yine bir sezercik filmiyle karşıkarşıyayızdır.sezercik köylü kadın olan annesini modernize olmuş ağ çucuğu babasına pazarlamak için annesine dersler aldırırken annenin türkçeyi doğru prononse etme çabasıdır.
filmin ismini anımsayamadım ama repliği hayata geçiren ya perihan savaş idi ya da fatma girik.
köyde yaşayan ve yapı itibariyle kaba saba bir hanım olan, şehirli bir adam aşık olup umduğunu bulamayıp, intikamını şehirli ve güzel bir kadın haline dönüşüp almayı planlayan bir kadının, zerafet dersleri esnasında sarfettiği cümledir.
"analar ölmez" adlı filmde, perihan savaş'ın serdar gökhan'ın gözüne tekrar girme çabasının doruğa çıktığı replik. sürekli söyleyince kendine güven aşılamaktadır.
hem perihan savaş hem de oya aydogan ın farklı zamanlarda aynı senaryoya sahip filmlerde canlandırdıkları; şehirli ve modern olmaya çalışan köylü kadının, zerafet hocasının istegi üzerine sürekli tekrarladıgı replik. ****
Perihan Savaş'ın canlandırdığı, köylü bir kadının modern yaşama ve şehir hayatına uyum sağlama çabası içinde oluşan komik ve tuhaf repliklerden biri.Türkiye'nin kanayan yaralarından biridir bence.Çünkü arasında uçurumlar kadar fark olan iki kesimi bir arada taşıyor.
sezercikin köylü annesi ve züppe babasını tekrar bir araya getirmek için, gay gibi bir öğretmen yardımıyla annesine, diksiyon, cat walk, piyano, yemek adabı gibi konularda eğitim vermektedir.
ilk ders; cat walk yürüyüşüyle ''ben dünyanın en güzel kadınıyım'' demesidir. ***
ama köylü annemiz * yürüyüşünü hatasız yaparken, kullanması gereken cümleyi ''ben dönyanın en gözel garısıyam'' şeklinde söylemektedir.
bu hatadan dolayı, gay öğretmen sinirlenip; ''olmeeyor! yapamıyorsunuz matmazel!'' diye köylü annemize çıkışmaktadır.
köylü annemiz bu sözlere çok içerlenip göz yaşlarını akıtıp, ''yapamirem! ben moderen bir garı olamirem!!'' * diyip vazgeçerken, hemen hayırlı evlat sezercik yaklaşıp, ''yapabilirsin anne! sen bunu başarabilirsin!'' şeklinde gaz vererek tekrar annesini eğitime geri döndürmüştür.
hayır ya perihan savaşın bizim küçük emrahın annesini oynadığı bir filmin unutulmaz repliğidir. Perihan savş köylü kadın şeklinden çıkıp deyim yerindeyse salon kadını çizgisine geçerken yaşadığı revolation esnasında kendi ekseni etrafında dönerken söylemiştir. Çocukluğunu televizyon karşınıda geçirmiş bir insan olarak 3 kere izlediğim bu filmin bilinçaltıma mesajlar göndermiş olduğunu farkederek yüksek egomu bu filme bağlamaktayım. Yanlış hatırlamıyorsam filmin adı 'analar ölmez'
idi.
ilk okulda hayranı olduğum, herkesin en sevdiği matematik öğretmenimin sıkça kullandığı cümle.
tabi klasik derste değil, okul sonrası kursunda. kırıtık hareketler de eklerdi. güldürmek en sevdiği şeydi.
en son adına grup açmış öğrencileri. o da bulunmuyor ne oldu acaba.