Yeni nesil filmler var ya; çat pat bir şeyler patlar dakika başında. Her 10 saniyede mi ne, mutlaka sahne değişmesi gerekir. Filmde diyalogların bile başı sonu belli değildir. Sondan başlar başa döner (flashback). Olayları sonundan başlayıp başını anlatan yönetmen bir dâhi ise bir şeye benzeyebilir de ne yazık ki ortada fazla dâhi de yoktur (Örneğin ben tercihimi yazı yazmaktan yana kullandım ne yazık ki). Eğer direktörün adı Alejandro Gonzalez inarritu (Amores Perros) değilse sondan başa giden film koca bir anlamsızlık haline gelir. Ortalık ne yazık ki; patlamalı çatlamalı film çekmeye ancak yeteneği olan bir direktörün bir de üstüne üstlük sondan başa giden sanat filmi çekmeye çalışması örnekleriyle doludur.
Ben artık böyle şeyleri seyredemiyorum. Eskiden Bugs Buny macerası seyrediyor niyetine bakabilirdim böyle şeylere ama artık bir dakika bile tahammülüm yok.
Ben, başı sonu belli olan, anlamlı bir ritm ile giden, insana 'şimdi başta mıyız, sonda mıyız' diye sordurmayan, flashback de yapacaksa seyirciyi anlamlı bir şekilde uyaran ve dakika başı insan ölmesi mecburiyetini hissetmeyen filmleri seyrediyorum ve bunlardan hoşlanıyorum.
Örneğin; 'Başkalarının Hayatı' adlı filmi büyülenerek izledim. Bir zamanlar sıkı bir Marksist olduğumdan mıdır nedir, bu film beni derinden etkiledi. Bence tam anlamıyla klasik bir filmdi. Komünizm döneminde Doğu Almanya’da rejim düşmanı olarak nitelendirilen insanları izlemekle görevli bir insanın yaşamı işlenmiş filmde. Gayet sakin gidiyor film. Fantastik müzikler yok, olan klasik parça ise Gabriel Yared tarafından film için bestelenmiş bir klasik parça. Adı da 'Sonata for A Good Man'. Parça çok melankolik, duygu yüklü ve filmin finalinde aynı adlı kitapla insanın suratına yumruk iniyor adeta. Film bitince tüm tarihin ve mücadelelerin, kaybedilen hayallerin yükünü hissediyorsunuz. Film dediğiniz işte böyle olur kardeşim.
Bir de önceki akşam bende aynı klasik konser dinliyormuş hissi uyandıran bir başka film izledim. Onu da tavsiye edeceğim ama bir şey anlatmayacağım. Çünkü filmin keyfini kaçırtacak bir ipucu vermek istemiyorum. Notes On A Scandal. Bugünlük maruzatım bu kadar. Saygılar sunarım.