berber müşterisini sakal tıraşı ettikten sonra yüzüne su tutar ve köpükleri temizler. bu işlemi yaparken kişi o köpüklü ve berberin eli değen sudan içme çabası gösterir.
bir sabah berber dükkanının önünden geçerken, berberin dükkanı erken saatte açtığı fark edilir ve günaydın denmek için dükkana uğranır;
salca: ergün günaydın, nabıyorsun?
ergün: oğlum daha yeni açtık dükkanı, ayılamadım yüzümü yıkıyorum.
- aha dur sen yüz yıkarken elinden su içicem.
+ hasta mısın lan ne alaka?
- ulan ne zaman tıraş olsam elinden su içiyorum, birde senin yüzünün değdiği suyu içeyim.
+ ne adamsın yaa.. muahahahah
(yaşanmıştır)
kızlarda ise bu olayda o suyun tadını hissetmeleri adına şöyle bir örnek verilebilir;
küçükken boy yetersizliğinden ötürü, lavaboya uzanılamadığı için çocukların elini anneleri yıkar. anneler çocuğun ağzını sabunlayıp, yağları temizlerken o sabunları ağızdan yıkamaya başlarlar. ama annenin elinin değdiği o sabunlu sudan mutlaka bir kaç damla içilmeye çalışılır.
berberin saçı yıkarken gaza gelip yüzüde şampuanlamasından sonra lan lan dur adamın gözünü yakacağız diyip itfaiye suyunu dayar gibi fiskiyeyi surata dayaması sonucu oluşabilecek olaydır. lan bir dur nefes aauhhhhhh ..
kafası yıkanırken ağzına kaçan şampuan köpüklerini su ile ağızdan atmaya çalışmaktır. o esnada içilen bir yudum su adeta cansuyu gibi gelir. lakin bir de traş ederken berberin malum bölgeyi traş olan zat ı muhtereme kasıtlı yada kasıtsız değdirme sorunsalı vardırki hiç çözülemeyen bir durumdur.