bugün

Seni dilimden düşüremedim ya bana da yazıklar olsun.
Daha da birşey demicem sana. Kapandı yıllanmış yara çoğu gitti azı kaldı bil istedim.
Sen yoksun çünkü kimse sen olucak kadar önemli değil benim için ha artık umrumda mı hayır değil.
Çapkınlığın da bir sınırı bir edebi var yahu.
seninle olmanın en kötü yanı ne biliyor musun?
''seni seviyorum'' sözcüğü dilimin ucunu ısırırken her konuşmamızda boş yere saatlerce havadan sudan söz etmek.
Beni neden beğenmedin. Çok kırıldım.
sen dün gece onu koynuna aldığında bir şeyler olsun istedim, kıyamet kopsun istedim.

ama kopmadı.
özledim yine seni.
bu kadar yazıklar olacağını ben de tahmin etmemiştim açıkçası.
Sen beni aldatalı tam 2 ay 4 gün olmuş.
Aslında gündüzleri hiç aklıma getirmiyordum seni ama bugün en yakın arkadaşımla bir konuda iddialaştık. Ben de onunla olan eski whatsapp mesajlarımıza bakıp iddiayı kazanmayı hedefliyordum.
Sonra seninle ilk tanıştığımızda en yakın arkadaşıma "öhöm öhöm .... hanımefendi bu fotoğrafta gördüğünüz .... bey, pek saygıdeğer enişte adayınız" yazıp gönderdiğim fotoğrafın çıktı.
Ben bildiğin gibi değilim artık. Beni aldattığını gördüğüm günden sonra bir günümde aynı olan tek şey her sabah yine yeşil çayımı içip sporla günüme başlıyor oluşum.
Sonrası bildiğin gibi değil.
Eski türk dizilerini açıp izlerken hiç sevmem dediğim tatlıları abur cuburları kontrolsüzce yiyorum. iki ayda yediğim dondurmanın, çikolatanın, şerbetli tatlının, pastanın hepsini toplasan ömrümde o kadar yememişimdir. Kilo almamak için sabah rutinime ek olarak artık akşamları da müzik dinleyerek iki saat bacaklarım ağrıyana kadar yürüyorum. Sonra da tüm vücudum tükenene kadar aletli spor yapıyorum.
Bazen göğsüm daralıyor nefes alamıyorum. Öyle durumlarda online psikoloğumla görüşüyorum. Kontrolsüz yeme durumum için "bulumia olabilirsiniz zaman kaybetmeden yüzyüze bir psikologla görüşün" dedi. Yaptıklarını bir kişiye daha anlatmaya cesaret edemedim.
Gece mi? O kadar spora yorgunluğa rağmen yine hemen uyuyamıyorum. Senin için kurduğum hayaller aklıma geliyor içim çıka çıka ağlarken uyuyakalıyorum. Dişlerimi sıktığım için birkaç kez sabah uyanınca ağzımı açamadım. Sabahları gözlerim şiş uyanınca yüzüme soğuk suyu 10-15 kere çarpıp makyaj yapıyorum.
iş güç dışında günlerim böyle geçiyor. Sen bana 10 günde bir ulaşıp kendini savunan mesajlar gönderdikçe, kendini haklı çıkarmaya çalıştıkça da midem bulanıyor. Yazdıklarına inanacağıma o kadar iknasın ki basit iki kelime döndürüp duruyorsun. gerçekleri açıklama gibi bir derdin hala yok. kendimi nasıl bu kadar aptal yerine koymuş olabileceğimi sorguluyorum.
Bir filmde görmüştüm. Hissettiğin acıyı 1 ile 10 arasında bir rakamla ifade et diyorlardı. Ben de o filmdeki kız gibi 10'u hep en kötü günlerim için saklıyordum.
Bugün arkadaşıma gönderdiğim o masum fotoğrafına kalp kalp baktığım günleri hatırladım. Ve artık insanlara eskisi gibi güvenemeyeceğimin farkına vardım. işte sırf bu yüzden bile hissettiğim acı 10.
fellora bu yazısıyla kendini aşmış...

tek bir yerde sıkıntı var.. olayın duygusunu zikip atıyor...

