bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmaya kalkanların anlayamayacağı hayvan sahibidir. öncelikle belirtmek isterimki ; hayvanların sağlığıyla ilgili fikir yürütüp eleştiride bulunmak her insanın harcı değildir ve sağlam bir bilgi birikimi gerektirir.
dersimize köpeklerin östrus siklusundan başlayalım. efendim dişi köpekler insan türü gibi habire çiftleşmek istemezler , zaten çiftleşme onlarda düşünsel değil hormonal şekillenmektedir.off köpeğe bak şunu yatağa atayım gibi nefsle beslenen düşüncelere sahip değildirler. genç köpekler aşağı yukarı 7 aylık olduklarında ilk östrus kanamalarını gösterirler. yaklaşık 9-25 gün kadar * süren östrus kanamasını takiben kızgınlık gösterirler ve kanamanın sonlarına yakın çiftleşmeyi kabul ederler. ancak ilk östrusta kesinlikle çiftleştirlmemelidirler ; çünkü bu hem annenin hem yavruların ölümüne sebeb olabilir , yaşayan yavrular ise eksik bağışıklıkla yaşamaya mecburdurlar ve gelişim geriliği problemi çekeceklerdir.bu östrus siklusu ilk başlarda senede iki defaya denk gelirken ilerleyen aylarda senede bir defaya düşer. kedilerde ise durum çok farklıdır günışığına bağlı poliöstrik hayvanlardır ve provake ovulasyon gösterirler ve pek tabi onlarda da çiftleşme isteğe bağlı değil hormona bağlıdır.
şimdi gelelim kısrlaştırmanın faydalarına. hayat kurtarır!
çünkü kısırlaştırılmayan hayvanların hepsinin yaşam kalitesi düşmekte ve boşa salınan hormonlar ve uterus ıkınması sonucu ; meme tümörü , metastaz sonucu akciğer kanseri , pyometra * , erkeklerde idrar yolu tıkanıklıkları sonucu uzun dönemde böbrek yetmezliği gibi önce süründüren sonra öldüren hastalıklar görülür. kanseri az çok bilirsiniz , pyometra ile ilgili şunu not ediniz ; tedavi edilse dahi tekrra edip öldürme riski yüksek olduğundan eninde sonunda kısrlaştırmak zorunda kalırsınız.
erkek köpek ve kedilerde testeron sürekli salınır, ancak hayvanların sürekli çiftleşmesi mümkün değildir.bu da öncelikle agresyona neden olur , idrar yolları proplemleri başlar ilerler ve böbrek yetmezliği çeken hayvan sürünür hale gelir. *
yani siz kısırlaştırmayarak hayvana iyilik yaptığınızı zannederken aslında cinayet işlemiş olursunuz. yurtdışında yayınlanan literatürlerin hepsi kısrlaştırmanın gerekliliğini kanıtlarıyla anlatır. ancak türkiye malesef hayvanlar konusunda bir garip davranırlar. çoğu veteriner , ki daha çok eski olanlar, bu konularda yetersizdir.
hayvanı ya öldürüypr yada kaş yapayım derken göz çıkarıyorsunuz. nedir sizden çektikleri?
kuru mamayı reddeden köpeğe çikolata yediren cips yediren şuursuzu mu ararsın , köpeği insan sanıp kısırlaştırmayarak ölümüne sebeb olan hayvan sahibi mi ararsın, sokak sokak dolaşıp hayvan öldüren belediye mi arasın , hayvanlara tecavüz eden şerefsiz mi ararsın hepsi burda!gel!
yukarıda anlattıklarım sizlere esin kaynağı olması amacıylka yazdığım , yüzeysel bir özetin özeti niteliğinde giriş bölümüdür.
okuyalım öğrenelim.
