17 yaşında hayatının sadece baharında, yanlış zamanda yanlış yerde olmak, evine gitmek için belediye otobüsüne binmek dışında tek bir günahı olmayan Serap'ın 29 gün dayanılmaz acılar içinde sürdürdüğü yaşam savaşını kaybedişini duyuran gazetenin sürmanşeti.
hıncal uluç'un sabah gazetesindeki yazısına başlık olmuş gazete manşetidir. yürek dağlıyor, fena vurdu.. çok fena.. ben neden öldüm anne, bir piç uğruna kardeşim, bir piç uğruna..
--spoiler--
alçaklar.. dağda savaşan pkk'cı sizin yanınızda "insan" kalır.. onlar ölümü göze almış, dağa çıkmış, kendinden kat kat güçlü bir orduya karşı savaşıyorlar.. siz, istanbul'da ne sizinle, ne başkalarıyla hiçbir sorunu olmayan sivil insanların bindiği bir belediye otobüsüne saldırıyorsunuz.. erkekçe değil, kahpece.. yüzleriniz bağlı, ellerinizde molotof kokteylleri
--spoiler--
Acılım olayından sonra, onca şehidin, daha dogrusu terör saldırıları yüzünden ölen onca insanın, muhtemelen annelerinin rüyalarına girerek soracakları sorudur. Annede ona hiteben
---boşuna öldün yavrum!!! senin ölümüne savunduğun bayrağını, bölücü eline almış yakmaya ugrasıyor ortalık yerde.
---boşuna öldün yavrum!!! sen vatan toprağına ihanet edeni vatandan kovmaye kalkarken öldün, ama şimdi o hainler davul zurnayla karşılanıyor vatan toprağında.
---boşuna öldün yavrum!!!dilini, dinini, birliğini korumak için öldün sen ama şimdi ne dil kaldı ne birlik.elimizde bir dinimiz var onuda Zekeriya Beyaz la Yaşar Hocaye emanet ettik.