belki de gaz odasında yaşanır bu duygular..
bilirsiniz öleceğinizi ancak elinizden bir şey gelmez, sabırla acıdan, ıstıraptan kurtulmayı yeğlersiniz..belki düşüncelerinizi, hayallerinizi bile tamamlayamadan ölürsünüz...
sevgili son bir kez alnından öpülür. kolların arasına alınır.
gözyaşlarını zar zor tutarak, anne ve baba aranır. ölmek üzere olunduğu söylenmez ki eski günlerdeki gibi olsun bu konuşma.
birkaç kere derin nefes alınır. nefes almanın kıymeti, ölmeden önce anlaşılır.
bu beş dakika içinde delirir insan, ölümü beklemekten fenası yoktur herhalde. son kez anneyi öpmek ve söyleyemediğin bir söz varsa birine söylemek olur yapılabilecek en iyi şey.
en kötüsü de, hayatınız boyunca hep düşündüğünüz huzurlu ölüm olan "uykuda ölüm"ü yaşayamayacağınız, berbat durumdur. 5 dakikada uyuyamazsınız, o gerginlik, o heyecan, o endişe..
bir adet 5 dk'nın değerini eşşekler gibi öğretecek olandır.. geçen kocaman ömre rağmen doymayan insanlar böyle bir durumda 5 dk'nın ne kadar değerli olduğunu anlayacaktır..
ne sevdiceği sarar sarmalarsın nede son sigaranı içersin. insanın ölüceği zamanı bilerek yaşamasından daha kötü bişey yoktur. ölümün soğuk yüzüyle karşılaşacağın anı düşünüp, her geçen zaman ne kadar yaklaştığını anlar delirirsin. beş dakkaya kalmaz bi bakmışsın ölmeden kafayı sıyırmışsın***
kişiden kişiye değişiklik gösteren hareketlerde bulunmamıza sebep olur.
--spoiler-- *
mutlu olurum, bu fazla sorumluluk ve hüzün getiren dünyadan kurtulacağım için.
yapacağım şey ise, eski ama eskitemediğim sevgilimi arar ve o'na son kez sevdiğimi söylerim. * *
--spoiler--
erken boşalmanın değerinin tavan yapmasını sağlar.
(bkz: tövbe tövbe)
bu entry sadece makara amacıyla girilmiştir. kimsenin başına böyle şeyler gelmesin tabi. yani beş dakika sonra öleceğini öğrenmek çok fantastik tabi de belli bir süre ömrü kaldığıı öğrenmekte kötü.
peşin edit: lanet olsun nerden girdim şu entryi, bir saattir toparlayamadım lan. neyse anladınız siz demek istediğimi.
seri bir şekilde kelime-i şahadet getirmenize neden olabilir. önemli olan şudur; 15 inci kelime-i şahadet'in yarısında ölürseniz, son nefeste kelime-i şahadet getirmiş sayılır mısınız? yoksa son nefesin "ve resulühu" kısmı biter bitmez verilmesi mi gerekir? kelime-i şahadet getirirken bilinçli bir şekilde hızlanıp yavaşlar ve tam son nefese denk getirirsek bu biraz kuıral dışı olmaz mı? neyse son olarak derin mana içeren bir polat alemdar repliğiyle bitirelim; "ölüm ölüm dediğin nedir ki gülüm? ben senin için..."