eski türk kültüründe kadının yerini, kadına bakış açısını anlatan en güzel örnek...
"eski" diyorum çünkü nereden nereye geldik?
kadınına han'ım diyen bir millet, kadına köle olarak bakan, değer vermeyen, kadını katleden bir millete dönüştü.
neden acaba?
neyin etkisiyle???
sen öz kültürünü bırak, "kadın insan mıdır" diye panel düzenleyen insanlıktan nasibini almamışların kültürünü benimse.
olacak iş mi?
bizim hanımızın hanı, savaşları sona erdiren antlaşmaları imzalar, han'ın tam yanında, onunla eşit konumda dururdu.
şimdi bizim ülkemizde kadını yok sayan, kadına söz hakkı tanımayan tarikatçı şebekler var.
bu tarikatçı şebekler kadını yok sayıp, kadınları insan yerine koyan, kadınlara pozitif ayrımcılık bir yana, sadece ve sadece yaşam hakkı ve eşitlik sunan istanbul sözleşmesini reddediyorlar.
en ağırıma giden de ne biliyor musunuz?
tarikatçı şebeklerin kadını yok sayan dayatmalarına boyun eğip bunları benimseyen milyonlarca kadın olması.
her zaman derim; "kadın kadının kurdudur" diye.
kendilerini tarikatçı şebeklere teslim edip, kadın haklarından vazgeçen kadınlar yüzünden, haklarını arayan, insanca yaşamak isteyen kadınlar şiddet görüyor, zulme maruz kalıyor, öldürülüyor, katlediliyor...
neden?
kadın kadına neden bunu yapar?
neden kadınlar kendi hakları konusunda birleşmezler???