Muhtemelen evleneceğim kişi sen olacaksın, çünkü yüzük falımda 26 yazmıştı, eh 2 senede tanışır kaynaşır evleniriz. Nolur iyice dinlen tüm kırıklarını dök öyle gel bana, bende kırıklarımı döküp geleceğim sana.
Bilmem bu zamana kadar nerde, kimle, kimindin ama bundan sonra koşulsuz, şartsız ve sınırsız benim.
Sabah güne uyandığın yatakta tek değilsin, gözünü açtığında ilk gördüğün, benim.
Ne renk, ne beden, ne tür kisve giyersen giy, üzerinde sana en yakışan kıyafet, benim.
Yürüdüğün kaldırımın her adımında, bastığın her taş, benim.
Eline aldığın kalemle yazdığın her kelimenin içindeki bir harf, benim.
Sevdiğin bir sokak hayvanının sana bakan gözleri, benim.
Yüz yüze geldiğin insanların yüzü, onların yüzü değil, benim.
Yemek yerken kullandığın tabak, çanak, çatal, bıçak; hepsi benim.
içtiğin her ne olursa olsun, dudaklarının değdiği bardak, benim.
Güldüğün espri, ağladığın dizi, okuduğun kitap ya da dergi, benim.
Eşin dostunla gezerken, içlerinde senin göremediğin tek kişi, benim.
Hayatının her anında, her an yanında, hayalinde, rüyanda, dünyanda, her saniye alıp verdiğin nefes, benim.
Şimdi sen bunları kabul edip teslim olacaksan her an seninle olanına, yaşayacaksan bu sorumluluğu bilip, egolarına hükmedip itaat edeceksen bir ömür sana tutkun olana, seni başına taç yapacak olan, benim.
Eğer yoksan bu ütopyada yaşamaya, yol da senin, zaman da senin, hayat da senin.
Gelmesen de olur, çünkü aşkı bilen, aşkı yaşayan, aşkı yaşatan, benim.
öncelikle allah yardımcın olsun. kader mi dersin yoksa erkekten mi anlamıyorsun pek, bilemedim ama acını paylaşıyorum.
önce iyi haberi vereyim, çok eğleneceksin, çok güleceksin, kendini inanılmaz değerli hissedeceksin. sevildiğini çok net bileceksin. romantizmini ve mahremini en güzel şekilde yaşayacaksın. yakın çevren, değer verdiğin insanlar bana bayılacak, çok iyi anlaşacağız onlarla. belki hayatında gitmediğin yerleri, denemediğin şeyleri birlikte keşfedicez. tüm gün evde bile olsak gülmekten yorulacaksın.
gelelim işin esas boktan tarafına.
son derece rekabetçi, dediği dedik, zor bela ikna olan biri var karşında. kolay güvenmez, sorgular, bunu yaparken öyle bir psikolojiye sokar ki, sarsılırsın. kolay göründüğüne bakma baya etkili bir işkence aslında. sorumlulukları ağır, zamanını iyi yönetemeyen zaman zaman çöken, çöktüğü zaman ortadan kaybolmak isteyen, yaraları olan, dert paylaşmayan, aniden soğuk ve gaddar olabilen biri var karşında. takıntıları, yıkıntıları olan arada bir bazı periyotlarda ortaya çıkan berbat bir ruh hali.
yıpranacaksın, yorulacaksın. işin en boktan kısmı da terk edemeyecek kadar mutlu, birlikte olamayacak kadar mutsuz olacaksın.
araf'a hoşgeldin, etraftaki iskeletlere aldırma, toparlamaya fırsatım olmadı. ne içeriz?
