-ben seni senin beni sevdiğin kadar sevmiyorum.
+nasıl yani sen beni benim seni sana sende...
-ben seni senin beni sevdiğin kadar sevmiyorum, diyorum yani ben senin sevgini haketmiyorum.
+heh ağzını öpeyim. ben de onu şeetçektim. seni terk ediyorum.
-terk beni etmek...
karsı tarafın kendine ilişkinin geleceğinde tanınmasını isteyeceği kredinin baslangıc cümlesidir. çünkü kişi bu sekilde bak ben senin kadar sevmiyorum seni, beni seven sensin, o halde benim seni sevmeme cabalayacaksın, atacagım saçma sapan tripleri çekeceksin, eğer ki keyfim yeterse ben de seni sevdiğimi söyleyeceğim diyordur aslında.
nihayetinde günümüzde ilişkiler meydan muharebesi olarak görülmekte. insanlar sevdiğine acı çektirmekten zevk almakta ve bundan ayrı bir ego yapmaktadır kendisine. bakalım bugun mesaj atmayayım napacak,bakalım söyle trip atayım tepkisi ne olacak soruları kurcalamakta insanların kafasını. herkes stratejisini olusturmus ve ona göre hareket ediyor.
sevgililer arasında bazen bu tip aptalca diyaloglar geçer. iki taraftan birisinin "seni seviyorum" demesiyle başlar, diğeri "hayır, ben daha çok seviyorum", "esas ben daha çok seviyorum" falan işte böyle gider. itiraf ediyorum benim de fazla inanmamakla birlikte bu tür diyaloglara girmişliğim vardır. çok saçmadır. çünkü sevgi sabit bir doğru gibi seyretmez, değişkenlikler gösterir. sevgilim varken, hiç sevmediğimi duyumsadığım anlar da olmuştur, çok âşık bir halde onu görmeden edemeyeceğimi hissettiğim anlarda. kimse ne kendini ne de birbirini kandırsın.
ancak şu var ki genelde sevgililer arasında -sevdiğinden fazla sevildiğini zannedenler- in hüsrâna uğrama, terkedilme, acı çekme olasılığı daha büyüktür. ego insanı körleştirip sevgilinin sevgisini sonsuz zannetme yanılsamasına neden olup, onu hızla tüketme eğilimindedir maalesef. ve bu kendine güven sebebiyle, karşısındaki kişinin sevgisinin bittiğini farkedemez. terkedildiği anda affedersiniz göt gibi kalır.