beslediği hayvanın ** her çiftleşme döneminde yakınlardan uzaklardan gelen kedilerin hırpalaması sonucunda yılda 4-5 keree doğum yapmış olan perişan vaziyetteki hayvancağızı korumak için yaptığı eylemdir. **
kısırlaştırmanın yanı sıra eş seçimine de müdahale ederler. yavrucuklarına çeşitli şebek kıyafetler de giydirirler, eğitmek için uzun süre aç bırakırlar, sonra da kapıyı çeker dışarı çıkar evde yalnız bırakırlar. işte bahse konu özelliklere sahip bencil hayvanlardır bunlar.
sabır! dileyen hayvandır. hayvanın önde gideni olduğumdan , hayvanlığımla gurur duyduğumu belirtmek isterim.
öncelikle cahil insanlara , bilgiyi reddeden insanlara belirtmek isterimki ; sokaktaki hayvanlar en fazla 7-8 yıl yaşamaktadır , zaten bilinçli belediyeler de sokak hayvanlarını kısırlaştırıyorlar. aşılarını yapıp tekrar sokağa bvıorakıyorlar.
yahu ne cahil insanlarsınız. yukarda yazmışım hastalıkları ve olabilecekleri, düşman mısnız hayvanlara?
araştırıldı mı bunlar?
literatürleri okudunuz mu?
doğruluk payı var mı acaba diye düşünmeye çalıştınız mı?
anesteziden sonra 20 gün kendine gelemiyormuş hayvan .. pehh
yeni çıkan anesteziklerden haberdar olunmalı desteksiz sıkmadan önce!
5 dakika içinde hayvan ağrısız bir şekilde uyanmakta , oavirohisterektmoie de operasyon lateralden yapılmakta ve küçük açılmaktadır. medialden de yapılabildiği halde daha az ağrılı olacağından lateral önerilmektedir.
inanamıyorum alanınız olmayan bir konuda nasıl neye güvenerek ahkam kesiyorsunuz.
hayvanın ameliyat bölgesinden tüy çıkmayacakmış.oha ! o ha!
en geç 1 hafta içinde tüyler çıkacaktır.
hayvanım ben .. hayvanın önde gideniyim , hayvan olmakla gurur duyuyorum
çoğu insandan kafam daha fazla çalıştığı için onur duyuyorum.
asla bilmediğim konuda ahkam kesmem , bilinçli bir hayvan olduğum için mutluyum.
hayvanım ben.
sanırım fpv den kasıt aşısı mevcut olan ve bir kedinin yaklaşık 45 günlük iken olması gereken karma aşı içerisinde bulunan feline parvo viral. halk arasında bilinen tanımıyla kedi gençlik hastalığı. bunun kısırlaştırma ile ilgisi nedir anlayamadım. idda edilen ameliyat esnasında bu hastalığı kapmış olabilmesi ile alakalı ise o zaman ahsta sahibini suçlar hayvanı için ödemekten kaçtığı 30 milyonun kedinin hayatına mal olduğunu yüzüne vururum.
yazı alıntı ve bilgi içermediği için neye cevap vermek gerektiğini inanın bilemiyorum. kısırlaştırma yüzünden hayvan neden ölüyor? anlayabilmiş değilim.
kanıtlanmış bir gerçek var. meme tümörü ve metastazının sonuçları ortada.o hayvanlar ölürken ben çoğu zaman çaresizlikle başlarını okşamaktan birşey yapamıyorum. ilaçlar yeterli gelmiyor. hayvan sahiplerinin bilinçsizlikleri kulaktan dolma bilgileri yüzünden ölüyorlar.
hayvanların hepsini ksırlaştıralım , soyları tükensin demiyor kimse. binalaşma ve şehirleşme hız kazanıyor. hayvanlara yaşam alanı bırakılmıyor.bu hayvanlar için mutlaka kontrol altında tutulan barınaklar inşa edilmelidir. zaten bu yönde çalışan birçok insan mevcuttur.
evde tek başına yaşayan kedi ve köpeklerin kısırlaştırılması ise inatla söylüyorum şarttır. çünkü hormonlar boşuna salınmkata ve hayvana zarar vermektedir.
