benim bu siirimi yureginle ezberle

entry2 galeri0
    1.
  1. Benim bu şiirimi yüreğinle ezberle;
    kitaplar yalnızca geçmişten küçük bir zaman
    ve ödünç aldıkları, geçmişin izini taşımakta,
    Macar sınır muhafızlarının yaktığı,
    kütüphaneden kaçmış, sırtından vurulmuş,
    kağıtları kurumuş, buruşuk ve çatırdamış,
    kurtlar yemiş, tozlarla örtülü,
    ya da yavaşça karartmakta ve kendini tutuşturmakta
    tırmanırken Fahrenheit
    451'e, nasıl da sarıyor sıcaklık
    kasabanızı kaplarken alevler her yandan.
    Benim bu şiirimi yüreğinle ezberle.

    Benim bu şiirimi yüreğinle ezberle.
    Geleceğin kitapları uçacak ve bulacaksın
    orada ne şiir ya da ne de dize
    ya da otomobil ya da otobüs için benzin
    -ya da cenaze arabasına-
    ne keyif için içki yaşlanmaya
    içki dükkanları yıkılmış ya da kilitli,
    para yalnızca ödeşmekten vazgeçmek için,
    o gün dilin kilitlendiği için
    TV ciddi ciddi yayın yaparken
    Ölüm saçan ışınlar yerine moda filmleri
    ve ne bir can yardım etmekte
    ve ne de her şey son ermekte
    ama usunu sarmalayan aklın,
    bulacak bir boşluk bu dizeler arasında
    ve benim bu şiirimi yüreğinle ezberle.

    Benim bu şiirimi yüreğinle ezberle;
    ezberle onu bu kokuşmuşluk sürüp giderken
    ki çürümenin kokusu yataklarından saçılırken,
    emekçiler ordusu kusarken
    ve yeryüzünün her yanını kaplarken,
    öldürülürken tüm göller ve göletler,
    Yıkılış yükseldi koltuk değneğinden destek alarak,
    kara mürekkep yaprakları her dalda;
    arıtılmamış çalkalama suları Hazan'ın boğazında
    ve şafağın esintisi zehirli, koy
    yüzüne gaz maskeni ve dize
    dize karşı koymaktadır benim bu şiirim.

    Benim bu şiirimi yüreğinle ezberle
    sanki, ölü, ben hâlâ sorumluyum çağımdan
    sen dayanamazken evinde
    susuz, ışıksız ya da gazsız kalmaktan,
    ve düşe kalka bir mağarayı bulmaya çalışırken
    kökler, meyveler, yemişler hâlâ yaşamakta,
    bulacaksın bir sopayla, bulacaksın iyice,
    bir diş kara, ve eğer o sararsa,
    Öldürür sahibini, cesedini yer.
    Yorularak yürüyeceğim ikircikli adımlarının ardından
    virane yıkık kayaların arasında,
    Fısıldayarak "Sen ölüsün, sen bittin!
    Nereye gidebilirsin? O ruh senin
    donuk toprağın kasabanı terk ederken."
    Benim bu şiirimi yüreğinle ezberle.

    belki bir sen kalacaksın, yeryüzünde,
    her şey bitmiş olacak ve sen, aşağıda,
    sığınağının derinliklerinde, sor bakalım
    zehirli hava sızmakta mı aşağıya
    kurşun ve beton katları arasından. Hiç
    bir iz kalmış mı insan'dan
    nasıl gerçekleşmeli bu son?
    Huzurlu sözcükler mi sana Söylediğim?
    Ekleyebilecek miyim aklını doldurabilecek miyim
    hesapsız yıllar için, zulmedici karanlığın
    körlüğü arasından, acı ışığın,
    uzayan ölümün ve bitti işte, acım
    Ve eskil gözler gözler mi seni hâlâ?
    Var mı orada bana söylemek istediğin
    bir şey, zamanın düzenleyen yüzü,
    Bulamayacak ne yaşamı ne zamanı?
    Unutmalısın benim bu şiirimi.

    György FALUDY
    0 ...
  2. 2.
  3. bir an mustafa durukan'ın yazdığını sandığım şiir.
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük