nah derim bu sefer en azından bu sefer. ben sizin için yazıyorum beğenilmek için yazıyorum, kendi dünyanızda yazdığım şeylerden neler çıkarıp anlarsanız anlayın farklı şeyler düşünsek, aynı ifadelerin söyleyişlerin hafızalarımızda farklı hatıralara atıfta bulunsa ve gözümüze başka slayt gösteriler sunsa da, ne olursa olsun ben sizin için yazıyorum. belki ben başka birşey diyorum ama sen kafanda süsleyip beğeniyorsun ya da ben sövüyorum tatlı tatlı sana doğru ama sen bunu nereye yazdığımı anlamadan bunuda seviyorsun ama olsun biz sonuçta yetersiz algılarımızla donatılmış bir ırka mensup sanal bir gerçeklikte sadece 2lik sayma sisteminin ekranımızda yansıması kadar birbirmize aşinayız öyle değil mi. fikirler, imgeler, tespitler her birini sen ne dediğimi hiçbir zaman anlamasan da anlayamıcak olsanda tam olarak, her seferinde kendim için değil bilmediğim bir yerde, birmediğim bir evin, bilmediğim bir odasında belki yanlız bir şekilde zaman geçirmek için internette gezinirken karşılaştığın yazımı okumanla senin dünyana giriş yapmama izin vererek sana senin için yazdığım o yazıyı beğendirme fırsatını vereceksin. bu sefer evet evet bu sefer diğerlerinden farklı olmalı önceden beğenilme kaygım olmadan yazdığım entrylerden farklı bu yazı. kendim için değil sadece senin için şu an bu yazıyı okuduğun ekranda belki de yansıması arada görünen ve bunu okuduktan sonra bunu bir an için duraksayıp ya benim için miymiş gerçekten diye ekranda kendi yansımasını arayan senin için yazıyorum. hiçbirşeyi bir başkasına beğenilme arzusuna baskın bir şekilde yenik düşmeden yapan ben bu sefer bu yazıyı sırf sen beğen diye yazıyorum.
(bkz: ben bu yazıyı kendime yazdım)
ben bir mektup yazdım sevdama onun sevdası başkansına.ben yazarken üzülüyorum umrarım o üzülmez okurken. bir küçük okyanus gibi biraz işte büyük okyanusun biraz büyüğü işte , yanlızça o kadar gözlerimde . baktığım zaman sonunu göremiyorum. belki de zaten istemiyorum sonunu.. zaten sonu yok okyanusların girip içine yüzeceksin öyle sert kulaçlar falan değil sakin ilerleyecsin...zaten amaç içinde kaybolmak değil mi.. derinlere dalacaksın onca yılın biriktirdiği şeyleri görmek için ...bak bu titanik diyeceksin mesela aaa burda en eski antik yunan aşk hikayesi.. bak burda ne varmiş deyip durmadan dalmak içine .. belki kendime ait birşey bulurum sonu olmayan sular içinde ...