hüseyin rahmi gürpınar'ın 1924'te yazdığı ve kendisi aleyhinde dava açılmasına sebep veren eseri.
şamdan ve kalender nuri adında yarım akıllı iki arkadaşın başından geçen olaylar ve bu olayların neticesinde tuhaf bir cinayetle sonuçlanan ilginç bir roman olmuş. romanın en dikkat çekici kısımları ise roman kahramanlarının ağzından anlatılan felsefik fikirler. hüseyin rahmi bey'in aile yapısından ahlaki kurallara kadar bir çok olguyu sorgulayışı, bir çok eserinde olduğu gibi bu eserinde de yarattığı kahramanlar sayesinde vücut bulmuş.
felsefe ile harmanlanmış bu romanın fikir temeli çok sağlam; fakat olay örgüsü yer yer açıklar vermekte. ayrıca kitabın başında hüseyin rahmi bey'in mahkeme savunmalarını ve o dönem gazetelerinde bu romanın yansımalarını görebileceğiniz bir bölüm bulunmakta.
Hüseyin Rahmi Gürpınar romanı.
Son 60-70 sayfası hariç sürükleyici bir hikaye değil. Ama birçok absürd olay ile güldüren, düşündüren, çoğu sayfada "delinin" veya "yarın delilerin" ağzından da olsa mantıklı serzenişler işittiğimiz ilginç bir eser.
-mehmet, dusunuyorum da..
-ne dusunuyosun kocum?
-ben delimiyim?
-valla orasini bilemem, ama mi ayri yazilcak..
-ya bi git ben ne diyorum, bu ne diyo ya.
edit: baslik degismis.*