yaş sınırından falan bahsedilmiş.
dişi kedi ve köpekler 8 aylık olduktan sonra ki bu ırka göre değişmekte, kısrlaştırılabilir. ancak erkeklerde funiculus spermaticus gelişimini geç tamamladığından 1 yaşından önce kısırlaştırma yapılmamalıdır. yoksa idrar yollarında meydana gelecek daralma erken yaşta fus ( feline üriner sendrom) a neden olmaktadır.
ne diyeyim ben size bilmiyorumki.
sussam hayvanları öldürecekseniz , susmasam yazılanları okusam sinirden deliye dönüyorum. verdiğim cevap nereyle okunuyor anlam veremiyorum.
zorunlu edit : ameliyatlı bölge de kıl çıkmaktadır.böylesini de hiç duymamıştım.
hayanın iyiliği için kısırlaştırılması gerektiğini belirten hayvan modelleridir.
meğer kısırlaştırmak o kadar sağlıklıymış ki hayvan sağlıklı ömür sürüyormuş. bu durumda doğal ortamda yaşayan tüm hayvanlar sağlıksız yaşıyor ve hasta hasta ölüyorlar. kısırlaştırılan hayvanın sağlıklı yaşamasının sebebi kısırlaştırılmak değil, bilakis ev hayvanı olduğu için en ufak şeyde veterinere kontrole götürülmesidir.
kısırlaştırma operasyonunda hayvana ansetezi uygulanır. hayvanın hiç bir rahatsızlığı yokken hayvan ameliyat edilir. hayvanın kendini toparlaması 20 günü bulur (durduk yere hayvana 20 günlük işkence). ameliyat bölgesindeki tüyler traş edileceği için hayvanın ömür boyu ameliyat bölgesinden tüy çıkmayacak ve hayvan tüylerinden olacaktır (hayvanın estetiğine de karışın).
havyanı kısırlaştırmanın 70 derde deva geldiği koca bir yalandır. buna inana da o derece embesildir. hayvanlarını kısırlaştıran bazı kişilerin vicdani rahatsızlık duyduğu görülünce, vicdan rahatlatıcı olarak piyasaya sürülmüş sözdür. kimi gerçekten inanır, kimi de mantıklı bulmaz fakat vicdanını rahatlatmak için kendini inandırır.
netice itibarıyla; bir hayvanı beslediği için o hayvana canlı muamelesi değil, bilakis süs eşyası muamelesi yapan sözde hayvansever hayvanların yapacağı şeydir kısırlaştırma. büzük yiyorsa yavrularına bakın, olmadı eşe dosta yavruları pay edin. yemiyorsa beslemeyin.
edit: 20 günlük toparlanma süresi anestezi neticesinde olan şey değil, bilakis ameliyat sonrası hayvanın eski esnekliğine, çevikliğine kavuşabilmesi için geçen zamandır. ameliyat bölgesinden tüy bir daha çıkmaz, etraftan çıkan tüyler o bölgeyi kapatır.
--spoiler-- FPV'nin sikligini en iyi bu isi yapanlar bilir ve bu kisiler bunu söylüyor + okudugum tüm kaynaklarda bu ifade ediliyor. Kisirlastirilan kedi 1 yasinin fazlaca üzerindeyse bu tip bir risk altinda olmasi zor ancak 1 yasina kadar olan kedilerde risk çok büyük.. Bir sürü insan kedisini kisirlastiriyor ve bu insanlarin bazilari kaybediyor kedilerini bunlardan 2'si de bizim kedilerimizdi. Ama sanirim size yetmemis bu, 15 kedimiz daha ölünce ikna olursunuz sanirim. Bir hastaligin ya da tehlikenin sik olup olmadigini siz neye göre belirliyorsunuz ki? 10 bin hastada x kanseri vakasi 5 kiside daha fazla görüldü diye koca ilaçlarin kullanimi durduruluyor. Deli mi bunlar? Eger elden bu testlerin yaptirilmasi gelmiyorsa, hayatini riske atmaya hiç hakkimiz yok kedilerin. Biraksaniz yasayacak, ama tutup kisirlastiriyosunuz ve ölüyor. Ve buna insanca yaklasimlarla kilif uydurma çabasi.. Beseri tipta bunu yapabilir mi bir doktor? Bir hastanin parasi yok, test yaptiramiyor diye test yapmadan ameliyat edebilir mi bir doktor? Bir hasta bu sekilde ölürse bu doktora ne diyeceksiniz? Bu sekilde hos mu göreceksiniz? Kedilerin cani mi ucuz yoksa!!!
