsini hep kaybettim
şimdi kendimden geri
ne kaldı ne kaldı
kimseler duymadı sadece duvarlar ağladı.