nedendir bilinmez ama eskiden severdim bu adamı.ne olduysa artık haraketleri daha bir batıyor, belkide yıllar sonra insan sevdiği kişilerin ekranda biraz daha cesur olmasını istiyor.
yapılan haksızlıklara biraz daha ses çıkarmasını istiyor.
üzülerek söylüyorum ki beyazıt öztürk her dönemin adamı olarak yerleşiyor hafızama,tamam bütün kariyerini riske atıp hassiktir çekmesin canlı yayında ama en azından sağa sola bu sisteme yalakalığını her seferinde belli etmesin...
her gelen konuğa yalaka bir şekilde teşekkür etmesinden kaynaklanır. ayrıca gelen konuklar da her defasında aynıdır. programa izleyici olarak katılan öğrencilerin ise henüz üniversitede ilk senelerini yaşaması da cabasıdır. program bütünüyle artık itici gelmektedir.
eski skeçlerin olmamasından da kaynaklanmaktadır. bir beyaz atlı prens , bir çapkınlar sınıfı ne biliyim güzeldi be onlar. atım da şöyle otlayadursun...
milletin gözünden düşmemek için kendi fikirlerini savunmayan seyircinin hoşuna gidecek konular üzerine cıvık şaka yapan, bayan konukları görünce ergen rolü oynayan şov adamıdır.şov dışında yaptığı işlerin ilgi görmediğide bilinen bir gerçektir.
son zamanlarda farkına vardığım durumdur. bu adamın şovlarını sıkıcı bulur izlemezdim, ama sonra denk gelir ve hoşuma gider tekrardan izlemeye başlardım. ama son reklam filmindeki kıza, seni mutlaka alacağım sahnesindeki performansı beni kendisinden iyice bir soğutmuştur. ama seviyoruz onu gene ailecek.
bu sabah annemin de paylaştığı düşünce.
"ay bu adam da... kaç yaşına geldi ama hala bi garip hareketler, dans edişi filan.." şeklinde bir cümle kurmuş idi.
sürekli aynı konukların gelmesi ve konuklara hep aynı muameleyi yapması baymıştır artık. ayrıca, prgramdan sıkıldığım için "r"leri söyleyememesi de çok batmaya başlamıştır bana.