?.
-
yavuzun fedaisi kara murat savurdu kendisini asfalta doğru.
"bekle ulennnn bekleee!" dedi.
beyaz tavşan usulca arkasını döndü. ve burnunu önce sağa sonra sola sonra yine sağa hareket ettirdi.
bir şey dedi.
ne demişti...
evet evet, yolun kenarındaki komiser jalaladun jarrah ispiyonladı beyaz tavşanı: "kib dedi ey kara murat"
"kib mi.. kib mi! tavşan!!! beyaz tavşan!!! kaçma uleynnn.." dedi kara murat.
?.
-
yavuzun fedaisinin gözlerini bir şey kamaştırıyordu.
beyaz tavşana doğru koşuyordu ama kaynağını bilemediği ışık huzmeleri retinasından içeriye süzülüp sarı noktasını eritiyordu kara muratın.
saba tümer in dişlerinden yansıyordu spotun ışıkları..
saba tümer yine gülüyor ve 45 dişini gösterircesine gösterisini yapıyordu.
kim bilebilirdi ki 2009'dan 1500'lere ışık huzmesi gitsin.
işte böyle bir haldeydi beyaz tavşanı kovalayan kara murat.