unutmanın, faşizmin titrek sloganlarını duvarlara işeyerek işlediği bir vatanadönüştürülmüşçöplük;
kirişlerinde, örümcek ağlarına takılmış "merhaba" ların içi boşalmış, kof cesetlerinin sallandığı bir çukuryaşambarınağı;
dilin altındaki yalanın, dilin üstündeki doğruya sürekli sufle verdiği bir sahnetabut;
evrimini tamamlayamayan yılanların sürünmekten başka çarelerinin kalmadığı bir kayganzemincumhuriyeti;
her şeyin son sür'at kirlendiği, kirin lekeye dönüşüp tene yapıştığı bir cüzzamlılaradası;
kapıların aldatmaya usulca açılıp, özen'e hızla kapatıldığı (çarpıldığı) bir dönmedolap;
yalnızlığın sıkıştırılıp, sürüklenip, parçalanıp tecavüz edildiği bir arkasokak;
nedensiz cinayetlerin,özensiz intiharlara neden olduğu bir ipinaltınageriliçürükağ;
büyüsünü kaybetmiş (düşürmüş/çaldırmış/harcamış/unutmuş) dokunuşların büyüsüz biçimiyle tokada dönüştüğü bir elimsendeköşesi;
kelimesiz cümlelerin, anlık kahramanlıkları yüceltirken, anlamı ıskaladıkları bir çalıntıkitaplarkitaplığı;
konuşmanın bir kare sonrasını tasarlarken bir kare öncesini hatırlayamayan sidik kokulu bunakların ölümevi;
kavramların sıvası döküldükçe ortaya çıkan özü kavramanın "bir şeyi soyup içindekini yemek"le karıştırıldığı bir embesillertapınağı;
iç'in dış'la küs olduğu; dış'ın iç'ten uzaklaştıkça alıcı bulduğu bir akşamüstüpazarı;
homo'dan homosapiens'e uzanan köprüyü inşaa edebilecek IQ'ya uzak organizmaların kaba'yı mayaladıkları uygunortam
mı?!
not: yazar burada "faşist" giyisisini tüm faşistlere giydirmiştir; faşizm, kendinden olmayana yaşam hakkı tanımamaktır; tarafımdan özenle kesilip biçilip dikilmiş bu giyisiyi tüm saplantılı kemalistler, tüm müslüman dinciler; tüm katil kürt milliyetçileri; tüm katil türk milliyetçileri aralarında dönüşümlü olarak giyebilirler; çünkü yok birbirinizden farkınız; ne isim ne de cisim olarak!