Ahmet uluçay'ın karpuz kabuğundan gemiler yapmak filminde olan sahnelerde rol alan çıraktır. genelde itilip kakılırlar. bizdeki eğitim sisteminin çarpıklığını görürsünüz ve içiniz üzülür.
saç tıraşı olurken ense kökünde dikilip bakan çıraktır. " lan siktir git ilk defa mi kafa görüyon? " diye tersleyesim geliyor ama yapamıyorum. öyle marko roys, bekım stayla felan da yaptırmıyorum amk. bildiğin 3 numara.. o kadar bakacak ne varsa..
Geçen hafta neredeyse birini dövüyordum amk.
saçımın ön tarafında hafif açıklık var ,çırağa dedim ön taraftan alma ,oda tamam abi falan derken makası ön tarafa geçirdi.
çırakla ayrı tartış,ustasıyla ayrı tartış.
Bi daha o berbere gidersem istanbul un 7 tepesi g.tüme girsin..
çırak çıraklığını yaptığı işi ede ede kalfa olur, usta olur. şindik biz çırağa fırsat vermezsek nasıl olacak? lütfen çıraklara traş olalım, ısrar edelim. n'olcak en fazla birkaç gün yamık ense, kesik kulak.
asla denenmesi gereken saç modellerinin sahibidir..dönemin en moda saç kesimlerinin kötü bir kopyasını kafasında taşıyandır..hayko cepkin in malum saç modelini utanmadan sıkılmadan dener bu adam sahne insanı elbet marjinal olcak demez terkettiği lisenin önünde o saçla piyasa yapmaya koşar..brad pitt te güzel o saç demez kiloluk jöle kavanozuna gömer kafasını...enseniz için favorileriniz için olur olmadık tavsiyelerde bulunur kanmayınız uymayınız
yeni yeni gittiğim bir berber de sarmış olan kişidir.
sıra beklerken yanıma sokulup abi ben keseyim geçiver diyor her seferinde.şimdi çoçuğunda kalbini kırmadan izah etmek lazım ustaya traş olmak istediğini.zor duruma sokuyor herkesin içinde, bir de o an sanki herkes aramızda geçen konuşmaya konsantre oluyor.
-usta dışarı çıkmıştır sigara içmeye.sakal traşı olacak gencin suratına sabun sürmektedir çırak.aralarında geçen diyalogu aktarayım.
çırak-abi ben seni hiç traş ettim mi.
müşteri- hayır abicim.
çırak- bi kere edeyim bak gör nasıl kesiyom.
müşteri- sağol abicim ustan traş ediyor beni.
çırak- ama ben de kesiyom yani müşterilerim var 4 5 kişi.
müşteri- kim onlar
çırak-işte ögrenci,ögretmen öyle...
devamlı kalfayı veya ustasını kamil gibi izler.siz tıraş olurken aynaya baktıgınızda kendinizle beraber gördüğünüz kişilerdendir.günün çalışma saatlerini genellikle izlemek ve kesilen saçları faraş süpürge birlikteliğiyle temizlemekle geçiren yurdum insanı.
mahallede her zaman elinde on lira ile iki beşlik arar bir vaziyette dolaşırlar. simitçiler gibi bir müddet sonra tam olarak ne dedikleri anlaşılmaz ''abiyykibeliik'' şeklinde bir ses gelir sadece ama ne istedikleri bellidir zaten.
