bu akşamki bölümünün bir yerine zap sayesinde denk geldiğim dizi.
o bölümde şiir okunuyordu ve bir yerinde şöyle dendi: "...baykal'a kimse vermiyor oy...".
nasıl bir anlayış bu..
atv'de gösterilen bir sit-com'da amerikan komedi dizilerinde gördüğümüz siyasi laf sokma esprisi nasıl girmiş senaryoya...
hem de bu espri bir kesimin duygularını renjide edebilir...
konu burada recep tayyip erdoğan'a küfür edilmesi veya baykal'a sövülmesi değildir. benim akp'ye küfür edildiğinde çoşan bir mantığım yok. aynı şey chp için de geçerli. bence böyle bir dizide bu mesajlar fazla siyasi... tabii bir sit-comda bunlar da olabilir ama herkese de olmalı o zaman. ben sadece bir bölüme denk geldim ve o bölümde geçen bir olayı buraya aktardım. olay bu... aynı şey akp için de olsa yazardım... kimi yazarların olabilir ama benim için böyle bir kompleksim yok...
bu başlığı açan kıran kırana'nın da belirttiği gibi acaba bu dizi atv'nin bittiğinin göstergesi mi?
kaynana gelin çekişmesini inanılmaz komiklikte işleyen dizi. bir kere oya başar için izlenir onun o cadı tripleri falan oy oy. ayrıca verdiği mesajlar da dikkate şayan. baykal da eleştiriliyor, erdoğan ın 3 çocuk yapın demeci de, zamanın radyasyonlu çaylarını içen eski bakanlar da. dolmuş durağında kazım koyuncu'nun posteri var ve şoförlerden biri de nazım dan bir kaç dörtlük okuyabiliyor. mesajlar bakımından oldukça demokrat davranmış senaristler, sırf bu yüzden bile tebrik edilesi.
şu sıra atv'de yayınlanıyor. allah'ını seven izlesin birkaç dakika. her lafa, her saniyeye gülme efekti konulmuş. hayatımda böyle rezillik görmedim. türk dizileri arasında en dipte.
daha önce izledim ben bunu havasını veren dizidir. doğrudan bir dizinin kopyası değil belki ama karakterler, konular, konuşmalar, hatta oyuncu performansları hiç yabancı gelmiyor nedense.
herkesin annesi bir melek olduğundan bu iş, "benim babam senin babanı döver"le eşdeğerdir. herkes kendi annesinin fedakarlığından dem vurur durur. o vakit içten içe bir çekişme başlar. ve fark ettim ki, hiç kimsenin bir diğerinin annesinin fedakarlığına/vefakarlığına/cefakarlığına verdiği herhangi bir değer yok.
ailecek severek izliyoruz yazmak için hususi sozluge girdigim fakat hakkında yazılan entryleri okuyunca kendisinden tiskindiğim ailece dikkatle izleyeceğimiz, yakaladığımız yerde nefret edeceğimiz dizidir.
komik olması gereken ama olamayan bir çok dizi gördüm lakin bunun kadar başarısız olanını hiç görmedim. yıllardır komedi dizilerinde bıkmadan usanmadan kullanılan aynı klişeler önümüze konuyor. abasrtılı rol kesmelerde komik olmakdan uzak, hatta gayet itici olmuş.
çakmalık sezemeyen arkadaşın ya sezgileri bok gibi ya da hiç everybody loves raymond seyretmemiş hayatında. her iki durumda kendisi için son derece talihsiz.*
gayet başarılı bir dizidir. türk toplumunda böyle annelerin var olduğunu bizlere hatırlatması ve yüzümüzün gülmesini sağlaması bile iyi bir dizi sıfatını hakettiğini gösterir. tabi bu kadar dominant olmasa bile evde bulunan bütün fertleri ve işleri kendi kontrolüne alışı ve hep beğenilmeyen kararlara rağmen doğrusunu , iyi olanı bilmesi dizinin aldığı ismi açıklamaktadır. zaten gerisi komedidir. eleştirip aynı furyaya katılmak isterdim ancak beğenip dikkat çekmeye çalışıyorum ne yapalım.
tamam sitcom türünün genel özelliği komik olmaması ve insanı baymasıdır, kabul. ama bu dizide ayrı bir moronluk var. balkonda çalışan televizyon evde zamanımın çoğunu geçirdiğim odanın dibinde olduğu için diyaloglara şahit olduğum kadarıyla kesinlikle sıfırın altında zeka seviyesine hitap eden dizidir. koca bir millet yaprak dökümü'nü seyretmeye değer görüyorsa, yemekteyiz'in tiryakisiyse, benim annem bir melek dizisine tebessüm bile ediyorsa bence çok ciddi sorunları vardır.