sevgili romalılar, saksonyalılar. size sesleniyorum; beyaz atlet giyiyorum, kışın termal içlik giyiyorum. havalar soğuk olunca pantolonumun içine çakıyorum. soğuk moğuk hak getire. soğuk havalara karşı delikanlılık yapmayacaksın. taşak sağlığı önemli. bir tane siyah berem var. taktığım zaman balıkçı gibi geziniyorum ortalıkta. bazen sakal bırakıyorum, bazen damat traşlı geziyorum. pilavı kaşıkla, tavuk kanadı ve butunu elimle yiyorum. dışlamak isteyenler buyursunlar, sikimi kemirmeye başlasınlar. kendimi birilerine beğendirmek için yaşamıyorum hayatı. paşa gönlüm nasıl isterse öyle yaşıyorum. ama çoğunuz başkaları nasıl isterse öyle yaşıyor maalesef. yani ben kendi hayatımı yaşarken, siz bir başkasının hayatını yaşıyorsunuz.
unutmadan belirteyim, geçen hafta lcw’den sporda giyinmek üzere birkaç şort ve t-shirt aldım. bilginize. donlarımı yeri geliyor pazardan alıyorum. şimdi siktir olup gidin, beyaz gömlek altına siyah veya fuşya rengi atlet giyinin sevgili taşak kamaşmaları.
geçen hafta renklilerle beraber bütün beyazları makineye atmamla içinden çıkmış olduğum grup.
evet, hepsi mavi oldu. ve atletlerin her tarafında aynı mavi renk tonu var ve gayet hoş durdu. bilseydim böyle olacağını daha önceden yapardım.
karısının evi temizleyeceği bezleri farkında olmadan temin eden erkektir. aferin ona, çocukluktan beri daha güzel temizlik yaptığım bir bez olmadı. yaşasın beyaz atlet giyen babalar, abiler, kocalar, yaşasın baba, oğul, kutsal ruh...
