birdaha asla kimsenin onu sen gibi sevmeyeceğini bildiği için bu söylenir.. böylesine gerçek bir aşkı başkasında bulamayacağı kesindir.. insan bir kere sever değilmi.. eğer bu sevginin sadakatin kıymetini bilmeyip gitmişse kazanmak için uğraşsan da yine kırılan sen olacağın için en güzeli akışına bırakmaktır..
ne kadar burnu büyük ne kadar egoist bir cümle? bunu söyleyen kişi kaybedilmek için canla başla uğraşmıştır. sonunda eh yeter be dendiğinde ise bu kelamı etmiştir ve zeytinyağlık yapmıştır. katedral büyüklüğünde egolar geliştirip sonra sapa oturunca bu kelamlar edilir. çok şeyler yazabilirim bu konu hakkında ama bir fıkra yazıp entryi bitiriyorum. belki konuyla alakalı belki değil;
Adamın biri, arabasının içinde cep telefonuyla polisin acil yardım servisini arıyor:
- Korkunç şeyler geldi başıma, diyor; ne olur hemen yetişin, ne yapacağımı bilemiyorum.
Sorumlu polis:
- Kimsiniz, nerdesiniz, diyor; ne geldi başınıza söyleyin.
- Ben Bayraksever Partisi üyesiyim, arabamın içindeyim. Her şeyimi çaldı alçaklar. Arabanın ne direksiyonu kaldı, ne gösterge tablosu, ne pedalları. Hiçbir yere gidemiyorum.
Polis yine soruyor:
- Söyleyin nerdesiniz, hemen geliyoruz?
- Şey, ben arabamın içindeyim. Oturduğum yer, arabanın koltuğu... Hay Allah durun durun, hiç harekete geçmeyin. Buldum hepsini. Yanlışlıkla arabanın arka koltuğuna oturmuşum
şimdi efendim, beni kaybeden bakkalımı geri kazanmak için neden ben çaba sarf edeyim ki? sen çaktırmadan peynirin gramajından çaldığın günleri düşün sonra da otur yan derdine.
kaybol lan zaten geçen de bayat sakız vermiştin. beni el marketlerine mahkum ettiğin için, tanıdığız diye en son benim isteğimi karşıladığın için, bakkalımız kazansın deyuu beğenmediğimiz markalı ürünü aldırttığın için, arkamdan gelen yakışıklı müşteriye beni göstermeye çalıştığın için vs kaybettin beni. ama biliyorum ki aşağımızda ki bu bakkaldan uzaklara gitmeye daha fazla dayanamayacağım için geri geleceğim. şimdi biraz rahat bırak da tepkimi gösterme fırsatımı yaşayayım. bu sırada sen beni geri kazanmak için hiç uğraşma, kötü olur, döneceğim zaman uzar. sonra yine geri gelip seni kazanmaya çalışacağım nasıl olsa. ama bunu sen yapıyormuşsun gibi şişmiş egomu tatmin edeceğim. öperim seyfettin amca. unutma! yine geri gelecek olan sadık müşterin.
facebook'ta, twitter'da, orada burada yazılabilen klasik keko sözlerinden biridir. en bilinen örneği için (bkz: ben seçilmem seçerim)
he canım. he gülom. he kezbanım...
ayrıca; en son örneğini ilk okul ikinci sınıfta gördüğüm feci bir mantık hatasına sahiptir ki, muhtemelen bu sözü benimseyenlerin zeka seviyeleri bunu anlamaya yetmemiştir. *
her tercih bir kaybediştir, ben seçilmem seçerim gibi söylemlerin kadınların kendi arasındaki bu ezber paylaşma merakından ve kendilerini pazarlamaktaki becerilerini bir şekilde gösterme isteriklerine dalalet eden diğer bir söylemdir.
kendini kaybedilmek olarak gören kadınlar ömrünün her defalık ilişkilerinde bunu yaşarlar. kaybedilmek gibi bir şeyin aslında kendisinin kaybolmasına işaret eder. çünkü her kadın kaybedilecek veya kazanılacak bir ödülden ziyade kazanılanında sahip olmakla kaybedilediği bir değer ve değersizliği barındırır. kendisine sahip olunan bir kadın da böylece sahip olunduğunda bile bunu kompleksiyle yaşar aşkını. kazanılmış olarak kendini göstermek istese de kazanılarak kaybedildiğini düşünür. hata eder... çünkü ortada ne kaybeden vardır, ne de bir kazanan.
söyleyenin de ağzına oturması gerekir bu sözün. eğer ulaşılması, elde edilmesi zor olan biri diyorsa bunu sonuna kadar haklıdır lakin 7-8 koca eskiten bir kadın söylüyorsa kimsenin zkinde olmaz.
atilla taş'ın david copperfield ile ilgili beyani.
malum David türkiye gösterisinde atilla taş'ı ortadan kaybetmiş idi. akabinde atilla taş, ilizyonu ayrıntılarına kadar anlatığı için tepki çekmişti. hatta David'in atilla'dan için "hakkımı helal etmiyor" dediği bile söylendi.
- atilla bey David size böyle demiş ondan özür dileyecek misini?
+beni kaybetmeyi başaranı kazanmak için uğraşmam.