bugün

yanlış kampanyadır.

beden insanın kendisine ait (daha doğrusu emanet) olabilir. bu doğrudur. fakat kürtajla alınan bu vücudun bir parçası değildir. bir kol, bir bacak değildir. apayrı bir canlıdır alınan. tamam anne ile çocuk arasında inanılmaz duygusal bir bağ vardır. hatta fiziksel de birçok bağ vardır. fakat yine de anne de, bebek de ayrı bireylerdir. ve hiç kimsenin bir diğer bireyin (idam kararları, savaş durumları hariç) ölümünü isteme hakkı yoktur. isterse bir değil on bedeni olsun buna hakkı yoktur. içinde yaşadığı beden ne kadar kendininse, doğacak olan bebeğin bedeni de o kadar onundur. ve yaşam hakkı annenin yaşamı tehlikeye girmedikçe elinden alınamaz. herkesin ağzına doladığı soru hakkında da fikrimi söyleyeyim. "peki tecavüze uğrayanlar ne yapacak?" burdan ahkam kesmiyoyorum. kesinlikle "ee tecavüze uğramışsa ne olmuş, doğursun baksın çocuğuna!" demiyorum. tecavüz tabi ki çok ağır bir olaydır. bunu kabul ediyorum. fakat yine de tecavüz sonucu da olsa bir bebeğin yaşama hakkı vardır. tamam tecavüz kötü bir şeydir. ama bunun suçlusu kesinlikle doğacak bebek değildir. böyle acı bir olaya maruz kalmış bir bayana ailesi, arkadaşları ve sosyal çevresi yardımcı olmalı ve ona ve bebeğine - makuz olayı tamamen unutturamaz belki ama yine de bir nebze de olsa anneyi ve bebeğinin hayata bağlayacak, yeniden normal hissedecek kadar- mutlu bir hayat sunmaya çalışmalıdırlar. kürtaj çözüm değildir. sadece cinayettir.
haklı slogandır, karşı çıkan lavuktur, haysiyetsizdir.
tecavüz dışında kürtaj yasak olmalı.

zevkine seviglinle sex yap hamile kal! olan yavrucağa olsun?
nişanlıkla sex yap ayrıl. aman ailem ne der diye kürtaj ol.
aman nasıl sa kürtaj olurum diye doğum kontrol yöntemi kullanma. olan çocuğa olsun.
görsel
kürtaj olma kararını kadınların vermesi gerektiğini düşünüyorum ancak benim bedenim benim kararım biraz saçma bir slogan olmuş.
o zaman intihar edecek kadına da devlet müdahale etmesin.ne de olsa onun bedeni bırak ölsün mü?
kürtaj yasağına karşı olarak kadının bedeniyle arasına hiçbir siyasi parti, devlet,bakan, belediye başkanı ve hatta cumhurbaşkanının bile giremeyeceği mesajını vermeye çalışan slogandır.

ey iktidarın kirine bulanmış, beyni bir güzel yıkanmış erkekler;
başbakan çıksa dese, mastürbasyon yapamazsın çek elini ordan, işemek haricinde dokunmayacaksın dese ne diyeceksin?
hadım edilmeye can mı atıyorsun sen? hiçbir kadın da kürtaj olmaya can atmıyor.

tecavüzcüleri tıkın içeri öyle gelin ahkam kesin. hamile kadın tek başına hamile kalmaz. korunmamış orospu diyorsunuz, sen uçkuruna sahip çıkmayı biliyorsun da kadın'a bok atıyorsun?

biraz okuyun, okuyun.

http://kurtajyasaklanamaz.com
kendi kararının kendisi almak isteyen kadın söylemidir.
tamam kürtaj hem dini açıdan hem sağlık açısından çok kötü bir şey ama insan kendi kararını kendisi vermeli vicdanı ile başbaşa kalmalı.
devlet yasa çıkarsa bile yapmak isteyen kişiler merdiven altlarında koca karılara yaptıracak yani kaçış yok.
ama akp'yi tebrik ediyorum biliyor türk halkının uçkur sevdasını attı ortaya kürtajı kim bilir neler dönüyor bunun da kokusu çıkar yakında.
küçük dağları kendisinin yarattığını sanan insanların söyleyebileceği saçma söz. ulan o bedeni sana Allah verdi. o çocuğu da sana Allah verdi. tecavüz olayından ve doğum kontrolünü istisna olarak bırakıp içinde kıpır kıpır eden o canlıyı öldürmek, doğduktan sonra cami duvarına bırakmaktan daha beter bir durum. atatürk de dahil olmak üzere bir 100 yıl öncesine kadar atalarımız, kürtajı bu şekilde savunan insanları görseydi, yüzlerine tükürürdü bunların.
Doğum kontrolünden bir haber neferlerin dillerinden ve üzerlerinden düşürmedikleri slogan. işin siyaset kısmını zaten desteklemiyorum, ama kürtaja karşıyım. Bre dallama, beden senin tamam ama daha hayata bile gelmemiş küçük yavrunun canına kastetme ve gelişimine son verme hakkını ondan mı aldın ? Ha doğmuş olan bir bebeği suya atıp öldürdün, ha karnındaki bebeğin hayat mekanizmasını durdurup ortadan kaldırdın. Kimsenin uçkuruyla yada bedeniyle işimiz yok. Kim ne haltı yerse yesin. Biz katilliğe karşıyız !
evet doğru bir slogandır. kişinin kendi hür idaresiyle verilecek karardır. buna bir ülkeyi yöneten kişi karışamaz çünkü o kişinin görevi ülkeyi yönetmektir milletin kaç çocuğu olacağına karar vermek değil. kişi verdiği kararla vicdanı arasında çözer bunun için devlete bu çocuğu doğurabilirmiyim doğuramazmıyım diye sormaz.
şu ana kadar duyduğum en saçma kampanyalardan biridir.

