yeter ama artık! evimi devamlı işgal ediyorsunuz. öldürmek zorunda kalıyorum sizi. ben öldürdükçe siz çoğalıyorsunuz sanki. ama sizi izlemeyi de seviyorum bi çaba, bi koşuşturmaca şirinsiniz yine de. ama gidin dışarıda yapın şirinliğinizi. sizin yüzünüzden karpuz bile yiyemiyorum. hemen ortak olma çabasındasınız lütfen ama aaa.
askerdeki elemanın nöbette canı sıkıldığından yakaladığı sineğin kanadına ne kadar şafağı kaldığını yazması gibi bir şey olsa gerek. ya da nöbet kulesinin arkasında duran baron adlı köpeğin kulağından şafak alması...
sizi kandırmak için yuvanızın dibine şeker bırakıyorum sizde 15 dk sonra gezdiğiniz yolu bırakıp şekere odaklanıp tüm gece orada takılıyorsunuz. aferim.
canlarım,
daha yaz gelmeden sizler evimi bastınız, mutfakta balkonda antrede sizlere rastlamaktan ötürü şaşkın değilim fakat, banyodaki kılı nereye götüreceğinizi, götürüp ne yapacağınızı anlamıyorum. kendinize kıl köprü yapmaksa amaç ben dürüstsem sarhoşken de geçerim. banyomu rahat bırakın, küvetin içini de! öldürmek zorunda kalıyorum sonra birçoğunuzu. ayrıca nasılsın? diyenlere de "karınca kararınca geçiniyoruz" demekten sıkıldım artık bana karınca yiyen besletmeyin evin içinde!!!