öyle ya da böyle buradaki bir çok mal yazardan yüzlerce kat fazla bilgiye sahip adam. iyi ki burada başlamamış sözlük hayatına, kendisine yazık ederdi.
ek: öyle ya da böyle derken de yukarılarda sayılan kötü yönleri(olduğu söylenen) kastedilmiştir.
bir böyle kafasını kaldirip yukarıdan bakmalar, bir canı sıkıldımı ona buna ayar vermeler, bir x kişisinin y halkına yazdıklarından dolayı sözlügün kapanacağı kehanetini vermeler...
nerede ermeniler için olumsuz bir laf var, yüce moderatörümüz orada, nerede yahudilere bir atıf var, aslan yürekli kardeşimiz orada, iyi de abicim bir amaca hizmet etmiyorsan, o yüce kafanı kaldırıp bir de vatanımıza dinimize halkımıza söylenen, ifşa edilen kelimelerin karsısında dursana, o güzel türkcen neden bu konulara gelince birden dut yemiş arab ördeğine dönüyor.
ne olacak bu filistinin hali desem, meşru müdafa diyeceksin, öyle ya orası filistin orada ölmek kadar normal bir şey yok.
şimdi ben buraya kahrolsun yahudiler ve onun işbirlikcisi siyonistler yazsam, bu senin agrına hümanist oldugun içinmi gider, hizmete layik seçilmişlerden oldugun içinmi.
bak sorularımın sonuna soru işareti koymadım, malum format var, belki kendi sözlüğünde yapamadığın şeyleri burada yapmakdır amacın, delikanlı adamsın bozmak istemedim.
"hepimiz kardeşiz bu öfke ne diye" felsefesinin baş takipçisi büyük türk düşünürü yazar.
ayrıca..
dünya politikasının, güç dengelerinin, her çeşit şovenizmin sadece gece 12'den sonra yayınlanan emekli paşalarının ve ismini kimsenin duymadığı akademisyenlerin katıldığı "aptal" programlarda konuşulan zırvalar olduğunu düşünen yazar kardeşimiz.
dünyayı ekşi bir at s(g)özlüğüyle görmeye alışmış insan.
peki madem hepimiz kardeşiz neden savaşlar çıkıyor neden her gün devletler yıkılıyor ve yeni devletler kuruluyor?
politika ve stratejiyi sokağa indirgersen dünyayı da toz pembe görürsün...ama yok öyle değil işte, stratejiler ve kararlar kocaman "yuvarlak masalarda" belirleniyor...
sokaktaji "joseph" amca'dan kimsenin şikayeti yok....bizim derdimiz onlarla değil...bir kişinin içindeki fesat barışa zarar vermez ama birikmiş ve örgütlenmiş fesat senin komplo teorisi dediğin durumlara bizi gark eder..
çerçeveyi biraz genişletirsen aynı şeyleri söyleme ihtimalimiz ortaya çıkacak...
hiç tanımam, o da beni tanımaz. ancak kendisinin üzerine gitme girişimleri bence çok komik çabalardan ibarettir.
besgin bahsettiği tuhaf zamanlarda birbirine karışmış, eskilerinden de anlamsız dinci ve ırkçı akımlarla dünyanın daha da tuhaf zamanlara koşuyor olması, belki de insanların -akılları sadece buna yettiği için- kafatasçılık yapıyor olmaları mümkündür. bu öyle bir kafatasçılık ki, ırk üzerinden yapıldığı yetmemiş, bir de kişisel inanç üzerinden insanların huzurunu kaçırmaya niyetlenmiştir. belki de hep tuhaftı bu zaman da, biz iğrençliğini yeni yeni görüyoruz. bu düzensiz düşünce dalgalarından etkilenenlerde de ilginç bir mantık formu ortaya çıkmıştır: besg yüzde yüz müslüman bir ülkede yaşıyor ya, sırf müslüman olduğu için sempati duymalı filistine. yoksa, israilli. yani önceden hiçbir mecburiyeti yoksa bile, şimdi var. göz göre göre siyonist olduğunu mu kabullensin? işte bu mecburiyetten, "filistinli kardeşlerimizin yanındayız, koşa koşa gidesimiz var yardıma" demeli... demezse, cezası belli.
yaşadığınız coğrafyaya bir bakın, önce buradaki bugların temizlenmesine bir katkınız olsun. milliyetçilik olduğunu sandığınız şey gizliden gizliye bir dayatma ile diretilen ırkçılık olduğu sürece, ufodan farksızsınız. yani tanımlanamıyorsunuz ama evet, uçtuğunuz kesin.
bir ırkı ya da dini karalayarak diğerini yüceltmek kadar kolay ve iğrenç bir şey de yok bu arada. gerçekten inanıyorsanız birbirine dolaştırdığınız ama aslında hiç ilgileri olmayan türklüğün ve islamın diğerlerinden daha iyi olduğuna, kendi gayretinizle yüceltin. aksi halde, ancak yahudiler kötü olduğu için islam iyidir gibi bir sonuç çıkıyor ki, bu da stratejinizin - ya da içgüdünüzün- hatalı olması demek.
kendisinin burada yazmasına sevindiğimiz kişidir.
ekşi ile uludağ arasındaki ' lise maçlarındaki adrenalin yetmezliği' sanrılarının kırılmasına yardımcı olabilecek bir sinerji yaratması itibariyle seviniyorum.
orada otorite olan birinin burada ' sıradan vatandaş muamelesi' görmeyi kabul edebilmek için baştan yargısız, polemiksiz olması gerektiği aşikardır.
sözlükler arası olmasa da, sözlük mensuplarının kafalarındaki tabuların yıkılmasına doğrudan bir müdahale getirmesi de cabası olmuştur.
yani bu kişinin burada yazıyor olması, sevindirici bir durumdur.
sözlüğe gerçekten de* okunacak şeyler yazan yazar. okuduklarım kadarıyla fikirlerimizin örtüşmesi de cabası.
not: tamam siz de okunacak şeyler yazıyorsunuz. şimdi ''okunacak şey nasıl olmalıdır'' şeklinde polemikler yaratmayalım.
not2: ekşi'de de mi yazıyormuş?
yama: lan anlamıyorum. cidden anlamıyorum ben. neden yazdığım tüm nikaltılar seri şekilde kötüleniyor? ne yazsaydım yani? illa birinini nikaltına ''dün gece birlikte öküz gibi içtikten sonra sabaha karşı paçacıya gidip bir de dana gibi paça içtiğim yazar'' mı yazmam lazım?
yazdığı entryLer iLe beni benden aLan yazar.. zira yazdığı entryLer "kuLaktan doLma biLgiLerLe yazıLan entryLere" bir "şaaaak" sesi sunuyor ki kuLakLarı sağır ediyor.. *
bal tutan parmağını yalayıp, o parmakğın tırnağıyla saçını kaşıyormuş. sen ne iğrenç insanmışsın arkadaş. yalnız o parmağı dudak çevrende gezdirip bu şuh hareketini bacak aralarına doğru kendinden geçiyormuş gibi yaparak tamamlarsan..
havacılık terminolojisi hakkında bildiklerinin kaynağını sorsam, '' havacılık denizcilik, karacılık ne farkeder önemli olan bunlar arasında irrasyonel ayrımcılık yapılmaması'' diye cevap vereceğini tahmin ediyorum.*