kürtajın yasaklanmasına karşıyım. fakat bu tarz bir kampanyaya da karşıyım.

işin içine "karımın bedeni karımın kararı" ya da "sevgilimin bedeni sevgilimin kararı" şeklinde erkekler de dahil edilmeseydi o zaman "kadın terk edilmiş olabilir, çocuğa bakmak istemiyor olabilir" denebilirdi.

lakin "karımın kararı" ne demek arkadaş? baba olarak benim bir söz hakkım yok mu yani bu olayda? varsa da "ikimizin kararı" olması lazım. ama değil. ben istiyorum belki çocuğu.

azıcık beyin la...
bedeni kadına aittir. ama o atan ufacık kalbin ait olduğu beden ona ait değildir. yani kürtajda zarar gören kadının değil, bebeğin bedenidir.
senin kararınsa sıkıyorsa doğduktan sonra öldür bakalım.

(bkz: gerizekalı sürüsü)
potansiyel katil cümlesi. bir de bunu kampanyaya dönüştürmüşler. katilsiniz!
görsel
görsel
böyle bir kampanyaya katılanı da destek vereni de iran recm hava yolları'na havale etmek gerekir.

insan ziyanları sizi. kaldırım kenarında çıkan bir ottan tek farkınız konuşabiliyor olmanız.
şiddete şiddetle cevap veren kadınlar topluluğunun söylemidir.
kürtajı cinayetle eş tutanların bir türlü kabullenemediği slogan. kürtaj sadece korunmayı bilmeyen ya da önemsemeyen bir kadının hamile kalması ve sonra aldırmasını kapsayan bir şey değil. bir sürü ihtimal, bir sürü talihsiz olay var ki bunların en çok gündemde tutulanı da tecavüz. olay sadece çocuğu doğurup ona bakmak değil, yani doğurduktan sonra devlet bakar!! diye dayılanmanın bu durumla bir alakası yok. o kadının psikolojisi, o çocuğun psikolojisi hiç önemli değil onlar için. bir çocuğun yaşamasını beslenmekten ibaret sayanlara inat benim bedenim benim kararım!
eyvallah da, çocuğun yaşama hakkı ne olacaktır merak eder insan. elbette başkasının piçini doğmak zorunda değil kimse ama başkasının piçini doğmakla bir canlıyı dünyaya getirmek arasında gidip gelir lan insan.
(bkz: kadın olmak zor zanaat)
--spoiler--
tabi ki senin kararın, ona kimsenin karşı çıktığı yok ama zevkle sevişirken de aklına gelse ya bu... korunma yöntemleri var en azından.

sağlık sorunları yüzünden ya da mecburiyetten kürtaj yaptırmak zorunda kalan insanlara eyvallah, kimsenin laf etmeye hakkı yok bu konuda ama insanların özgürlüklerini keyif için kullanmaları ve bebek katili olmalarına kesinlikle göz yumulamaz.
--spoiler--

buna ek olarak bir hayvanın saldırısına uğrayıpta zorla hamile kaldıysan yine karışılmaz, kimde de bu hak yoktur istemediğin adamın çocuğunu zorla doğurmamalısın.
bir pankart cümlesidir.

tamam güzelim senin kararın da, karnındaki çocuğun kararı ne olacak? onun yaşama hakkı yok mu? senin onun yaşama hakkını elinden alma hakkın var mı?
cahil pankartı. Senin bedeninle ilgilenen yok çocuğunla ilgilenen var. Cenin ayrı birey sayıldığı sürece senin onu öldürme hakkın yok. Doğmuş bebek gibi, ona da bakmazsan o da ölür. Desene benim kararımdı diye.

Slogana cevap olarak senin bedeninden olmayanların karışma hakkı hali hazırdaki hukukta bile var. Baba mesela. Onun bedeni değil ama çatır çatır karışır, haberin ola. Yani güzelim sana yanlış anlatmışlar, şimdilik sana verilen broşürleri felan dağıt istersen, ilerisine de pek karışma.
Sperm yumurtayla birleştikten sonra oluşan zigota insan denemez, o bir hücreden ibarettir, henüz insan sıfatında değildir. Sinir sistemi, eli, ayağı, gözü, kulağı oluştuktan sonra bu artık bir insandır, duymaya, hissetmeye başlamıştır. işte o artık senin bedenin değildir, o senin bedeninde yaşayan başka bir bedendir. Kürtajla onun kolunu, bacağını kesip parça parça çıkarılmaaına razı olan kişi insan değil canavardır. tecavüz veya istenmeyen bir hamilelik durumunda zigotun ve embriyonun alınması belki makuldür ama fetüsün alınması=cinayettir.
iğrenç mide bulandıran bir slogan. insanlığı vücut parçasına indirgiyor.

tabi ki kürtaj serbestliğini savunabilirsin tecavüzü var, hastalığı var, insani bir ton sebebi var...

ama sen dersen ki; "benim bedenim benim kararım" bunun açıklaması sevişir sevişir, kürtaj yaptırırım. hatta sorumsuzluğum * için bebek öldürürüm.

zaten ülkem pek bir meraklıdır, böyle gerçeklikten uzak saçma sapan "şekilci" kampanyalara.
hakkında herkesin ahlak bekçisi ve hümanist kesildiği kampanyadır. kaldı ki; bu insanlar sürekli kürtaj yaptırmak için bu kampanyayı düzenlemiyorlar tepki kürtaj yasağına. ayrıca diyelim ki bunu tercih ediyorlar; sana ne ya, sen kendinden sorumlusun, madem bu kadar insan seviyorsun, yaşayanların değerini bil. sokakta yatan çocuklara yaşlılara yardım et.