-----------------
sana asla gerçekten zarar vermem. tüm yük bana kalıyor ama immmm şikayetçi değilim. dedim ya böyle şeyler nadiren olur zaten.
------------------

(immmmm) kısmı yazının bütün ruhaniyetini bozmuş...

edit: erkeksin işte lan.. manyak şey.
Sen aradaki insanlara dua et. O telefondan senin feriştahını siker sesini de keserdim.

Çapsız yalama seni.
kendisine yazılan yazıyı anlamayan yurdum insanına uyarıdır, ikazdır, aklını başına al demektir.
parmağını sallaya sallaya üstüme yürüyüp "sen kimsin?" cümlesini söylediğin günü her hatırladığında utancından yerin dibine girip girip çıkacaksın. benim o esnada yapacağım tek şey sakin sakin karşında oturup yüzünde oluşan gök kuşağını sırıtarak izlemek olacak. kendini bilmez ezik.
(bkz: ben gönlümü sana verdim)
(bkz: Ahmet kaya)
Kimim kimsem yok benim.
Az önce farkettim ki yaşasaydın 81 yaşında olacakmışsın. Yine hatırladığım gibi kibar ve yakışıklı ve kalacak mıydın acaba? Ve ben seni az önce çok çok çok özledim. Söyleyeceklerim bu kadar. Gidişinden 15 sene sonra seni çok sevdiğimi de söylemek içimi rahatlattı.
Ağzıma bir avuç dolusu kurşunu ciğnetmis kadınsın sen.
Sözünde durmadığın için kaçıyorum senden. Hiçbir şekilde artık seni görmek istemiyorum. Onun için benimle hiç konuşamayacaksın.
Yolun açık olsun, Tanrı sana güzel günler göstersin.
Ben senle olmak isterken sen sırtını döndün bana bitmesin istedim. Tam hayatımı düzene koyduğumda geri gelmek istedin. Yanlış zamanda gidip yanlış zamanda geldin. Kim bilir mazideki ellerin belki başka bir çağda hala ellerimde olur. Saçların saçlarıma karışır. Gözlerinden düşen bir damla ben olurum. Ama şimdi zamanı değil. Biliyorum bu çağda değil. Eyvallah.
senin yapacağın manipülasyonu sikeyim.
Hep böyle kal demiştim. Sessiz,sakin ve bir o kadar da aşkla. Fakat anladımki bendeki o sevgi o heycan hiç olmadığı kadar saf ve çocukçayken sende sadece bir oyuncak gibiyidi.Sıkılınca bir köseye bırakıp,yerini hep zihninde tuttuğun ama sadece diğer oyuncaklardan sıkılınca ya da yalnız kalınca yaklaştığın ve oynadığın. Sesin,o hala zihnimden ve tüm bedenimden silemediğim kokun her an beynimin her hücresinde canlanırken sen nedenini kendin bile söyleyemediğin bir kavuşma halindeydin. istenilen ben küçük hanımdım sana göre ama nedenini hala söyleyecek cesaretin yoktu.Hani o tüm yasaklara,günahlara rağmen çılgınca ve yine sakin yaşanılan anlara,bana olan özlemini ne yazıya ne de kalbine koyamadın. Özledim seni diyemedin be güzel adam.oysaki ben yine bir sonbahar gecesi hiç düşünmeden beynimde alevler söylemiştim sana.
Sözlerle kaçabilirsin ama sarılırken bu kadar iyi bir oyuncu olamazssın. Sıcaklığında,dokunuşlarında bu kaçamak hiç yoktu çünkü. Ya da ben gerçekten çocukla kapıldım ruhuna. Neydi bu kavuşma isteği. Sen bilmeliydin.aslında en güzeli hissetirmeliydin. Yeniden heycanlandırabilmeliydin beni her şeye rağmen.ben tüm kalbimle söylerim;yine de özledim ben seni güzel adam. Kavuşmak istemesem de bu kez…
Yazacak kimseyi bulamadım. Zaten burayı da okumazlar eminim..
Sadece Bir kere geçtik o yoldan seninle beraber. Ben defalarca geçtim hayalimde o günden sonra. Yine seninle.
güncel Önemli Başlıklar