richie rich in senelerce süren çizgi dizi boyunca bir defa bile kaçırmadığı bir çeşit öğündür.burada richie nin uşağının da hakkını yememek gerekir tabii ki.
genellikle ev kadınlarının pastalar ve böreklerle çay içip dedikodu yaptıkları zamandır.
bazı iş yerlerinde de bu olayı görmek mümkündür lakin dedikodu kısmı eksik kalmak kaydıyla.
çikolata damlalı kurabiye, patatesli incecik sarılmış tam kıvamında kızartılmış sigara börekleri, bir dilim krokantlı pasta yada kuru pasta ile kombinize edilen, kokoş ev kadınlarının veya kokoş çalışan süslü kadınların dedikodu yapmak, bir şeylerden şikayet etmek, kıskanmak için bir araya geldikleri ritüel.
ev hanımlarının ev işlerini bitirdikten sonra toplanıp çay pasta börek kurabiye ile birlikte dedikodu sınırlarını aştıkları zaman.. adı beş çayıdır ama normalde 5 te olmaz, zaten önemli olan adı değil işlevidir.. maksat dedikodu olsun
sömürgeci ingilizlerin, hindistan' ı açmasıyla ülkedeki çay stokları ingiltere' ye de akmaya başlamıştır. çay ingilizlerce artık bu dönemden sonra artık kahvaltılara ve keyif amaçlı masalardaki yerini almaya başlamıştır.
gerçi ingiltere den önce hollanda ve fransa g.d. asyadan çayı ithal etmekteydi. ama hindistan ın sömürgeleşmesi süreci oldukça hızlandırmıştır.
5 çayı (five o'clock tea) ingiliz geleneğine ait bir çay içme saatidir. aile bireyleri saat 5 te iş dönüşünde evde ya şömine karşısında, ya da pencere cumbasında bu görevi ifa ederler.
ziynet sali'nin herkes evine albümündeki romantik olmaya çalıştığı parça. Yıkılmış bir aşık var yine bir de gülşen esintileri.
tuhaf, çok tuhaf
en yakınken, en uzak
senin bir sevgilin var
muhtemel benimde olacak
gizli bölmelere
saklamış gibiyiz
bütün yaşananlar biter mi
bitince aşk
olurda yolun düşerse
bir kahveye uğra derim
yada beş çayına
bir yudum sohbete beklerim
çok ayıp mı olur
yakışı kalmaz mı davetin
bu kadar zor mu her şey,
canımın içi seni çok özledim!
bende uzun bir yola gittin farz ederim,
kandırırım kendimi ne yapayım.
bütün hatırlarıma da saygılar arz ederim,
ama unutur muyum niye unutayım.
--spoiler--
olurda yolun düşerse
bir kahveye uğra derim
ya da beş çayına
bir yudum sohbete beklerim
çok ayıp mı olur
yakışık almaz mı davetim
bu kadar zor mu herşey
canımın içi seni çok özledim
--spoiler--
ayrılık sonrası ruh halini en güzel dile getiren şarkılardan biri belkide.
"eski sevgiliyle arkadaş kalma" oyununun çaresizliğini anlatan en iyi şarkılardan.
her dinlenildiğinde G.g. Márquez'in "birisini özlemenin en acı şekli, onun yanında oturduğun halde ona asla sahip olamayacağını bilmektir" sözünü hatırlatır.
bir sezen aksu bestesi, bir ziynet sali yorumu. çok da seviyorum bu parçayı bu aralar fakat her dinlediğimde şarkının sonlarına doğru ben de uzun bir yolla getttiinii farzederim demiyor mu ziynet abla soğuyorum bir dahaki dinleyişime kadar şarkıdan.
ayrıca siyah beyaz nostaljik klibinde de aynaya bakarak şarkı söyleyen ziynet sali'yi pek güzelleşmiş bulmama neden olmuştur.