dünyanın kendi etrafında döndüğünü sanma, kendi duygu, düşünce, davranış ve ihtiyaçlarından başka hiçbir şeyi önemsememe, insanların onsuz yapamayacağını, ona ihtiyacı olduğunu düşünme, bencil olma.
bir isnan " ben " kelimesini ne kadar çok kullanıyorsa o kadar çok kendi için yaşıyor demektir, kendinden ve doğrularından ödün vermez, her şeyden önce kendisi ve onun mutluluğu gelir...
benmerkezcilik ne demek biliyorum ben, size de yazabilirim dilersem. bir kac noktadan yaklasabilirim konuya. benmerkezciliği egoyla alakalı tanımlayabilir, yuksek egonun bir getirisi oldugunu savunabilirim. veya narsizmden bakınızlar verip, felsefi kaynaklı yazılarla ne kadar bilgili ve genelkulturu yuksek bir insan oldugumu gozunuze sokabilirim. terimin psikolojik kaynaklarına parmak basıp freud ornekleriyle tamamen bilimsel bir bakıs acısıda gosterebilirim. merak uyandıran bir giris yapıp size ikinci paragrafa kadar da entry mi okutabilirim hatta.
size ne yuksek egomdan ne benmerkezci insan oldugumdan ne de yaratıcılıktan bahsetmeye niyetim yok. bugune kadar ogrendigim ve ya ogrenmemedigim bilgileri de verecek degilim. paylasım safsatası hakkında sozlugun bu konuda bize kattıkları veya goturdukleri ilgili yazmaya niyetim yok.buraya kadar baglamısım cumlelerimi, ucuncu paragrafı okutmak gibi bir kaygımda yok.
oylama yapmanızın olası oldugunu bildigimden yazmıyorum bunları. amacım oy kaygısı filan degil. cunku biliyorum. cunku bu entry okunur okunmaz iyi oylanacak. yarın acıp baktıgımda dunun dikkat ceken entrylerinde ilk sırada olacak. mukemmelim ben, bu tartısalacak bir konu bile olamaz.
simdi bu baslıga neden mi yazıyorum, canım sıkkındı bugun biraz. eve geldim, actım tv yi, dogru duzgun bir sey bulamadım, hafifte bas agrısı ile ugrasıyorum, en iyisi sozlukte biraz takılayım dedim. baktım sol frame de dogru duzgun, beni anlatan bir sey yok. buraya yazıyorum sekerim. ekledikten hemen sonra ben butonuna basıp, ne kadar harika oldugumu bir kez daha gorucem. iyi ki varsınız, gerci olmasanız da beni kesfedenler var biliyorum. uzgunum burda bitiriyorum, biraz yemek yesem iyi olacak.
ayırt etme yokluğu. bir kişinin kendi bakış açısı ile başka bireyinki arasında ayrım yapamamasıdır. özellikle ergenlik dönemiyle başlar. ergenler, yanlış bir biçimde, çevrelerindeki insanların "onların davranışıyla ve görünümüyle onlar kadar saplantıyla ilgilendiklerini" ve her zaman ilginin odağı olduklarını kabul etmeye başlarlar. ergenler gittikçe kendi yarattıkları bir seyirci kitlesiyle çevrilirler.
benlik bilinci artar ve ergenler kendilerine hayran olma ile kendini eleştirme arasında gidip gelirler. oğlanlar saçlarını sanki gelişigüzel, taramamış bir biçim alacak biçimde dikkatle tararlar ve çevresinde kızların delice çığlıklar atacağı rock yıldızları olduklarını düşünürler. kızlar ünlü dergilerin kapaklarına benzeme çabasıyla özene bezene makyaj yaparlar; gözlerini ve kirpiklerini boyarlar. benmerkezci insanlar birbirleriyle karşılaştıklarında, her biri gözlemleyen olmaktan çok gözlemlenen olmakla ilgilenirler.
20 yaşlara kadar süren, bu süre içinde de farklı evrelerde gözlemlenebilir.
benmerkezci bir kişi kendini izleyen (hayali) kişilerin var olduğuna inanır. örneklendirirsek bir apaçi * o tarz kimlik arayışında olan bir ergenin giyim, saç vs. şeylere önem verdiğini biliyoruz. dünyanın en kalabalık caddesi, mekanı olsa dahi tüm gözlerin kendi üzerinde olduğunu hisseder. kişisel olarak anımı paylaşacak olursam, bayramlarda bize verilen öğütleri yerine getirmek için azami çaba sarfetmemiz, küçük bir hatada bile herkese karşı utanç duymak buna örnek sayılabilir.
benmerkezcilik ile güzel bir söz;
--spoiler--
"ne zaman senin ne düşündüğünü düşünmeye çalışsam, senin benim hakkımda düşündüğünü
sanıyorum lapsey,1992
--spoiler--
jean piaget'nin tanımından yola çıkarak bencillikle arasındaki farkı şu örnekle sergileyeceğim kavram. (yanlışım olursa uzmanlar el atın)
çocuğun elinde topla yanınıza gelip "hadi futtol oynayalım" deyip ısrar etmesi (4,5 yaşındaki yeğenim gibi) empati yapamadığı için sizi de kendisi gibi oyun oynamaya müsait olarak gördüğü içindir. başka bakış açılarının farkında değildir; kendi açısından bakar olaya, sizin işten geldiğiniz, yorgun olduğunuz onun için pek bir şey ifade etmez. bu nedenle ısrar eder. zaten adı üstünde benmerkezcilik empatinin olmaması demek.
özetle üstünden geçilirse; çocuk kendi düşüncesinden başka farklı düşünceler olabileceğini kabul etmez. bu çocuk çok bencil deyip itip kakmayın yani.
ha ama çocuk büyüdüğü halde (oku öncesi yaşını geçtiyse) hala karşısındakinin rolüne giremiyorsa, kendi dediğini yaptırmaya zorluyor, anne babayı parmağında oynatıyorsa bencilliktir.
Çevresindeki her şeyin sadece kendisi için var olduğunu bilir.
Mesela sevmediği bir yiyeceği kimsenin sevmediğini düşünür.
Tepkileri oldukça komik ve ilginç olabiliyor.