küçüğüm, ben büyürken iyi ki sen aynı kaldın. senin saflığına sığınarak ayakta kaldım çoğu kez, hep sen beni inandırdın, ben pes etmişken. ve küçüğüm yine çıkmazdayım, ben olan aklımla, sen olan kalbim arasında sıkıştım. şu aklımı ikna et ve mutlu kıl beni lütfen...
Sen hala hayatı pamuk şekerler kadar toz pembe görürken yediğin kazıkların sayısı kaç oldu be yavrucum? Akıllanmayacak mısın? Hiç büyüme, hep aynı kal istedim ama artık olmuyor. Hayat ne sokakta arkadaşlarınla yakan top oynamak kadar eğlenceli ne de annenin babanın geceleri uyanıp senin üstünü örtmeleri kadar merhametli. Bak ne birlikte oynadığın arkadaşların yanında artık ne de seni gözünden bile sakınan annen, baban... Bir yanın hasret, bir yanın gurbet gördün mü? Hala göremediysen bir kez daha bak. Ve anla artık büyüdüğünü çocuk.
artık çık içimden.
defol git nereye gidiyorsan. hep senin yüzünden, insanları tanıyamıyorum.
her şirin şeye insan diyorsun sen. hayvanları da insan sayıyorum senin yüzünden.
yeter artık defol git.