c: öyle cool story denecek bir hikayesi yok. eski nickim tantuni ve limon'du. bu nicki kullanırken "öff gece gece acıktırdın ya" tepkileri aldığım için nickimi öncekini de andıracak şekilde değiştirdim.
s: nasıl liboş oldun taco.
c: siyaset konusunda kafamın çalışmaya başladığı 18-19 yaşlarından itibaren oldum olası özgürlükçü düşünceye sempati duyan biriyim. ilk zamanlarda kendimi sosyal liberal olarak tanımlıyordum, sonra daha makul bir sıfat olduğu için kendime sosyal demokrat demeye başladım. 3-4 yıl önce toplumcu düşünceden kopuş yaşamaya başladım ve gittikçe bireyselci olmaya başladım. en sonunda bireyselciliği tam olarak benimsedim. uzun bir süredir kendimi dümdüz liberal olarak tanımlıyorum. aşama aşama liberalleştim diyebilirim.
s: hangi partilisin?
c: deva partiliyim.
s: gerçekten limon mu satıyorsun?
c: hayır. * ama yedi göbek akdenizli bir insan olarak eski kuşak atalarım birçok meyve gibi limonun da üreticiliğini ve ticaretini yaptı. limoncu soyundan geliyorum desem güzel bir kelime esprisi yapmış olurum.
s: dayı prostat oldun mu, zorlukları nelerdir?
c: olmadım çok şükür. allah korusun. zorluklarını bilmem.
s: deva'yı destekleyecek kadar ne yaşadın?
c: geçmişte chp'yi "mevcut seçenekler arasında en iyisi" diyerek gönülsüzce desteklemiş biri olarak hep yeni bir anlayışın, yeni bir sesin ihtiyacını duyuyordum. yukarıda belirttiğim görüş değişikliğini yaşadığım süreç esnasında da yeni kurulan, hızlı teşkilatlanan ve ciddi ses getiren deva partisi'nin benim aradığım parti olduğuna inandım. o zaman bu zamandır deva partisi'ni günahıyla sevabıyla severim, desteklerim.
p e t e: eski nickim tantuni ve limon'du. nickimi değiştirmek istedim ama sözlük beni tantuni ve limon nickimle tanıdığı için bu nicki hatırlatacak bir nick seçme gereği duydum. tacettin konusunda sihirli annem'deki tacettin'den de biraz esinlenmişimdir.
eternal darkness: kapitalizm başlı başına leş bir sistem değil, fakat uygulamalar leş hâle getirebilir. bunun için de çeşitli çözümler vardır, yani kapitalizmin olumsuz tarafları giderilebilir. rekabet ekonomiyi canlı tutar. bu yüzden piyasa şartlarında yaşamak zorundayız. kapitalizm tamamen ortadan kalkarsa tüm mal ve hizmetlerin kalitesi düşer. liberalizm konusuna gelince, aslında liberalizm insan eşitliğine en çok önem veren ideolojidir. liberalizm bireyciliği savunur, yani her birey önemlidir. insan eşitliğinin olmazsa olmazı ise fırsat eşitliğidir. bireyler ekonomik faaliyetlerde bulunurken özgür olmalılardır ve her birey kendi eylemlerinin sonuçlarını kabul etmelidir. bence bu adil.
gazimagosa turkmeni: hayatın anlamı, mutlu olmak ve baki kalan bu kubbede hoş bir seda bırakmaktır.
evlilik aşkı öldürür mü bilmiyorum, hiç evlenmedim.
sanat için soyunmam.
dolce far niente: babacan'a güvenmemin sebebi referansıdır. geçmişte yapabildiğini ve bu yüzden gelecekte de yapabileceğini düşünüyorum. borçlanmak kötü bir şey değildir, hatta gereklidir. asıl mesele alınan borcun nasıl kullanılacağı. evet alınan bu borçla yatırım yapılabilirken her yere beton ekildi. ama bunun sorumlusu babacan değil, çünkü babacan ekonomi bakanıydı.
bu arada iktisat formasyonum var, iktisat lisans mezunuyum.
radikal kemalist teorisyen: öncelikle hakkımdaki fikirlerin için teşekkür ederim. ben çizgimi bozmadım. özgürlükçü, ilerici, batıcı, piyasacı duruşum birkaç yıl öncesine göre çok da farklı değil. bence insanların idealleri kolay kolay değişmez ama ideallerinin nasıl gerçekleşeceğine dair fikirleri değişebilir. yaşadığım değişim bundan ibarettir. benim görüşlerimi idealize eden düşüncenin sosyal demokrasiden ziyade sosyal liberalizm olduğunu maalesef biraz geç fark ettim.