ufaklık allah rahmet eylesin çok genç yaşta gittin senin için cidden üzüldüm henüz çocuktun ne yapmış olsan da sadece çocuk. sana söyleyeceklerim buradaki devrimci bozmaları solcu terör örgütü üyeleri senin adınla prim yapmaya çalışıyor. senin adına üzülüp isyan edeni de var tabi ki. bu konu diğer konular gibi fazla uzadı. mevzu basit yazdan beri havada sis gibi dolanan gezi olayları hala sürmekte. haklı bir isyandan sonra git gide provokasyona dönüşen bu durum benim gibi bir çok kişinin canını sıkmakta. sen keşke o ufak bedeninle dayansaydın da bu kahpelere konuşma fırsatı verdirmeseydin. düzgün bir protesto kamu malına zarar verir hale gelirse o işte sıkıntı vardır. bunun yerine seçimlerde gücünüzü göstermeyi deneyin.
-ben seni tanımam sen beni tanımazsın evlat ama kaşların bir felaketmiş doğrusu.
Ara sıra aklıma geliyorsun.
15 yaşım aklıma geliyor. Sonra bir film şeridi gibi senin öldüğün gün, bu haberi duyuşum geliyor. Erdoğan'ın yüzü, annenin bağırışı, kendi ölümlerimdeki hissettiğim acı, bir polis, bir tabut geliyor.
Bunların hepsi senin ismini görende geliyor.
Sonra aniden kararıyor düşüncelerim, beni suçlayan insanların seslerini duyuyorum. 'Ailen türkçüydü!' diye bağırıyor derinlerden bir ses. 'Seni hain! Komünistlerin, kürtlerin ölen çocuklarına mı üzüldün!' sesleri yankılanıyor dört bir tarafta. Şehit arkadaşımın sesi 'kürtleri mi savunuyorsun?' derken, annem 'senin dedin türklük için öldü! Onu komünist sistem öldürdü ama sen komünist oldun!' diyorlar.
Azad suskun, azad sessiz..
Herkes beni suçluyor çocuk. Nedenini anlamıyorum. Hangi ideoloji olursa olsun bir insan için allah rahmet eylesin demek bu kadar mı zor anlamıyorum. Anlamıyorum çocuk, kürt olsan ne değişir, olmasan ne değişir. Senin için üzülündüğüm için türk değilsin diyorlar, komünist diyorlar, hain diyorlar. Ne olur diyorum. Ben türklüğü severken kafamı kuma mı gömmeliyim.. Mesela 15'inde toplama kamplarında açlıktan, işkenceden dayanamayıp elektrik tellerine koşarak intihar eden yahudi çocuklar geliyor aklıma..
'Müslümansın, üzülemezsin!'
Sonra kafamdaki bu karışıklık duruyor.
Kararıyor dört bir yan. Bir ben kalıyorum bir de kalbim. Yazının icadından bu yana ölen tüm masumların cığlıkları ve ben kalıyorum..
Suçluyorlar beni, suçluyorlar.
Aklıma xocalı geliyor.
Suçluyorlar beni suçluyorlar.
Aklıma halepçe geliyor.
Devam ediyor sesler, aklımda berkin'in belli belirsiz sureti.
'' yufka yüreklilerle çetin yollar aşılmaz ! ''
Bunları düşünürken biri bana sesleniyor. Dönüyorum arkama, afganistanlı bir çocuğun gülümsemesi.
Küçücüktün, daha çok küçük
sadece evine ekmek götürmekti amacın. Kötü şeyler planlayamayacak kadar ufaktın. Ama olmadı, katil devlet izin vermedi bir lokma ekmek yemene. Vurdu...
Yaşıyor olsan şu an 17 yaşındaydın. Üniversiteye hazırlanan geleceğin doktorlarından biri olacaktın. Ama bırakmadılar işte. ışıklar icinde uyu çocuğum.