ben bu yazıyı nefsime yazdım

    2.
  1. ey nefsim! hatırlarmısın , dedem dört sene önce birşey söylemişti ikimize de: " yavrum, şimdi konya'ya , mevlana diyarına okumaya gidiyorsun. orada ibadetlerini rahatça yapabileceksindir. orası maneviyat doludur, zorlanmayacaksındır. ama bu seni gaflete düşürmesin ve kendini bişey sanmana yol açmasın ,zira oradaki ibadet ve taatlerini izmirde de yapabiliyorsan buna lafım olmaz işte"
    ne kadar doğru söylemişsin dede. işte bir ay süren izmir tatilim bugün sona eriyor ve hem kendimden hem allah tan utanıyorum : neydi bu gaflet bendeki? diye. işte ey nefsim! sen busun. ve ben de sana uyduğum için buyum. ve bundan hiç de memnun değilim. sen fıtratına uygun hareket edip görevlerini yerine getirmekle mükellefsin ve bunu yine ve yine başardın. ya bizler! bizler niçin fıtratımıza uygun davranıp da sana yüz çevirip halık'ımıza yönelemiyoruz ki? sana uymuş olmam sakın seni umutlandırmasın, kalbimde daim ve kaim allah azze ve celle var. ve tüm dua, iltica, yalvarma, ibadet, taat, sevinç ve kederlerimin menbaı ve devası o'na ve o'ndandır. ruz-ı mahşerde senden şikayetçi olacağımı da unutma.
    2 ...
  2. 3.
  3. bir iş yaparken beni eleştirirsin özgüvenimi kırarsın bir işi yaparım kibirlendirmeye çalışırsın...
    birisini severim küçücük hatasından nefret ettirmeye çalışırsın.
    bir şeyi isterim hırs yaptırırsın.
    yahu benim senden çektiğim nedir ? tüm gafletlerimin içyüzü sensin tabi tüm hatayı sana atmamakta lazım, sana uyduğum için ben de hatalıyım. Bahane bulmayacağım seninle cihad edebilcek iradem varken sana uyuyorum.
    Allah c.c var senin dermanını da vermiş işte... iyilik Allahtan gelir kötülük nefsten.
    başkalarına hizmet etmek seni geriletiyormuş, ederiz.
    gururumun altında eğer ego yatıyorsa o gururdan bana bir hayır gelmez.
    2 ...
  4. 6.
  5. la nasıl da biliyon keyifli şeylerin zararlı olduğunu da vazgeçmiyon. olsun, bir hayat işte, ben ölünce sen de olucen amk. belki korkarsin.
    2 ...
  6. 1.
  7. ey gaflete dalıp bu hayatı tatlı görüp ve ahireti unutup dünyaya talip bedbaht nefsim! Bilir misin neye benzersin? deve kuşuna... Avcıyı görür; uçamıyor, başını kuma sokuyor. ta avcı görmesin. Koca gövdesi dışarıda; avcı görür. yanlız o gözünü kum içinde kapamış; görmez.

    ey nefsim! deme, ''zaman değişmiş, asır başkalaşmış;herkes dünyaya dalmış, hayata perestiş eder, derd-i maişetle(geçim derdiyle)sarhoştur.'' Çünkü ölüm değişmiyor; firak(ayrılık) bekaya kalbolup(dönüşüp) başkalaşmıyor. Acz-i beşeri(insanlığın aciziyeti), fakr-ı insani değişmiyor; ziyadeleşiyor. Beşer yolculuğu kesilmiyor sürat peyda ediyor.

    hem deme, ''ben herkes gibiyim '' Çünkü herkes sana kabir kapısına kadar arkadaşlık eder.'' Herkesle musibette beraber olmak demek olan teselli ise, kabrin öbür tarafında pek esassızdır.

    hem kendini başıboş zannetme. zira şu misafirhane-i dünyada nazar-ı hikmetle baksan; hiçbir şeyi gayesiz, nizamsız göremezsin." Nasıl sen nizamsız, gayesiz kalabilirsin?
    1 ...
  8. 4.
  9. 5.
  10. diz çök ey zorlu nefs önümde diz çök
    heybem hayat dolu deste ve yumak
    sen bütün dalların birleştiği kök
    biricik meselem sonsuza varmak.
    2 ...
  11. 7.
© 2025 uludağ sözlük