bölüm fragmanları beni çok gıcık eden dizi. ya çok sık gösterildiği için ya acıtasyonun dibine vurduğu için ya acıyla ilgili felsefelerin ardı arkası kesilmediği için yada hepsi birden bilmiyorum.
tv tarihinde gördüğüm en iyi oyunculuk sahnelerine sahip dizidir. kim oldugunu da söyleyeyim: dizide Orhan karakterini canlandıran (Erken doğduğu için hafif bir zekâ geriliği ve fiziksel kusurlu rolü oynuyor) Ahmet Varlı. tek kelimeyle şahane. insan onu izlerken gercekten engelli oldugunu sanıyor o derece iyi oynamış. zıra araştırıp ögrenene dek ben de öyle sanmıştım!
güneydogu ve karadeniz arasında yaşanan büyük bir aşkı anlatan salı akşamları atv de yayınlanan dizi.. başta izlemiyordum cunku malum mahsun abimiz pek ilgi alanımda olan bir şahsiyet degil. ama memleketimde cekildiğini duyunca sırf özlediğim o yeşili görmek için bakayım dedim. zira kacıncı bölümdü bilemem ama artvin- borcka da yer alan karagöl de ki cekimler tek kelimeyle sahaneydi. bakir kalmış pek bilinmeyen bir yerdi orası şimdi ünlü oldu falan belki iyi olmadı ama karadeniz güzelliğinin sadece trabzon ve rizeden ibaret olmadıgını gösterdi mahsun insanlara. ve adam bu işi iyi yapıyor arkadas. tamam belki acitasyon, cok agır dram falan ama gercekten farklı noktalara deginip yapılmayanı yapıyor mahsun cesur bir sekilde. müzikleri, cekimleri ve bazı oyunculukları gercekten basarılı olan bir dizi benim için üzülme. son olarak ahmetin cenazesinin köye geldiği bölümde beni yaklaşık yarım saat aglatmıştır..
her bölümde gecen agır acitasyon icerikli sözlerden bazıları da yayınlanan son bölümde söylenmiştir.
"cünkü aşk dünyanın en tatlı mutlulugu ile en derin acısından yaratılmıştır
ve bazen zaman iyi etmez her yarayı
gidenlerin acısı hep zulümdür
kader o ya
en cok sevdiklerin deşer yüregindeki yarayı..."
cenaze sahnesinde tabut taşınırken arkada cemaatte kırmızı tişört , short ve parmak arası terlikle duran bir gencin olduğu dizi. Ha bir de memleketimde çekiliyor. Ara sıra tanıdık yüzü görüyorum.
tanıtımlarına ara sıra denk gelirseniz izlenmemesi gereken 3. sınıf bir dizi olduğunu anlayabilirsiniz. mahsun dizisi sonuçta. belli birşey. hep bir ağlama hep bir drama hep bir bunalım ne oluyor lan? zaten millet askerine, ona buna zamlara petrole ağlıyor iki komedi dizisi yapamıyor musunuz? nedir bu ağlama merakı? ne arabesk milletiz yahu yuh.
Güzel bir şarkıdır, funda arar da güzel yorumlamıştır.
beni sinir eden mahsun kırmızıgül dizisi.
bunca zamandır severek dinlediğim türküleri şimdi tarkan parçası gibi herkesin telefonunda bilgisayarında görmek sinir bozucu.
Hep alistigimiz karadeniz insaninin nesesini anlatan dizilerden farkli olarak agir bir dram anlatiyor. Dogal goruntuleri iceren cekimler insani o muhtesem dogaya tekrar tekrar asik ediyor. Siveler disinda her seyiyle icine ceken bir dizi olmus.
Bu tur dizileri izlemeyi sevmezdim ama bu baska olmus... Umarim bozulmaz, selametle.
fragmanlarda gördüğüm kadarıyla konuşulan karadeniz şivesinin, akasya durağı'ndaki ali kemal'in şivesinden bile berbat olduğu dizi. gerisini siz hesap edin artık.
karadeniz'e de el attı mahsun sonunda..
tabiki karadenizliler önyagrıyla yaklaşacak,* ama karadenizi bir görün, müziği bir işitin zaten çekiyor kendine.. artısı eksisi var tabiki.. hele ki 2.bölüm de trabzonspor seçmelerini kazanmış, sevdiği kız daha ona sevdiğini söylemeden sırtından vurulan bir ahmet var.. amca kızını seven karslı bir çocuk var.. sonra kafasına sıkan.. bazı konuları yine ötekileştirmek gibi bir şey kaçınılmaz.. ama çok ağır dram. yani izlerken selpak bulundurmak zorunlu değil mecburi.. sonuç olarak çarpıtılmazsa herkes sahiplenir.. hak ederse hak ettiği yere gelsin.. selametle.
mahsun'un insanı üzüntüden kendini sikecek derecede çektiği dizidir. hiç hoşlanmam böyle karı gibi dizi fan davranmaktan ama karadenizi içermesiyle ilgimi çekmişti, artık olay bambaşka.
funda arar söylediği zaman dinlemeye doyamadığım şarkıdır. bundan sonra adını kırk yılda bir anarım sende kaybettiğimi başkasında ararım, benim için üzülme...normal hayatta birine söylemek ne kadar zor bu sözleri.