ben bu yazıyı kendime yazdım

bir haftadır ağır gribal enfeksiyon geçiriyorum. 2 battaniye, 1 yorgan ve üst üste 3 kat giyinip yatıyorum uyandığımda yine aynı. sigara da içmiyorum ama yok iyileşemiyorum. acaba buraya yazmamak mı beni hasta ediyor diye merak ediyorum. benim yazmam lazım, daha çok, daha fazla, daha hissedilir yazmam lazım. gibi şartlanmalar da var bilinç altımda. farkındayım. yazmadığım zaman sanki birinden vazgeçmiş, onu artık sevmiyor olmak gibi bir his var üstümde. neden bilmiyorum. belki biri ilgisi vardır kim bilir. dur bakalım bir şeyler yazdım iyileşecek miyim.

Çünkü buruk bir yıldı.
Son günleri 2016 yılının,2017 ye geçtiğimde bir çok hatıramı, anılarımı duygularımı arkamda bırakmış olucam.
O da arkamda kalacak, zaten çoktan arkamda kalmıştı ama o bana 2016 da gelmişti bu yıl bitince sanki benden 1 yıl uzaklaşmış gibi olacak. içim alışıyor artık sakinim, o saçma sapan boşluk dolmuş çoktan hemde ben fark etmeden. üzülmüyorum tabii ki. Bu sitemim sadece bir sene daha yaşlanacağım için.

Yazmak beni kendime getiriyor. Çok isterdim bi köşe yazarı olmak veya gazeteci, severim eğlenceli uğraşları. Hiçbir şey için geç değil ama farklı bi yorgunluk var üstümde zapt edemediğim, sürekli daha da aşağılara inen yorgunluk. Ama geçer biliyorum.
Çok kafamı açtım yine, ne gerekse..

her akşam hayatın hakkında müthiş kararlar alıyorsun ve sabah yataktan çıkmıyorsun. en güzelini de yapıyorsun. ileri yıllarda rahat etmek adına gençliğini harcamak aptalca olur. kendine yetecek kadar para kazanıp, küçük şeylerle mutlu olmaya çalış.

insanları yaptıkları hatalarından dolayı pişman etme gibi bi özelliğim var. bi yandan sevinsem de bi yandan bu duruma üzülüyorum. ne yapayım ben böyleyim, ben de bu böyle. ha ne oluyor sonra zaman geçiyor, insanlar kırılıyor inciniyor hiç bir şey değişmiyor. ne onlar bu hatalarından ders alıyor, ne de sen bu davranışından vazgeçiyorsun.

Ulan cemil sonses!! Kral adamsin ama zirvede cektigin yalnizligin tarifi yok.
(bkz: Aci maci yok ki)

bu ne be kardeşim biraz gül diyorlar,nasıl gidiyor diyorlar,yine batmış gemiyi yüzdürmeye çalışıyorsun diyorlar...
e hani senin sözün dudakları yukarı bük ne oldu diyorlar...
onun gülüşü ancak tebessüm olur gülmez o diyorlar,
yürüyen ceset diyorlar
ölü gibisin diyorlar
desinler.
benim baktığım gözle insanlara bakabilselerdi,arayışta olduğum insanların farkına varabilselerdi utanırlardı,sevdiğim insanlara yüklediğim değerin farkına varsalardı onlar için yapacaklarımın farkına varsalar,karşılık veremiyoruz diye ağlarlardı.
desinler kitap boşver.
benim aradığım insanı hala bulamadığımı bilmiyorlar.
hissettiğim duyguları hissetseler ağırlığından altında yok olurlar...
ciddiliğimden birazını alsalar kaşları isyan eder.
desinler boşver.
umarım 2017 kitap gibi bir hayat nasip eder

Herkes değişir, kimse aynı kalmaz bunu aklına kazı bu birincisi. ikincisi; bu dünya çıkar dünyası sakın iyi olayım deme çıkarlarını düşün herhangi bir yararı yoksa bulaşma hiç bir işe. Seni düşünmeyen biri için pişman olma hayatına bak daha güzel bir hayat yaşayabilirsin, etti üç. Dördüncüsü kimsenin başaramadığı madde ise; kimseye muhtaç değilsin tek başına da yaşayabilirsin hayatını bir odada dahi geçirsen o hayat geçip gidecek unutma kimsenin sığıntısı olma.

Ben bu yazıyı kendime yazdım. Bu yazıyı kendime yazdım ama asla hayata geçiremedim ve başaracağımı sanmıyorum. Herkes birine muhtaç bu hayatta; kimi annesine, kimi bir arkadaşına, kimi bir sevgiliye...

Sen bir gerizekalısın, beş para etmez biri için bugünü, bu yılın son gününü berbat geçirdin, kalp kırdın. Hiçbir zaman akıllanmayacaksın ve muhtemelen uzun yaşamayacaksın.

Yorulmadın mı bazı şeylerden ? Niye olmuyor hiçbir şey ? Önüne engel çıkıyor, düşüyorsun , kalkıyorsun, her koşulda devam etmeye çalışıyorsun. Bunlar seni güçlendiriyor ama bir yerinde derin izler bırakıyor. Her defasında pes etmeden kalktığında daha iyiyi Ümit ediyorsun. Gel gelelim karşına ümidini kıracak, aşılamayacak yeni engeller çıkıyor. Ama sen bu işin içinden çıkamıyorsun. Nasıl olacak bu işler ?

