belkide beni bu kadar çok sevme derken karşısındakini düşünüyordur... birgün ayrılırsak dayanamazsın ayrılığa ya da bırakıp gidersem kaldıramazsın bu acıyı bu yükü.. *
içinde derin sırlar besleyen sevgilidir. gün geldiğinde size her şeyi anlatacaktır. ve siz beyninizde puzzle birleştirip he la demek ki bana burda bunun için böyle davranmış diyeceğiniz sevgilidir. öyle demelerine aldırılmamalı koruyup kollamalıdır. muhtemelen hayattan tekme yemiştir. ona ellerini ver delikanlı.
ne kadar çok seveyim ulan?
ben sevdim mi adam gibi severim.
sen yokken ben vita kutularında çiçek yetiştirdim.
yere bir kilim alıp serdim ulan.
şeklinde ibrahim sadri vari bir cevap verebilirsiniz kendisine.
altına imza atacağım sözdür. şöyle ki, ben her daim sevgililerimi onların beni sevdiğinden daha çok sevdim. o yüzden istemem beni aşamayacağım kadar çok sevmelerini.
kesin "istasyon"dur.
istasyon? ya verici (baz istasyonu gibi), ya gidici (tren istasyonu filan gibi).
ama durmaz, 3 vakte gider, iyisi mi eve bırakır bırakmaz; tek başına kemanvcı filan gibi bir yere gidip avlanmaktır!
haaa, tabi bu avlanma nasıl olacak? özgüven, maddi durum, yakışıklılık, dil(hem konuşma hem öpüşme hem sevişme için faydalıdır)
not: öpüşürken meyve suyu içer gibi ya da ayva yer gibi tükürükleri akıtarak değil, üst dudak çizgisini hafif ısırarak ve hafif nemli öpüşürseniz sevişmedeki richter de doyurucu olur.
