bu başlık iyice fahişeye benzedi. zira kafam doldukça bu başlığı buluyor içine giriyorum. demem o ki, bu entry özel, bu kelimeler çok özel. sadece ortaya açık. isteyen alınır, istemeyen sikine sallamaz.
günlerdir, içinde bulunduğum çok zor psikolojik olayların içerisinden, bugünde kafayı yemedim diyerek sıyrılıyorum. yaşadıklarımı bir bir yazmaya kalksam, aşkımı anlatamadığım gibi bugünkülerde olanları da aktarmam zira çok zor. konular aşktan bağımsızlık, açılamadığım içimi kemiren konular.
sadece hayatın insan için çok değerli olduğunu düşünüyorum. keza bunun kaybında oluşabilecek hayat tarzı yine insan oğluna çok ağır ve kaldırılabilecek gibi değil.
ne derdimiz var, nerelerden sıyrıldık ve nelere isyan ediyoruz, bu başlıklar peş peşe, hatta göt göte sergilenebilir, ama gelinen nokta ne olursa olsun, hayatın devam ettiği gerçeği.
ya devam etmeseydi ? ya bir şekilde sonlansaydı?
aslında bir nevi kurtuluş ama zannetmeyesin ki bu kurtuluş, yeni maceralar doğurmasın..
insan her boku yer, para kazanır, hırslanır, sex yapar, kusar, sıçar, dedikodu yapar.. bir şekilde yaşamını sürdürür. fakat konunun trejedi başlığı, hayatını sürdürmesi.
ama zevk alır, ama acı çeker, nefes alıp vermek devam eder. işin doğrusu budur. inanıyorsan yaradan gelir ve bir gün o canı alır. işte bu süreçte yaşadıkların yanına kar alır. yanlış ne kadar doğru yapıldıysa ona göre sonucu belli olur.
spontane başlıklar yaratıyorum. ben bir yazarım. benim işim uçmak, arada sallamak belkide. bir aşk var içimde. gizleyemediğim o ayrı. o pek ayrı.
şimdilik böyle. yine boşalttım içimdekileri. şimdi sıra diğer başlıklarda.
Senin bana gelmene gerek yok ben istersem seni bulurum. Maksat sensen eğer her türlü bulurum ama bir süre uğramayı düşünmüyorum. Belki gelmem gelemem beş dakika bekle git.
sana hep iyi davrandım aşk. ne zaman çalsan kapımı, '' hoşgeldin'' dedim. senin için, güldüm, ağladım, üzüldüm, heyecanlandım. hep karşılıksız kaldı sana verdiklerim, çok kızdım sana, çok sövdüm. çok mu yanlış tanıdım seni, yoksa sen benimle oyun oynamaktan zevk mi alıyorsun bilmiyorum. gitmeni de istemiyorum çünkü sensiz hayat çok anlamsız, sen gidersen ben artık ağaçlara, kuşlara, güneşe nasıl sevgiyle bakarım? ama artık orta yolu bulsak diyorum, en azından o' nun için, hı?
seviyorum seviliyorumda senden hiç haber yok?
yanıyor ağlıyorumda senden çıt yok?
eriyorum görüyorsun da sıcaklığından eser yok?
sen ne demeksin?
kenarından bile geçilmiyor.