ego kartlarını satın aldığımız kişidir. kendisine derin saygılarımı sunduğum kişidir. ablacım/teyzecim/bre hatun!! almayacağım ego bandrolü ben, anla artık! benim öğrenci olduğumu belgeleyen, okulumun verdiği bir kimlik kartım var, üstüne 16 ytl daha da veremem öğrenciyim ben, param yok senin bandrolüne verecek. zorluk çıkarma da ver indirimli ego mu, gidip büfelerde ego kartı aramayayım. arkadaşın kartını alıp geçmeden önce gişenin önüne bıraktığım 1 ytl de sadakam olsun.
kendisi bugün şahit olduğum hazin olayın baş kahramanıdır. psikolojik problemleri olduğu bilet verirken fırlattığı bakıştan bellidir.
(bkz: hadi artık mesai bitsede eve gidip kocamla sevişsem)
kısaca paso canavarıdır. bu insanın hayatında tek düşündüğü tek şey pasodur. ayrıca kızıl saçlı bir şeytandır ve nedense gişeyi evi bellemiştir sabah akşam hep oradadır. *
görev bilinci içindeki teyzedir, takdir edilesidir. kardeşim melih abimiz diyor ki "öğrenci olman yetmez, git al bandrolünü de boyunun ölçüsünü göreyim." o zaman teyzem ne yapsın. bir garip memur, denileni yapacak. helal olsun. madem öyle bir sorun yaşıyorsun büfelere gideceksin kardeşim, adamlar para gelsin de nereden gelsin mantığında olduğu için senin pasonu ne yapsın. sen göstersen bile "vay enayi" der geçer. ayrıca o parayı verip, bandrol alanlar enayi mi kardeşim? senin yaşadığını yaşamamak için aldılar zaten o parayı, kimliğin üzerine süs olsun diye değil. ha ben mi? almadım, almam da. enayi miyim canım?*
