anılar sıraya girdi. gel düşümdeki sevgilim soyunup hazırlan bana. uyku tutmuyor gözüm gel anne süt içir bana. dinlerken ağlanabilek bir ahmet kaya şarkısıdır. tadından yenmez bir şarkıdır.
deniz gezmiş'in asil duruşunun gözümde canlandığı, mahir çayan'ın yazılarının beynime hücum ettiği ve yusuf aslan'ın ailesine yazdığı kısa ve öz mektubu geçiyor bu şarkıyı dinlerken buğulanmış gözlerimde ve iç çekmeye devam ediyorum.
hoşçakalın kısmı başlıyor ya. ancak bir şair o kadar basit bir kısmı bu kadar net güzel anlatır. hoşçakalın dünyanın bütün halkları. asfalt yollar anne baba.
bu kısım nedir ya.
ahmet kaya çok güzel okumuş şiiri.
bir ölmek vardır önce.ardından hasret,sevda,isyan,teslimiyet..alnı açıktır gidenin.gözü arkada kalacaktır sadece.
Sevgili yerine
Koynuma idamlar alır, idamlar alır yatarım,
Ve sonra sabırla beklerim,
Bulutları çekersiniz üstümden,
Suçsuzluğumun yargılayıcılarını yargılarsınız,
Ve o güzel geleceği getirirsiniz bana...
Ölüm tanımaz işte o zaman sevgim,
Tırnaklarımı geçirip toprağın sırtına, doğrulurum,
Gözlerimde güneş koşar,
Ve çiçekler ekersiniz, çiçekler ekersiniz toprağıma...
bazı şeyler vardır, acaba bunu yapan insan mı, o insansa benim insan olma ihtimalim yüzde kaç diye sordurtan..bu şarkıda onlardan biridir..alttan hafif hafif çalar, ve hayatınız bir film şeridi gibi gözlerinizin önünden akıp gider..
denizler'i anlatan.. denizlere adanan hüzün dolu bir şarkıdır..
--spoiler--
Hoşçakalın anılarımı bıraktığım insanlar,
Mutluluğu için dövüştüğüm insanlar,
--spoiler--
belki de en acı kısmıdır bu şiirin..
hoşçakalın mutluluğu için dövüştüğü, ama o'nu ihbar eden, şarkışla'da tüfeklerle kovalayan insanlar.. ölmesi için ellerinden geleni yapan insanlar..
şu günde bile arkasından terörist diyen insanlar.
hoşçakalın.
gereksiz bir şekilde ülkesinden kovulan, yalnız bir adamın sanki olacakları önceden hissetmişcesine içten yorumladığı veda ağıtı. haksız bir sürgün, bir erken veda, sloganların mesken tuttuğu arka mahalle duvarları, darağacına gönderilen bahtiyarlar, acılara tutunan nazlicanlar, saçlarına yıldız düşmüş mahkum anaları, parkaların içinde özgür, bağımsız, mutlu bir ülke hayaliyle yaşayan yorgun demokratlar gelir aklıma hep bu mahur beste çalarken. gözlerim ıslanır, boşluğa dalar giderim mütemadiyen. erken oldu bu ayrılık be gözüm. olmasaydı sonumuz böyle. neyse ki ardında şarkıların kaldı bize ayrılığın hediyesi.