Her kuaförün mutlaka sorduğu, sormazsa ölecek sorusudur.
-kim kesti bu saçı?
-Kim boyadı bu saçı?
-Röfleni kim yaptı...vs..
Sonra bir burun kıvırmalar, yandan çarklı gülümsemeler, olmamış demeler...
Ben bu meslek kadar birbirini kötüleyen, birbiri hakkında atıp tutan, küçümseyen bir meslek dalı daha görmedim.
Sanırsın kendisi kraliyet kuaförü, gerisi klozet kapağı.
Kuaförler de aynını söyler. Bir öğretmen başka bir öğretmeni yererek “ kim anlattı bu konuyu size?” Der. Bir doktor başka bir doktorun verdiği tedaviyi beğenmez. Müteahhit başkasının yaptığı binayı beğenmez. Biz buna kısaca “ego” deriz.
Istisnasiz basima gelendir kac farkli yerde sac kestirdim ve istisnasiz hep bir onceki kuafore laf edildi. Aliskinim haklisin kim kesti ben de bilmiyorum diyip geciyorum.