Çok tatlısın.

Uyuma. Kalk iş yap.

Kalk da bi zahmet ders çalış. Sendeki bu sorumsuzluk beni öldürecek. Hiç mı akillanmazsın sen. Ayrıca şimdi üzülüyorsun ama verdiğin kararın arkasında dur ki daha fazla üzülme. Bi de canın sıkılınca sözlüğe girip saçma sapan entry girme.

Neden yaziyosun amk kizi ya. Yazma iste hayir gelmiyo ondan siktir et onune bak. Duvari sevsen daha iyi. Git duvara mesaj at op falan.

Sakin ol, sabırlı ol. Sakin ol, çok düşünme. Ayakta kalman gerek, sakin ol.

sinirlerine hakim olmuyorsun çok fazla sinir yapıyorsun biraz rahat olmalısın kabullenmek ruhunda yok biliyorum fakat bu kadar keskin olmak iyi değil. Hata yap ama hatalardan ders çıkar.

bazı konulardaki genişliğini diğer bazı konulara da taşısan ne güzel olur kendim.

bi sey dicem. bak nolursun artik en ufak konulari takma kafana, bu kadar takintili sorunlu olma. olmayan seyleri kendi kafanda kurup kurup buyutup daha cevabini bilmedigin seylere inandirma kendini. bu gidisle hasta olucaksin, kafayi yiceksin yoksa. sizofren miyim acaba?

Git ibadet et üşenme AMK salağı. Geçmişini düşünüp durma siktir git ders çalış. Bırak kötü alışkanlıklarını. Şair De olma.

asla öteki olma, asla ötekileştirilme, asla olmak istemediğin gibi olma.
hep kalbinin istediğini yap, hep rahat ol, hep şu zamana kadar olduğun gibi ol.
kalbin ile aklın arasında kalabilirsin, şu ana kadar yaptığın gibi kalbini dinle. belki de aklının istediği şeyi yapmaya bir daha şansın olmayacak ama yarın yaşayacağını da bilmiyorsun. iç, sev, acı çek. yaşa.

ölüm gibi bir şey oldu ama kimse ölmedi.

Birde bize şizofren diyorlar sayın kendim.*

Sınav icin, gözüne uyku sokmayan derin düşüncelerin icin kendini bu kadar heba etmemelisin. Sabah 5 buçuk ve hala hiç uyumadın, uyumayacaksın da. Sabah 2 tane sınavın ve her zaman derin düşüncelerin var. yalnızsın bu hayatta ama dik olmalısın, eğrilmemelisin hiçbir seye. Bi dahaki uyuma fırsatın yaklaşık 14 saat sonra olsa da dimdik durmalısın. Seni düşünceler de boğmamalı, olaylar da. Bu hayatta boğulmayacak kadar büyüksün, buna inanıyorum. Gece yine en karanlık saatlerinde ve güneşin doğmasına az kaldı, umutlara az kaldı belki de. Güneş doğunca yine her sabahki gibi her şey bir nebze daha iyi olacak. Uzun süredir uyumamaktan sebep artık vücudun sana ağır gelecek, kalbin de öyle, kalp kırıklıkların da öyle. Ama sen bunlara yenilmeyecek kadar büyüksün ve bizatihi güneş de yanında olacak. Güneşin olduğu her yerde sen de olmalısın, aydınlık bir dünyada olmalısın. Karanlıklar, karamsarlıklar sana göre değil. Belki güneş olamayabilirsin, belki hiç aydınlatamayacaksın çevreni, dunyayı. Ama en azından her zaman güneşin olduğu yerde, aydınlıkların olduğu yerde belirmelisin. Lakin aydınlıkta olmanın da kimseye faydası olmayabilir, ama en azından güneşin altında kendini mutlu edeceksin. Ancak yağmurlar da yağacak, altında sırılsıklam ıslandığın yağmurlar.. ıslanırken güneşi göremeyip huzursuzluğa kapılma! Sadece kendini karanlıkların kirinden arınmış hissedeceksin, hissetmelisin. Belki ümitsizliğe düştüğün anlar oluyor, belki yalnız olduğunu düşünüyosun zaman zaman. Ama merak etme, bugünler de geçecek elbet. Tertemiz yağmur sularının altında ıslanıp temizlendikten sonra her yer yeşerecek ve baharı göreceksin.. belki sen de yıllarca yaşadığın bu tohumdan filizleneceksin sonunda.. her sabah güneşin doğacağına inanmış insanda ümitsizlik olmamalı, bunu unutma.. bu hayata bir kere geldin, beraber yürümek istediğin insanlarla yürü, beraber baharı görmek istediklerinle bahara kavuş.. karanlıklarda değil, güneşin altında boy göstereceğin insanlara koş.. vazgeçme.. göreceksin o günleri..

Yeme annem yeme gulum.

Guzel aliskanliklar edinmek onemlidir. Bira gayret et, sonra kendiliginden olacak her sey.

Vazgecme!

Saçma saçma konuşma be oğlum insan hiç kendine yazı yazar mı ? E yazdım işte.