Siz öyle istiyorsunuz böyle istiyorsunuz diye de kediler dogalarindan vazgeçmez. Onlarin kavgalarinin ve dogurmalarinin "yeterince" olup olmadigini ancak onlar bilir (bu mantikla Discovery'deki her seyin suç olarak algilanmasi gerekiyor; her yer kan vahset.. sizce ne kadari "yeter" ? ), kisirlastirma ancak kedi isterse legal olur; hiç sordunuz mu kendilerine?
Parasi yok diye test yaptiramayan insan ameliyat edilmiyor ama kedi ediliyor, burada kedilerle ayriliyoruz.. Ama kendimizce dogum kontrol uyguluyoruz kedilere. Normalde yasayabilecek bir kediyi risk altina atiyoruz. Çünkü insanlar olarak onlarin yasam alanlarina tecavüz etmisiz, araba altinda kalmalarina dayanamiyoruz, durumu düzeltmeye çalismaktansa riski göze alip kisirlastiriyoruz.
Kediler sistematik bir sekilde kisirlastirilirsa ortadan kalkar. Kedi nüfusu kisirlastirmakla bitmez diyorsunuz da siz acaba mitoz bölünmeyle çogalan bir kedi mi gördünüz? Avusturya'da yasayan bir arkadasim sokaklarda hiç kedi kalmadigini, koca sehirlerde farelerin fink attigini, durumun facia gibi oldugunu söyledi. Sistematik kisirlastirma kedilerin gen havuzunu yikacaktir tüketecektir, bu gen havuzu kedilerin degisen sartlara, kansere, infeksiyon ajanlarina, virüslere ve daha birçok seye olan direnci için varligi sart olan bir seydir; YANI DAHA UZUN YASAMALARINA!!
Kisirlastirma yanlilari "kedilerin dogasi çöp karistirmak degildir, cadde sokak degildir, kediler disarida yasayamaz ev lazim diyor". Kedilerin dogasi nedir? Bana kedilerin dogal yasam ortamini açiklar misiniz? Insanin dogasi midir bir ailenin 10. çocugu olmak, tinerle hasir nesir olmak ve hirsizlik yapmak? Ama malesef bunu degistiremiyoruz, o aileyi kisirlastiramiyoruz. Sizce 100 yil önce mi daha çok kedi vardi simdi mi? Bence 100 yil önce.. Anlatabildim mi?
Birakin bu mahvolmus dünyada onlar da yasamayi ögrenebilsin, türlerini öle kala (ayni insanlar gibi ki ölen insan sayisi ölen kedi sayisindan daha fazla sevgili dünyamizda) sürdürebilsin.
Türk milleti yukardan gelenin tas oldugunu ancak kafasina düsünce anlar.
--spoiler--
"ev hayvanlarini kisirlastirmayalim, yazik" dusuncesi her ne kadar kulaga hos gelse de cok sig ve yanlis bir dusunce. yukaridaki uzun ve aciklayici yazi bu gorusun neden sig bir gorus oldugunu cok iyi aciklamis. hele bir de besledigi hayvani kisirlastiranlara hayvan demek var ki, ona birsey demiyecegim.