Hiç bi ortak paylaşımımız olmadı bu gidişle de hiç olmayacak. Sen benim konuşmaya korktuğum insansın anne. Ne zaman konuşmaya kalksak ya tartışıyoruz ya kırılıyoruz. Sen başka şeyler istiyorsun ben duygularımı anlatmak istiyorum anne. Nasıl canımın yandığını nasıl acı çektiğimi anlatmak istiyorum. Daha bugün doktora gittim sonuçlar için ama size söyleyemiyorum sana bile söyleyemiyorum anne. Üzülmeni istemiyorum aklın bende kalsın istemiyorum. Evet anlaşamıyoruz evet paylaşamıyoruz duygularımızı ama seviyorum seni anne. Herşeye rağmen seviyorum. iyi bir anne olduğunu düşünmüyorum ama yinede iyiki annemsin diyorum. Biz bişey paylaşamasakta mutlu olduğunda gülen gözlerini seviyorum.
Bugün yine aniden gözlerim doldu sen aklıma gelince ama iyi ki gitmişsin buralar çok kötü.. arada keşke burada olsaydı beni kurtarsaydı diyorum tabii. Lakin olmaman daha iyi ben başımın çaresine bakıyorum. Kabrin nurla dolsun. Cennetin kapıları sana ve tüm annelere ardına kadar açılsın. iyi uykular...
Birazdan gelip 'uyumadın mı sen hâlâ? Ne oldu? Neden uyumadın?' diye sorgu suale çekeceksin beni. Bende her zaman olduğu gibi 'uyku tutmadı' diyeceğim. Sonra annen sana aynı şeyi yapacak. 'yattım anne yattım' deyip odana giderken 'sende yat sarı' diyeceksin. Ben yattım ki *
Seviyorum sizi hatunlar. Bir değil iki olmanızı ayrıca seviyorum. iyi geceler koca bebek ve iyi geceler validem. Sabaha görüşürüz *
seni benden ayıran her ne ise çok kızdım. Bedenine kızdım.
Anneler çelik gibi olurdu hani.
bir hastalığın yenmesine nasıl izin verdin seni...
böyle cümleler kurdum... Kızma...
Biliyordum içindeki yaşama azmini... Sevdiklerin için,annen için,çocukların için,çok sevdiğin,sevdiceğin 35 yıllık hayat arkadaşın için çok çabaladın yaşamaya...
Olmadı... Kaybettin,kaybettik biz...
Şimdi bir mezar,taşına sarılmak geliyor içimden... Yapıyorum da...
seninle yalnız değilken mezarının başında,sana mektuplar yazıp gömüyorum toprağına.
umut büyüyor o küçücük mermer kaplı yerinde...
anne yaptığın oldu mu şimdi? sağlık sorunlarından dolayı ilk beş gün oruç tutamadın faturasını bana kestin. mahalledeki ihtiyaç sahiplerine 5 er kiloluk yağ şeker bilmem kaç kilo et falan. bitirdin beni anne. benim evde yok 5 kiloluk yağ be. neyse senin güzel canın sağ olsun hayatımın kadını.
15 sene önce bu gün bu saatlerde beraber sigara iciyorduk ege Üniversitesi Hastanesi bahçesinde. Dolmuştan inmiş ve bahçesinde oturalim sonra girelim düşünmüştük. Sen biraz korkuyordun. Bense senin korkunun saçma sapan agresif hallerimle bastırmaya çalışıyordum. Ömerağa'ya gidecektik doktor çıkışında. Sen öfleyip Pofluyordun. Ben senden daha çok korkuyordum o bilinmezlikte. Ikimiz de birbirimize bir şey Bello etmeden sadece sinire dönüşmüş duygularla davranıyorduk birbirimize karşı. Ayın 13 uydu ve günlerden carsambaydi. Saat 14:15 deydi randevumuz. ..sonra asagidaki şeyler oldu.
Paralel evren diye birşey var ise şu anda 26 yaşındaki sbmo senin hayatta kalabilmek için Hastanede deli gibi sağa sola saldırmaya başladı . An itibariyle çok korkuyor. Korkunun ecele faydası yok cümlesini bir kaç dakika içinde anlayacak maalesef...
16 koskoca sensiz geçen sene.sesini duymadan, anne demeyi Unutarak. .. ama hep içimde.
Sana kırgınlıklarım, kızgınlıklarım var . Sebebi soracak olursan çok erken bıraktın ali ve beni.beraber görecek çok güzel Günlerimiz olabilirdi. Senden sonra olan güzel şeylerde sen de olmalıydın yanımızda. Beraber üçümüz çok daha mutlu olabilirdik. Ama sen on dakika içinde teslim oldun azraile. Hayatta hep teslim olmayı seçmiştin zaten. Keşke o gün savassaydin.
Seni ben yikadim, ben sandım sarmaladim. Ve 26 yaşına kadar öperim kadar çok öptüm , cok kokladim.
Artık söylenecek çok bur şey yok seni çok sevdiğinden çok ozledigimden başka. Şimdi 26 yaşındaki sbmo'yu teselli etmeye gidiyorum. Şu an çok perişan o.
Seni çok seviyorum.
senden nefret ediyorum açık ve net.çocuk yetiştirmeyi bir türlü beceremedin.çocukluğumdan beri benim psikolojimi bozmaktan başka bir fiilin yok.en kötü anlarında gene yanında ben oldum ama senden umduğum saygıyı göremedim.sevgi zaten beklemiyorum.